İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Haliç Kongre Merkezi'nde partisinin İstanbul aday tanıtım ve proje lansmanında konuştu. Akşener'in "Eli genel merkezlerinde, gözü başka mevkilerde, boş zamanlarında İstanbul'da olanlar bu şehri yönetemez. Aklı şahsi siyasi hesaplarında, sureti İstanbullularda olanlar bu şehri yönetemez. Bu şehri artık, İstanbul yoluna baş koyanların yönetmesi gerekiyor" ifadeleri dikkat çekti.
Abone olİYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Haliç Kongre Merkezi'nde partisinin İstanbul aday tanıtım ve proje lansmanında açıklamalar yaptı.
Akşener'in "Eli genel merkezlerinde, gözü başka mevkilerde, boş zamanlarında İstanbul'da olanlar bu şehri yönetemez. Aklı aklı şahsi siyasi hesaplarında, sureti İstanbullularda olanlar bu şehri yönetemez. Sırtında ihmallerin yükünü taşıyanlar da elinde koltuk kavgalarının bayrağını tutanlar da bu şehri yönetemez. Bu şehri artık, İstanbul yoluna baş koyanların yönetmesi gerekiyor" ifadeleri dikkat çekti.
Akşener'in açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle
"Siyasi partiler millete rağmen millete egemen olabilmenin peşinde koşuyor. Adına ittifak sistemi denilen sistemde kaybeden her zaman millet oluyor. Farklı görünen ama aynadan birbirinin aynısı olan iki kutuplu siyaset anlayışını reddettiğimiz için kutlu bir yola çıktık.
Bu buyurgan siyasete son vermek için zorlu bir yola çıktık. Kuyruk siyasetini reddederek hür ve müstakil yepyeni bir yola çıktık. Bizim siyaset anlayışımızda seçim demek koltuk demek değildir. Kazanmak demek de kirli pazarlıkların peşinde koşmak değildir. Bizim için siyaset milletine faydalı iş yapabilmektir.
Bu kısır döngüye mecbur değilsiniz
Bu kısır döngüye mecbur değilsiniz. Bu danışıklı dövüşe mecbur değilsiniz. Ülkemiz için güvenliği özgüre, kalkınmayı adalete, vatan sevgisini de demokrasiye tercih etmeye mecbur değilsiniz.
İstanbul kadim bir şehir. İstanbul bizim için kutsal emanet demektir. İstanbul bizim için Türk tarihinin serveti demektir. İstanbul bizim için Türk milletinin gözünün bebeği demektir. Ne yazık ki o aziz İstanbul, dertlerin düğümlendiği bir şehir. İstanbul bugün deprem tehlikesiyle yaşayan bir şehir. İstanbul bugün sığınmacılarla dolan taşan, yoksullukla boğuşan bir şehir. Şimdiye kadar tüm Türkiye'ye olduğu gibi İstanbulumuzda da problemler kronikleşti. İnsanlarımız ötekileştirildi. Bir şeyleri değiştirmeye çalışanlar da oldu. Sorunlara çözüm arayanlar da oldu. İstanbul'a hizmet etmeye çalışanlar da oldu. O yüzden hakkı hakka teslim etmek lazım. Şimdiye kadar İstanbul için taş üstüne taş koyan herkesten Allah razı olsun.
Ancak görüyoruz ki ne kadar çaba sarf edilse de hala çözülemeyen birçok sorun var. Hala yetersiz kalan birçok hizmet var. Çünkü siyasetin geldiği noktada İstanbul'a hep paranın şehri olarak bakıldı. İstanbul'a hep intikam aracı olarak bakıldı.
Bir şeyleri değiştirmeye çalışanlar da oldu. Sorunlara çözüm arayanlar da oldu. İstanbul'a hizmet etmeye çalışanlar da oldu. O yüzden hakkı hakka teslim etmek lazım. Şimdiye kadar İstanbul için taş üstüne taş koyan herkesten Allah razı olsun. Ancak görüyoruz ki ne kadar çaba sarf edilse de hala çözülemeyen birçok sorun var. Hala yetersiz kalan birçok hizmet var. Çünkü siyasetin geldiği noktada İstanbul'a hep paranın şehri olarak bakıldı. İstanbul'a hep intikam aracı olarak bakıldı.
Bu şehri artık aklı sadece İstanbul'da olanların yönetmesi gerekiyor. Bu şehri artık ilgisi ve odağı İstanbul'un sorunlarında olanların yönetmesi gerekiyor.
Eli genel merkezlerinde, gözü başka mevkilerde, boş zamanlarında İstanbul'da olanlar bu şehri yönetemez. Aklı şahsi siyasi hesaplarında, sureti İstanbullularda olanlar bu şehri yönetemez. Sırtında ihmallerin yükünü taşıyanlar da elinde koltuk kavgalarının bayrağını tutanlar da bu şehri yönetemez."