RTÜK eski başkanı Akman için Arınç, "Yetkim olsa görevde tutmam" dedi. Yetki başbakanda. O da İzin vermiyor.
Abone ol
İNTERNETHABER
ANKARA- TMM Genel Kurulu'nda dün bütçe görüşmeleri sırasında yine RTÜK eski Başkanı Zahid Akman gündem oldu. başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, “Eğer yetki ve sorumluluğum içinde olsaydı böyle bir başkanın görevde bulunmasına asla izin vermezdim. Bu, benim için açıktır. RTÜK ve diğer üst kurullarla ilgili olarak eğer hükümetimizin ve bakanlarımızın yetki ve sorumluluklarını artırma noktasında bir düşünceniz varsa, kanun teklifi verirseniz ayrıca memnun olurum ve bunu da desteklerim”diye konuştu.
SUÇ DUYURULARI VAR
Akman ile ilgili yetki aslında başbakan Recep Tayyip Erdoğan'da. Erdoğan hakkında suç duyuruları bulunan Akman hakkında soruşturma izni verirse; iddialar ile ilgili yargılama yapılabilecek. Ancak Arınç'ın sahip çıkmadığı Akman'a başbakan Erdoğan destek vermeye devam ediyor.
Son olarak; RTÜK Daire Başkanı ve Uzman Denetçi Dr. Cengiz Özdiker, Akman ve bazı RTÜK üye ve bürokratlarının resmi evrakta sahtecilik, görevi kötüye kullanmak, kanunları uygulamamak, denetim görevinin ihmali gibi iddialarla suç duyurusu yaptı. Özdiker’in suç duyurusu üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, “soruşturma başlatılması” yönündeki izin talebi için 4483 sayılı yasa gereği Başbakanlık’a başvurdu.
Başbakanlık Teftiş Kurulu Müfettişleri Mehmet Akın ve Ercan Kücet iddiaları inceledi. Ardından 30 Ekim 2009 tarihinde başbakan Erdoğan imzasıyla ‘soruşturma izni verilmemesi’ yönünde Başbakanlık kararı verildi.
ZİMMET VE İRTİKAP İDDİALARI
Özdiker’in savcılığa verdiği, dilekçede Türk Ceza Kanunu’nun normlarının çok kere ihlal edilerek, suç işlendiği ve önemli miktarlarda kamu zararına da sebebiyet verildiği ileri sürülüyor. Memur Suçları Soruşturma Bürosu Savcısı Alp Arslan tarafından işleme konulan ve Başbakanlık’tan iddiaların araştırılması için soruşturma izni verilmesi talebi yapılan dosyada, “RTÜK’ün gelirlerinin kanunla özel radyo ve televizyon kuruluşlarının yıllık brüt reklam gelirinden yüzde 5 oranında ayrılacak paylar hususu bulunmasına rağmen belirtilen bu gelirin toplanmadığı, sponsorluk ve tanıtım hizmet gelirleri hesabına kaydedilen program destekleme gelirlerinin beyan edilmediği, dolayısıyla anılan gelirler üzerinde üst kurul payı ile eğitim katkı payının ödenmediği” öne sürülmüştü. Ancak başbakan Erdoğan bu konularda soruşturma izni vermemişti.
DANIŞTAY İNCELEYECEK
Ancak soruşturma izni verilmemesini öngören başbakanlık kararına, hem şikâyeti inceleyen Ankara Cumhuriyet Savcısı Alp Arslan, hem de şikâyetçi Cengiz Özdiker itiraz etti. İtiraz başvuruları Danıştay Birinci Dairesi Başkanlığı'na ulaştı.
DANIŞTAY FARKI
Başbakanlığın RTÜK Üyeleri ile ilgili soruşturma izni verilmemesi kararını Danıştay iki kez kaldırmıştı. Danıştay Birinci Daire Başkanlığı Esas: 2006/696 ve Karar: 2006/785 sayıya kayden verdiği 22/09/2006 tarihli kararında “…Üst Kurul Üyeleri hakkında soruşturma yapılabilmesi için idari bir izne gerek olmadığı, bu nedenle de ceza yargılaması açısından Üst Kurul üyelerinin genel hükümlere tabi oldukları sonucuna varılmıştır.” Genel ifadesi ile, Cengiz Özdiker’in şikayetçisi olduğu ve Başsavcılıkca iddianamesi birleştirilen iki ayrı suç duyurusuna bağlı olarak, Danıştay Birinci Daire Başkanlığı bu kez Esas: 2008/1434 ve Karar: 2009/205 sayıya kayden verdiği 04/02/2009 tarihli kararında; RTÜK Başkan ve Üyeleriyle ilgili, “…ilgililere isnat edilen eylemin, haklarında soruşturma yapılmasını gerektirecek nitelikte bulunduğu anlaşıldığından itirazların kabulüyle, Başbakanın 10.11.2008 gün ve B.02.0.TKB.020.02/064 sayılı soruşturma izni verilmemesine ilişkin kararının kaldırılmasına…” karar vermişti.
YARGIDA SON BULACAK
Özdiker, Akman ve üst kurul üyelerinin peşini bırakmamaya kararlı görünüyor. Başbakanın izin vermemesine karşın her seferinde yargıda tüm yolları deneyen Özdiker, Akman'ın yargılanmasını sağlamaya kararlı görülüyor.
Başkan ve Üyelerinin, Danıştay ve İdare Mahkemeleri kararlarını uygulamamak nedeniyle “görevi kötüye kullanmak” fiilinden dolayı Cengiz Özdiker’in önceki suç duyurusu üzerine, Ankara 21. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen dava karar aşamasına geldi.
Savcı Halil Acıoğlu, davanın 12.11.2009 tarihli duruşmasında esas hakkında ki mütalaasında; “…RTÜK Üst Kurul Üyesi olan sanıkların alınmış olan mahkeme kararlarını defaten yerine getirmeyerek keyfiyet ve yoğun kasıt derecesinde uygulamalar yapıp müştekinin mağduriyetine yol açtıkları, müşteki lehine verilen hiçbir mahkeme kararını uygulamadıkları bu haliyle RTÜK Üst Kurul Üyesi olan sanıkların görevi kötüye kullanmış oldukları…” hükmüne varması “…RTÜK Üst Kurul Üyesi olan sanıklar; Aykut Zahid Akman, Abdulvahap Darendeli, Şaban Sevinç, İlhan Yerlikaya, Paşa Yaşar, Davut Dursun, Taha Yücel, Arif Merdol ve Mehmet Dadak’ın yoğun kasıt altında ve birden fazla görevi kötüye kullanmak suçunu işlemiş oldukları dosyadaki tüm bilgi ve belgeler, alınan kararlar, mahkeme kararları, yapılan duruşma ve tüm dosya kapsamından anlaşılmakla her sanığın eylemine uyan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 257/1, 43 ve 53. maddeleri gereğince ayrı ayrı cezalandırılmalarına…” karar verilmesini kamu adına talep ve mütala etti. Savcılığın “…Sanık Aykut Zahid Akman’ın resmi evrakta sahtecilik suçunu işlemiş olduğu anlaşıldığından hakkında kanuni gereğinin yapılması için C. Başsavcılığına ihbarda bulunulmasına…” karar verilmesini de istediği davanın karar duruşması 30 Aralık 2009’da yapılacak.