BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.968,40
HABER /  GÜNCEL  /  YEREL

Akademisyen Aylin Sözer'i canice öldüren kişi ifade değiştirdi! Ben öldürmedim, bana tuzak kuruldu!

Aylin Sözer’i boğazını keserek öldüren ve cesedi yakmaya çalışan Kemal Ayyıldız suçunu itiraf etmişti. Duruşmada ifadesini değiştirip kendisine komplo kurulduğunu iddia etti.

Abone ol

Maltepe’de öğretim görevlisi Dr. Aylin Sözer’i boğazını keserek öldüren ve cesedi yakmaya çalışan Kemal Ayyıldız ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle hakim karşısına çıktı. Daha önceki ifadelerinde cinayeti işlediğini itiraf eden sanık, mahkemede cinayeti kendisinin işlemediğini, evde bulunan başka bir şahsın Aylin Sözer’i öldürdüğünü öne sürdü.

Maltepe’de 29 Aralık 2020 tarihinde İstanbul Aydın Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde Okul Öncesi Öğretmenliği Bölüm Başkanı olarak görev yapan öğretim görevlisi Dr. Aylin Sözer’i (48) boğazından bıçaklayarak öldüren ve cesedini yakmaya çalışan Kemal Ayyıldız’ın(33) “tasarlayarak, bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten öldürme”, “silahla, konutta nitelikli yağma”, “mala zarar verme”, “banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması”, “nitelikli hırsızlık” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 35 yıl 6 aya kadar hapis istemiyle yargılanmasına başlandı. Anadolu 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Kemal Ayyıldız Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanırken, Aylin Sözer’in oğlu Arda Çapan ve kız kardeşi Nilay Sözer ile taraf avukatları salonda hazır bulundu.

Duruşmada savunma yapan sanık Kemal Ayyıldız, cinayetini kendisinin işlemediğini öne sürerek, “Bana tuzak kuruldu. Benim suçsuz olduğum ortaya çıkacak. Aylin mezara girdi, ben de diri diri mezara girdim” diyerek suçsuz olduğunu söyledi. Mahkeme başkanı, cezaevinden dilekçe yazarak gerçekleri söyleyeceğini belirtip tekrar ifade veren sanık Ayyıldız’ın beyanlarını duruşma salonunda okudu.

Evde bulunan başka bir şahsın cinayeti işlediğini öne sürdü
Ayyıldız ifadesinde, “Aylin ile görüştüğümüzde tartışmalarımız oluyordu ama darp etmiyordum. Olaydan önce uyuşturucu almıştım. Aylin’in evine görüşmeye gittim, kapıyı çaldım. Kapıyı kimin açtığını bilmiyorum. Başında kapüşon yüzünde maske vardı. Ayakkabılarımı çıkarmak için eğildiğimde sanırım bir şeyle kafama vurdu. Ben bayılmışım. Kendime geldiğimde Aylin banyoda cansız yatıyordu. Bağırmaya başladım. Bu tanımadığım şahıs ağzımı kapattı, ellerim bağlıydı. Bu kişi yerdeki kanları bana temizletti. En ufak hatamda çocuklarımı ve beni öldüreceğini söyledi. Aylin Sözer’i sürükleyerek yatağa taşıttı. Daha sonra tabletten çocuklarımın görüntülerini izlettirdi. ’Burayı yakmazsan çocukların ölecek’ dedi. Ortamın karanlık ve loş olmasından dolayı bu kişiyi görmedim” dedi.

Sanıktan çelişkili beyanlar
Mahkeme başkanının, ‘Bu eylemleri sen ellerin bağlıyken mi yaptın?’ sorusuna sanık ‘Evet’ diyerek cevap verdi. Mahkeme başkanının, ‘Bu kişi sana öyle bir vuruyor ki, bayılıyorsun. Gözünü bir açıyorsun ellerin bağlı içeridesin. Ama Adli Tıp raporunda kafa bölgende ufak bir yaralanma olduğundan bahsediyor. Buna ne diyorsun?’ sorusu üzerine ise, ‘Doktor üstün körü ’tamam tamam’ dedi. Bir şey yapmadı. Benim ense morluğum 3 ay geçmedi’ diye cevap verdi.

