BIST 9.916
DOLAR 35,02
EURO 36,71
ALTIN 2.969,60
HABER /  GÜNCEL

Al-Sharq al-Awsat'tan Fidan değerlendirmesi

Londra merkezli Arap internet haber sitesi Al-Sharq al-Awsat'ta Hakan Fidan tartışmalarıyla ilgili bir analiz yayınlandı. Samir Salha imzalı yazıda İsrail ve Türkiye arasındaki gerginliğe dikkat çekiliyor.

Abone ol

Londra merkezli Arap haber sitesi Asharq Al-Awsat'ta MİT Müsteşarı Hakan Fidan'la ilgili tartışmalara dair bir analiz yayınlandı.

Samir Salha imzasıyla yayınlanan analizin başında Washington Post'ta David Ingatius imzasıyla yayınlanan ve Türkiye'nin, Mossad ile görüşen on İranlının kimliklerini İran istihbaratına verdiği ileri sürdüğü yazı hatırlatılıyor.

Salha şöyle yazıyor: "Washington Türk müttefik ve ortağına bağlılığını ilan ederek son anda müdahale etmeseydi, Wall Street Journal'da yayınlanan uzun bir analizin uzantısı olan Ignatius'un yazısı, İsrail için bardağı taşıran son damla olabilirdi."

"Tel Aviv'i kızdıran, MİT'in Ankara'nın izni olmadan Türk topraklarında faaliyet gösteren casus ağları olduğunu ortaya koyması değildi. Daha ziyade Türkiye'nin bu casusların faaliyet ve iletişimlerini engelleyip Tahran'a kimliklerini ifşa etmesi ve belki de yakalanmalarını kolaylaştırması İsrail'i kızdırdı. Tel Aviv'i, Ankara'nın İsrail'in hassas ve stratejik işlerine müdahalesi kızdırdı."

'Hakan Fidan Lübnan'da önemli oyuncu'

Hakan Fidan'ın, Lübnan sahnesinde perde arkasında önemli bir oyuncu olduğunu belirten Salha ekliyor: "Faaliyetleri ve sağladığı istihbarat İsrail için sürpriz oldu ve Lübnan'daki hesaplamalarını karıştırdı. Türkler şu soruyu tekrar tekrara dile getiriyor: Ankara neden Mossad casuslarının, Anadolu'da serbestçe faaliyet göstermesine göz yumsun ki?"

"Tekrar edilen bir olasılık, Washington'un Ignatius'a bu bilgileri, İsraillilere oyunun kurallarının değiştiğini ve Washington ile yeni İran liderliği arasında yakınlaşmaya izin vermesi gerektiğini kabul ettirmek için sızdırmış olması. Bu Washington'a, İran'ın nükleer programı, Suriye krizi ve Rusya-İran yakınlaşması da dahil olmak üzere önemli konularda bir dizi ilerleme kaydetme fırsatı verecek bir şey."

Salha yorumlarına şöyle devam ediyor: "Washington, son iki yıl içinde bölgede yaşanan aksilikler ve azalan etkisi nedeniyle, herkesi kendi tarafına sürükleyip, söylediklerini dinlemeye zorluyor. Resim giderek daha açık hale gelip, herkes son ABD-İran yakınlaşmasının Türkiye'nin önerisiyle gerçekleştiğini fark ettiği bir sırada, Washington Tel Aviv'in tehditlere devam etmesine izin verecek mi?"

"Tel Aviv, Suriye içinde çok gizli "Fırtına Operasyonunu" yürüterek, Lübnanlı rehinelerin önce İstanbul'a ve daha sonra Beyrut'a güvenli şekilde transferini başaran Fidan'dan bu boyutta bir ikinci şoka dayanabilecek mi?"

Washington Post gazetesi yazarı David Ignatius'ın, "Geçen yılın başlarında Türk hükümetinin Mossad için çalışan 10 kadar İranlı ajanın kimliğini Tahran istihbaratına ihbar ettiğini" ileri sürmesi Türk ve İsrail kamuoyunda büyük bir tartışma yaratmıştı.