İYİ Parti Genel Sekreteri Cihan Paçacı, Genel Başkan Meral Akşener hakkındaki FETÖ soruşturmasının seçimden sonra gündeme getirilmesine tepki gösterirken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘beyaz sayfa açma’ arayışında olmadığının ortaya çıktığını belirtti.
Abone olİYİ Parti, Meral Akşener hakkında FETÖ soruşturmasının seçim sonrası gündeme getirilmesinin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'kutuplaştırma siyasetine devam edeceğini' gösterdiği yorumunu yaptı. İYİ Parti Genel Sekreteri Paçacı, "31 Mart ve 23 Haziran’da sandıkta, milletin tokadını yiyen AK Parti, beklenirdi ki, diyaloğun ve siyasi nezaketin hakim olduğu yeni, beyaz bir sayfa açsın" dedi.
"Sümen altından çıkartılıp yeniden servis edildi"
Paçacı’nın açıklamasında, “31 Mart ve 23 Haziran’da sandıkta, milletin tokadını yiyen AK Parti, beklenirdi ki, diyaloğun ve siyasi nezaketin hakim olduğu yeni, beyaz bir sayfa açsın. Toplumu gerginleştiren, kutuplaştıran söylemleri bırakıp ‘Toplumsal mutabakat’ arayışı içinde olsun” denildi. Açıklamada şöyle devam edildi: “Ancak görülüyor ki, AK Partinin Genel Başkanı Sayın Erdoğan’ın böyle bir arayışı söz konusu değildir. AK Parti, gerginlikten medet ummaya, toplumun tamamını kucaklamak yerine, milleti kutuplaştırma siyasetine devam etmeye karar vermiş gözüküyor. Bilindiği üzere 31 Mart öncesi Sayın Erdoğan meydanlarda Sayın Genel Başkanımızı hapse atmak ve deliğe tıkmakla tehdit etmiş idi. Bu sözlerden neyi kast ettiği birkaç gün öncesinde ayan beyan ortaya çıkmıştır. Sayın Genel Başkanımız hakkında üç yıl önce başlatılmış, iktidarın talimatıyla devam ettirilmiş, “hukuki” olmaktan öte “siyasi” olduğu aşikar, FETÖ soruşturma dosyası sümen altından çıkartılıp yeniden servis edilmiştir.”
"Meral Akşener ve İYİ Parti travması"
AK Parti’nin “Meral Akşener ve İYİ Parti travmasını AK Parti yargısıyla çözmeye” çalıştığını dile getiren Paçacı, “Bu soruşturmanın üç yıl boyunca sümen altında tutulması ve bu dosyaya, “Demokles’in Kılıcı” işlevinin yüklenmiş olması AK Parti açısından çaresizlik ve tükenmişliğin ifadesidir. ‘FETÖ işbirlikçiliği’ etiketi yakanıza yapışmıştır. Yıllar geçse de paçalarınızı bu ‘necaset’ ten kurtaramayacaksınız” dedi.
Erdoğan’a Şincan tepkisi
Paçacı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Çin ziyareti öncesinde, Doğu Türkistan’da yaşayanlara Çin hükümetince yapılan baskıyı hatırlattıkları da ifade ederek, “Erdoğan ve Çin devlet başkanının yaptığı ikili görüşme sonrası, Çin medyasına yansıyan Erdoğan’ın ifadeleri, milletimizi ve Doğu Türkistan’daki soydaşlarımızı üzmüş ve ümitsizliğe sevk etmiştir” ifadesini kullandı. Paçacı şunları söyledi:
“Medyada yer alan haberlere göre, Cumhurbaşkanı, Çin devlet başkanı ile yaptığı görüşmede, Şincan bölgesindeki halkın mutlu bir hayat yaşadığını ülkemizin kabul ettiğini ifade etmiştir.
Birleşmiş milletler ve dünya kamuoyu, Çin’de soydaşlarımıza yapılan zulmü kabul etmiş olmasına rağmen, Cumhurbaşkanının bu ifadeleri Türkiye’nin Doğu Türkistan’daki rezervlerini ve itirazlarını havada bırakan skandal ifadeler olmuştur. Bu sözler, devletimizin dış Türkler konusundaki asırlık politikasına, milli ve manevi kabullerine uymayan sözler olup acilen “Tevil” e ihtiyaç göstermektedir. Ayrıca Japonya’da G-20 zirvesi vesilesiyle Cumhurbaşkanının Trump ile gerçekleştirdiği görüşme sonrasında ABD Başkanının basına yaptığı açıklama Türk insanının hicap duymasına yol açmıştır. ”
Türkiye kabul etti iddiası
Çin devlet medyası, Türkiye’nin Çin’in Şincan bölgesindeki halkın mutlu bir hayat yaşadığını kabul ettiğini yazmıştı. Devlet medyası, bu açıklamayı ülkeyi ziyaret eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’le görüşmesi sırasında yaptığını iddia etti.