BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Akillerin toplantısında bayrak krizi

Türk bayrağı açmak isteyen kişiye heyet başkanı Hakyemez, "Burası şov yeri değil" dedi.

Abone ol

AKİL İnsanlar Heyeti'nin Karadeniz Grubu üyelerinin 17'nci durağı Rize oldu. Heyet Başkanı Yusuf Şevki Hakyemez, "Çözüm sürecini destekliyoruz. Bunu bu hükümet değil, başka bir iktidar mensubu olan parti yapsaydı aynı formatta olması durumunda yine desteklerdik. Bu aslında Türkiye'de akan kanın durması için bu önemli fırsattır. Bunun bilinmesinde fayda var" dedi.

Heyet üyelerinin kentteki sivil toplum örgütlerinin temsilcileriyle biraraya geldiği toplantı öncesi Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyesi bir grup protesto gösterisinde bulundu, salonda Türk bayrağı açan bir kişi, toplantıdan ayrıldı.

Akil İnsanlar Karadeniz Heyeti Başkanı Yusuf Şevki Hakyemez ile üyeler Ahmet Gündoğdu, Şemsi Bayraktar, Oral Çalışlar, Yıldıray Oğur, Fatma Benli ve Bendevi Palandöken, gazeteci Yıldıray Oğur'un babası Sinan Oğur'un Gülbahar Mahallesi'ndeki evinin teras katında kahvaltıda buluştu. Grup üyeleri daha sonra Rize'deki sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ile Dedeman Otel'de biraraya geldi. Katılımcılar toplantı öncesi X-Ray cihazından geçirildi, üzerleri arandıktan sonra salona alındı. Toplantının yapıldığı otel çevresinde ise sivil jandarma güçleri güvenlik önlemi aldı.

Toplantı öncesi otel önüne gelen TGB üyesi 15 kişi, Akil İnsanlar'ı protesto etti, sloganlar attı. Grubun önü, güvenlik güçleri tarafından kesildi, otele yaklaşmaları engellendi. Grup, toplantı süresince otel önünde bekleyişlerini sürdürdü.

'SİLAHLARI SUSTURMAK ÖNEM ARZ EDİYOR'

Akil İnsanlar Karadeniz Heyeti Başkanı Prof. Dr. Yusuf Şevki Hakyemez, Karadeniz halkının sürece ilişkin endişe ve düşüncelerini öğrenmek istediklerini belirterek sorunun fevkalade hassas olduğunu söyledi. Çokça şehitlerin olduğu ve bölünmez bütünlük konusunda çok hassas olan bir bölgede bu toplantıyı yaptıklarını anlatan ve süreci değerlendirirken dikkatli bir dil ve üslup kullanmaları gerektiğini belirten Hakyemez, şunları söyledi:

"Türkiye'de kanayan bu yara ile ilgili olarak siyasi iktidar bir inisiyatif ele aldı. 30 yıldır devam eden terör sorunu ile ilgili güvenlik politikalaryla başarıya ulaşmanın çok zor olduğunu görüyorum. Bu güvenlik politikaları ileride daha büyük sorunlara neden olabilir. O nedenle siyasetin inisiyatif alarak, bu süreci mukayeseli ülke örneklerinde gördüğümüz üzere silahları susturarak sorunu çözme yoluna sokması önem arz ediyor. Bu Türkiye'nin daha güçlü bir ülke olması açısından ve geleceği, bölünmez bütünlüğü açısından daha gerekli olan daha rasyonel olan bir yöntemdir. O sebeple bu süreci destekliyorum. Hükümetin politikasını destekliyoruz. Bunu bu hükümet değil başka bir iktidar mensubu olan parti yapsaydı aynı formatta olması durumunda yine desteklerdik. Bu aslında Türkiye'de akan kanın durması için bu önemli fırsattır. Bunun bilinmesinde fayda var."

