Hükümet-Cemaat geriliminde tansiyonu düşüren açıklama Başbakan Erdoğan'ın en yakınındaki isim olan Yalçın Akdoğan'dan geldi.
Abone olBaşbakan Erdoğan'ın siyasi başdanışmanı Yalçın Akdoğan, her iki tarafa seslendi, sevgi ve kardeşlik mesajları verdi.
Kavgadan istifade edenleri hatırlatan Akdoğan, ''Mü'minler ancak kardeştirler' kale-i kudsiyesi içine giriniz, tahassun ediniz. Yoksa, ne hayatınızı muhafaza ve ne de hukukunuzu müdafaa edebilirsiniz' tavsiyesinde bulundu.
Dershane dönüşümü iki yıl sonrasına ertelense de yaşanan kavganın artçı sarsıntıları sürüyor. Hakan Şükür'ün istifasının arkası mı gelecek? Seçimlere az bir süre kala fırtınayı dindirmek isteyen AK Parti'den gerilimi düşürücü açıklama Başbakan Erdoğan'ın siyasi Başdanışmanı Yalçın Akdoğan'dan geldi.
Star sindeki köşesinde "İnadına muhabbet ve uhuvvet" başlıklı yazısında cemaate ve kendi taraftarlarına sıcak mesajlar verdi.
MUHABBET VE UHUVVETE SARILIN
İktidar savaşlarının insanı asıl anlamından uzaklaştırdığını yazan Akdoğan, gençlere 'uhuvvet'i ve 'muhabbet'i tavsiye etti. Bu iki kelimenin huzurun, esenliğin ve barışın temel taşları olduğunu ifade eden Akdoğan, Bediüzzaman Hazretleri'nin Uhuvvet risalesinde geçen cümlesinden alıntı yaptı:
"Mü'minlerde nifak ve şikak, kin ve adâvete sebebiyet veren tarafgirlik ve inat ve haset, hakikatçe ve hikmetçe ve insaniyet-i kübrâ olan İslâmiyetçe ve hayat-ı şahsiyece ve hayat-ı içtimaiyece ve hayat-ı mâneviyece çirkin ve merduttur, muzır ve zulümdür ve hayat-ı beşeriye için zehirdir."
Kainatı ihata edecek bir muhabbete sahip olan insanın bunu mü'min kardeşine karşı esirgemesi büyük bir haksızlık olur. Üstad'ın dediği gibi, "Mü'min, kardeşini sever ve sevmeli. Fakat fenalığı için yalnız acır. Tahakkümle değil, belki lütufla ıslahına çalışır".
NEFİSİN VE ENANİYETİN PEŞİNE TAKILMAK KAZANANI OLMAYAN BİR KÜLLİ KAYIBA GÖTÜRÜR
"Kem sözler toprak gibi kesiftir, başkasına sirayet etmemeli, toplumsal bir hastalığa dönüşmemeli." diyen Akdoğan, yazısını kardeşlik tavsiyesiyle tamamladı:
"Fenalığa fenalıkla mukabele etmek, husumeti artırır, kin ve nefreti derinleştirir. Öç almak, üste çıkmak, öne geçmek zincirleme hatalara ve içinden çıkılamayacak bir sarmala sebep olur. Nefsin ve enaniyetin peşine takılmak, kazananı olmayan bir külli kayıba götürür. Başta nefsim olmak üzere nasihat isteyen gençlere şu sözleri hatırlatmak isterim:
"Ey ehl-i iman! Zillet içinde esaret altına girmemek isterseniz, aklınızı başınıza alınız. İhtilâfınızdan istifade eden zalimlere karşı 'Mü'minler ancak kardeştirler' kale-i kudsiyesi içine giriniz, tahassun ediniz. Yoksa, ne hayatınızı muhafaza ve ne de hukukunuzu müdafaa edebilirsiniz."