Ağlayarak savunma yapan sanık, ısrarla cinayeti kendisinin işlemediğini öne sürerek, “Çocuklarımı koruyabilmek için her şeyi üstlendim. Aileme zarar vermemesi için yanlış ifade verdim. Evet suçtur ama kendimi ve Aylin’i koruyamadığım için vicdan azabı çekiyorum. Olur da bir gün katil olmadığım anlaşılırsa ben de çıkıp herkesin yüzüne bakmak istiyorum. Çok büyük oyun oynanıyor. Bana tuzak kuruluyor” dedi. Duruşmada söz alan Aylin Sözer’in oğlu Arda Çapan, sanıktan şikayetçi olduğunu söyleyerek cezalandırılmasını istedi.

“Kapı kilitli olmasaydı hepimizi öldürecekti”
Aylin Sözer’in kız kardeşi Nilay Sözer, olay günü Aylin Sözer’in asistanının kendisini aradığını ve Aylin Sözer’in telefonundan tuhaf mesajlar geldiğini söylediğini anlatarak, “Yanımda yedek anahtar vardı. Kapının arkasında anahtar vardı, kapıyı açamadım. Hemen alt komşum Özge’yi aradım. Ne yapacağımı bilmezken ablamın telefonundan ‘şu anda konuşamıyorum’ diye mesajlar geldi. Saniyesinde cevap veriyordu. Özge de hemen yukarı geldi. Ben polisi aradım. Polisle tehdit etmeye başladım. Bir anda ‘gerizekalı’ diye hakaret etmeye başladığında ‘bu benim ablam olamaz’ dedim. Kapının arkasında bir sorun olduğunu anladım. Alt komşum Özge ‘kapı açıldı sanırım içerideki çıkmaya çalışıyor, ben kapıyı üzerine kilitledim’ dedi. Özge kapıyı üstüne kilitlemeseydi o kişi hepimizi öldürecekti ben eminim” diye konuştu.

“Büyük bir canilik”
Daha sonra çilingirin geldiğini anlatan Nilay Sözer, “Bir anda kapı aralandı ve çilingirin, ‘İçeride kan var, elinde bıçakla koşturan birini gördüm’ dediğini duydum. Polisler ‘teslim ol’ uyarısı yaptı. İçerideki kişi kapıyı kapatmaya çalışıyordu. Birden bir gaz kokusu duyduk ve sesi geldi. Sadece orada ablamın canına değil bütün apartmanın canına kast ederek bir patlama gerçekleşti. İtfaiye gelene kadar polisler sözde masum olan bu sanığı dışarı çıkartamadılar. Daha sonra ek polis memurları gelmeye başladı. Ben hala Aylin’in öldürüldüğünü düşünmüyordum. İnsan öldüğünü düşünemiyor asla sevdiği kişinin. 112’yi bekliyordum ablama yardım etsin diye. Bir bayan polis memuru ‘ablan öldürülmüş’ dedi. Ben dumandan zehirlendiğini düşündüm ama boynundaki bıçağı ve yakıldığını duyunca şok oldum. Bu büyük bir canilik” diye konuştu. Bu cinayetin tasarlandığını söyleyen Nilay Sözer, “Şikayetim devam ediyor ve gerçeği öğrenmek istiyorum” dedi.

“Odanın yarısına kadar alev topu geldi”
Bunun üzerine komiser yardımcısı İ.E. de tanık olarak dinlendi. İ.E., ihbar üzerine olay yerine gittiğini belirterek, “Çilingir geldi kapıyı açmaya başladı. Üst kilidi açtı, altta anahtar vardı. Ben kapıyı ittirdiğimde mandal sistemi vardı iç tarafta. Hızlı bir şekilde kapıyı itti, elim sıkıştı. İçeride hırsız olduğunu düşündük. Sanık eşyaları yığmaya başladı kapının arkasına. Ben içeri girmeye çalışırken odanın yarısı kadar bir alev topu geldi. O ateşten kurtulmaya çalışırken ben merdivenlerden aşağıya yuvarlandım” diyerek ayak bileğinin kırıldığını söyledi. Bunun üzerine söz alan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı da, “Sanığın aşamalarda beyanları çelişkilidir. Suçtan kurtulmaya yönelik beyanda bulunuyor” dedi. Müşteki avukatları da söz alarak sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi.

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Kemal Ayyıldız’ın tutukluluk halinin devamına hükmederek duruşmayı eksikliklerin giderilmesi için erteledi.