'BİZ AKİL DEĞİLİZ, DİYALOG GRUBUYUZ'

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar da, 2 ay olan görev sürelerinin 15 gün sonra dolacağını hatırlattı ve şunları söyledi:

"Burada asıl görev sizlere düşüyor. Bu uzun bir süreç. Sizin akilane duruşunuz aslında bu süreci başarıya ulaştıracaktır. Bizler belki bir ölçüde terapi yapmaya geldik. Bir takım endişeler var. Bu endişeleri haklı olarak dile getiriyorsunuz. Zaten bu endişeler orta yerden kalktığında 75 milyon insanımızla birlikte yürüyeceğimiz bir yol var. Bize, 'Acaba gizli bir ajanda mı var? Bu gizli ajandayı hayata geçirmek üzere hükümet sizi mi görevlendirdi? Milletvekillerini veya temsilcilerini halkın arasına çıkaramadı da sizi mi çıkardı?' diye soruluyor. Bunları gayet normal karşılıyorum. Başbakan'la yaptığımız toplantıda bize bir çerçeve çizilmedi. 'Şunları konuşun, halka şunları empoze edin' gibi bir şey istenmedi. 'Neyi istiyorsanız onu konuşun' dediler. Ancak halkın, 'Kırmızı çizgilerini ve hassasiyetlerini iyi dinleyin ve bize rapor getirin' dediler. Bizim de yapmak istediğimiz bu. Biz akil değiliz, diyalog grubuyuz. Akil olan millettir. Zaten milletin akilane duruşu bu süreci başarıya ulaştıracaktır."

AHMET GÜNDOĞDU: SÜREÇ BAŞARISIZ OLURSA ŞEHİT VERMEYE DEVAM EDERİZ

Akil İnsanlar Karadeniz Heyeti üyesi Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ise işlerinin teröristle mücadele değil bataklığı kurutmak olduğunu belirterek, çözüm sürecinin başarısız olması halinde şehit vermeye devam edileceğini söyledi. Gündoğdu, şöyle konuştu:

"Kırmızı çizgimiz şehitlerimizdir. İlk kez iç dinamiklerin sahada olduğu sürecin yönetildiğini görmemiz lazım. Karşı olanlar gerekçelerini iyi yansıtamıyorlar. 'Sürece değil, yönteme karşıyım' diyenlere ne öneriyorsunuz dediğimizde, 'İstiklal Marşı'mız, bayrağımız, vatanın bölünmez bütünlüğü' diyor. Zaten bunlara dokunan yanar. Muhalefet ve bazı siyasi partiler, dedikleri bu gerekçelere inanıyorlarsa o zaman sürece yüzde yüz destek vermeleri lazım. Başarısız olursak ne olur, yine şehit vermeye ve ekonomik kayba devam ederiz. Hazreti İbrahim'in ateşine karınca kararınca su taşımaya gayret ediyoruz. Ömründe hiç bir araya gelmemiş bu insanlar ilk kez terörü bitirmek için bir araya geldi. Bunu da yürütmek, sürdürmek istiyoruz."

'ALKIŞLAMAYIN' UYARISI

Konuşmacıların sözlerinin alkışlanması üzerine Heyet Başkanı Prof. Dr. Şevki Hakyemez, "Formatımızda alkış yok" uyarısında bulundu. Uyarının ardından diğer üyeler konuşmalarından sonra alkışlanmadı.

TÜRK BAYRAĞI AÇMAK İSTEDİ, GERGİNLİK ÇIKTI

Toplantı sonunda katılımcılara söz verildi. Söz alan Ömer Toprak, süreci eleştirdi cebinden çıkardığı Türk bayrağını açmak istedi. Bunun üzerine heyet başkanı Şevki Hakyemez, "Burası şov yeri değil. Şovunu dışarıda yaparsın" diyerek Toprak'ı uyardı. Toprak daha sonra salondan ayrıldı. Toplantıda söz alan Erol Koyuncu ise sürecin nereye varacağının Akil İnsanlar ile hükümetin dahi bilmediğini belirterek eleştirilerde bulundu.

Toplantıda söz alan İsmail Şinafor da akan kanın durması için Rizeliler'in sürece destek vermesi gerektiğini belirterek, "Akıllı adam bu sürece destek verir. Akıllı olduğumuza göre destek vermeliyiz. Akılsız olsak buradan Başbakan çıkar mıydı?" dedi.