12 Eylül'e giden süreçte Kayseri, Adana ve Konya'da işlenen cinayetleri anlatan İnfaz Çetesi isimli kitapta Ak Parti Milletvekili Oğuz Kaan Köksal hakkında ilginç bir bilgi de yer alıyor.
Abone olDestek yayınlarından çıkan kitapta anlatıldığına göre Köksal'ın "ülkücü" kuzeni Sabri Köksal 18 Ağustos 1979'da, "komünist" sanılarak bir başka ülkücü tarafından Kayseri'de yanlışlıkla öldürüldü. "Yanlışlık" ortaya çıkınca da Köksal'ın hâkim olan babası Hasan Köksal'ın girişimleriyle MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş, bu kişinin bulunarak adalete teslim edilmesi talimatını verdi.
Ancak fail teslim olmayınca, Köksal'ın babası tekrar MHP Genel Merkezi'ne gitti ve "Diğer iki oğlumu zapt edemiyorum, katil teslim olmazsa, gerekirse kardeşlerinin intikamını kendileri alacaklar" dedi. Bir süre sonra da olayın faili polise teslim oldu. Kitapta anlatıldığına göre olaylar şöyle gelişti:
"ÖLDÜRÜLEN ÜLKÜCÜNÜN İNTİKAMI İÇİN"
Adana'da Hâkimlik yapan Hasan ve Perihan Köksal çiftinin Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi 3. sınıfta okuyan oğulları Sabri Köksal teyzesini görmek için Kayseri'ye geldi. Ancak, aynı zamanda Kırıkkale Ülkücü Gençlik Derneği üyesi olan Köksal, Kayseri Kazancılar karşısında solcu bir öğretmene benzetilerek, bir başka ülkücü Esat Yanar tarafından "yanlışlıkla" vuruldu. Olay yerinden kaçan Yanar, kendisini yakalamak isteyen esnafın elinden "Ben bir komünist vurdum, beni tutmayın" diyerek kaçtı.
Köksal'ın Kırıkkale'deki cenaze namazı ülkücülerin gövde gösterisine dönüşünce yanlışlık anlaşıldı. Baba Hasan Köksal da kaçan kişinin "Ben bir komünist vurdum" sözünden şüphelenince araştırmalarını genişletti. Cenazeye katılan dönemin MHP Genel Başkan Yardımcısı'na olayı anlattı ve yardım istedi. Olayın kısa süre içinde çözüleceği sözünü almasına rağmen bir gelişme olmayınca doğrudan MHP Genel Merkezi'ne gitti. Dönemin ülkücü liderleri ile görüştü. Oğlunun öldürüldüğü yerde bir hafta önce bir ülkücü öğretmenin öldürüldüğünü, buna misilleme olarak Adana'dan gelen bir ülkücünün bu eylemi gerçekleştirdiğini, öldürdüğü kişinin de ülkücü olduğunu öğrenince şoka girdiğini, ancak bir hafta içinde teslim olacağını öğrendi.
Teslim olmadı Fakat fail Yanar, teslim olmaya yanaşmıyordu. Bu sırada MHP Genel Merkezi'nden bir mektup alan Baba Köksal, Türkeş'in olayın sorumlusunun teslim olması için talimat verdiğini öğrendi. Ancak aradan geçen zamana rağmen kimse teslim olmayınca, MHP Genel Merkezi'ne giderek Türkeş ile görüştü. Cinayeti işleyenin teslim olmadığını öğrenen Türkeş, talimat verdiği kişileri azarlayarak en kısa sürede bu kişinin polise teslim edilmesini istedi. Babanın ısrarı faili yakalattı...
Adana'ya kaçan Esat Yanar, tekrar Kayseri'ye getirildi ve "Sen bir pastaneye git bekle, seni ihbar edip yakalatacağız, sonra da kurtaracağız" denildi. Bunun üzerine Yanar polise yakalatıldı. Ancak görgü tanıkları, aldıkları tehdit üzerine Yanar'ı emniyette teşhis edemedi. Yanar serbest bırakıldı. Gelişmelerden haberdar olan Hasan Köksal, oğullarıyla birlikte Yanar'ın izini sürmeye karar verdi. Bu süreçte Yanar; Kayseri, Adana, Antep ve Konya arasında sürekli yer değiştirdi. Tehditle Yanar'ı teşhis edemediklerini söyleyen şahitler ise daha sonra vicdani rahatsızlık duyarak durumu polise anlattı. Yanar hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Bu süreçte sık sık MHP Genel Merkezi'ne giden Köksal'ın girişimleri sonucunda Esat Yanar polise teslim oldu.