Akit yazarı Cumhurbaşkanı Erdoğan'a edilen küfürü yazdı: Sende hiç utanma kaldı mı Temel Bey?
Canan Kaftancıoğlu'nun onanan hapis cezası sonrası Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu'ndan da tepki gelince Akit gazetesi yazarı Ali Karahasanoğlu, açtı ağzını yumdu gözünü: "Sende hiç utanma kaldı mı, Temel bey.. Milli Görüş çizgisindeki yüz binlerce dindar insanın yüzünü karartan şu açıklamandan sonra, özür dileyip, oturduğun koltuğu bırakacak mısın?"
Abone olCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın annesine CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu tarafından “O.. Ç.. Tayip” diye küfür edildiğini hatırlatan Ali Karahasanoğlu, Temel Karamollaoğlu'nun da Kaftancıoğlu'na sahip çıkmasına kızarak dindar insanların yüzünü kararttığını söyledi. Karahasanoğlu yazısında şunları yazdı:
Onlar istedikleri kadar, “AK Parti yargısı” desinler. Bir savcı iddianamesini hazırladı. Yerel mahkemede hakim karar verdi..
Bu karara itiraz edildi, üç hakim, İstinaf dairesi olarak konuyu inceledi. Verilen karara tekrar itiraz edildi. CHP’li yöneticiler, il başkanlarını savunuyorlar da..
CHP dışından da birçok isim, sırf Tayyip Erdoğan düşmanlığı yapmak için.Verilen mahkumiyet kararının ne olduğuna bile bakmadan..
İddia ediyorum, bir köşede sıkıştırıp sorun, mahkumiyet kararı verilen cümlelerden hiç haberleri olmaksızın. Avukatlığa soyunuyorlar..
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’ndan başlayın..
İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem’e kadar..
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu diyor ki, “Hakkında verilen haksız ve hukuksuz kararın ardından Canan Kaftancıoğlu’nu arayarak geçmiş olsun dileklerimi ilettim. Siyasi kararların odağı haline gelen yargı kurumunu yeniden ayağa kaldıracağız. Adalet mekanizmasını muhalefeti susturmak için kullananlar da, buradan siyasi bir kazanç devşireceğini zannetmesin!”
Ve şu cümle ile bitiriyor, açıklamasını: “Adalet bir gün herkese lazım olur!”
Sende hiç utanma kaldı mı Temel Bey?
80 yaşındaki bu siyasetçi, azıcık bir utanma duyacak ise, “siyasi karar” diye eleştirdiği mahkumiyet kararının gerekçesinden sadece bir tane paylaşımı buraya alayım:
“O.. Ç.. Tayip”
Sende hiç utanma kaldı mı, Temel bey.. Milli Görüş çizgisindeki yüz binlerce dindar insanın yüzünü karartan şu açıklamandan sonra, özür dileyip, oturduğun koltuğu bırakacak mısın?
Yoksa..
“Ne olmuş ki” deyip, utanma emaresi göstermeden, yoluna devam mı edeceksin?
Veya İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem, demiş ki:
“AKP’nin tek adam rejimine hizmet ve korku iklimi yaratmak için verilen bu kararı şiddetle kınıyorum. Muhalefeti korkutamayacaksınız!”
Affedersiniz ama, tam da bu açıklama sonrasında..
“(Allah korusun) Müslüman olmasaydım. (Allah korusun) Ahiret inancım olmasaydı.. Şunu söylerdim: ‘Ah ulan ah. Bu ülkede annesine küfür edilen o kişi gerçekten diktatör olsaydı da, o küfürü eden Canan Kaftancıoğlu’nu da, ona destek çıkan o ....’ların hepsini ...’ ”
Bakmayın, sinirlenip de, “Müslüman olmasaydım” diye başlayan cümleler kurduğuma..
Onların edepsizce tekrarladıkları, onlarca defa söyledikleri küfürlerin karşılığında ne yapılması gerektiğini, bir cevap mahiyetinde olarak dahi, yazamıyoruz işte..
Ama ölmüş bir anneye küfür edecek kadar basitleşen o Canan Kaftancıoğlu’na, hemen bütün muhalefet partisi yöneticileri destek açıklamaları yapıyorlar:
DEVA Partisi lideri Ali Babacan konuşuyor:
“CHP İstanbul İl Başkanı Sayın Canan Kaftancıoğlu’na verilen cezanın hedefinde demokratik siyaset olduğunu bilecek kadar deneyimliyiz. Bu adaletsizlikten hep beraber kurtulacağız.”
Tam bu noktada, ne diyeyim, ne yapayım, şaşırdım kaldım. Bu utanmaz adamlara, “Ben” diye başlayan bir cümle kuracağım ama. Bizim inancımızda, kimsenin annesine küfür etmek yok. Azılı düşmanın konumundaki adamın dahi annesine küfür yok..
O zaman şöyle kurgulayalım olayı:
Bir vatandaş, Ali Babacan’ın annesine, Canan Kaftancıoğlu’nun Tayyip Erdoğan’ın annesine ettiği o küfürü etse.. Babacan şikayetçi olmayacak mıdır?