BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46

AK Parti'nin İstanbul mitingi için korkunç plan

Hafızam beni yanıltmıyorsa, Erdoğan ile oğlu arasında geçtiği iddia edilen o konuşmadan bu yana, 40'ın üzerinde ses kaseti yayınlandı

Hafızam beni yanıltmıyorsa, Erdoğan ile oğlu arasında geçtiği iddia edilen o malum konuşmadan bu yana, 40'ın üzerinde ses kaseti yayınlandı. Fethullah Gülen'in ses kayıtları bu rakama dahil değil.

İlk başlarda yayınlanan her ses kaydı gündeme bomba gibi düşüyor, halk üzerine günlerce konuşuyordu. Şu son 20 günde neredeyse 10 ses kaydı illegal yollardan yayına verildi. Üstelik bu ses kayıtları belli başlı internet siteleri tarafından da haberleştirildi.

Sizin de dikkatinizi çekti mi bilmiyorum. Artık kimse kimin kimle konuştuğunu ve neyin nerede yayınlandığını umursamıyor.

Hakkı Bulut'u bilmeyen yoktur herhalde...

Rakipleri yılda bir kez kaset çıkarırken, Hakkı Bulut işi seriye bağlayıp ayda bir kaset çıkarırdı eskiden. Bugün geriye kala kala "Henüz üç yaşımda bir kardeşim var. Seni ondan bile kıskanıyorum" türküsü kaldı.

Cemaat Hakkı Bulut'tan ders almadığı için aklımızda kala kala Erdoğan ile oğlu arasında geçtiği iddia edilen o şaibeli kaset kaldı. Geri kalanı, sineğin vızıltısından öteye geçemiyor.

Ancak gürültü koparacak kasetler hala elde! Yani meşhur tabirle "Büyük turp hala torbada"

Beni takip eden kardeşlerim hatırlayacaktır. 18 Mart tarihinde bazı kasetlerin yayına gireceğini söylemiştim, nihayet Egemen Bağış'a ait olduğu iddia edilen 4 ayrı kaset dün yayına verildi.

Burada hemen bir parantez açayım.

Diğer 3 kaseti bilmem ama, Rıza Zarrab'ın Bağış'a rüşvet götürdüğü iddia edilen konuşma kayıtlarının yer aldığı kasette çok ilginç bir acemilik yapılmış. Kasetin 02.12'inci dakikasında, yani saat 15.23'de,  Rıza Zarrab paranın gelmediğini söylüyor. Ancak aynı kasetin 04.44'üncü dakikasında, saatler yine 15.23'ü gösterirken Rıza Zarrab paranın olduğu bavulla Bağış'ın olduğu mekana giriyor! Konuşmalarda da para transferi ile, rüşvetle ilgili tek bir kelime geçmiyor. Sadece Zarrab'ın, "Sizi ziyaret edeceğim" dediği gözleniyor. 

Parantezi kapatıp, devam edelim!

Günlerdir herkes merak içinde, cemaatin bundan sonraki planının ne olacağını soruyor. Bugüne kadar verdiğim bilgilerde hamdolsun yanılmadım ve bana güvenenleri yanıltmadım. Bu nedenle bundan sonra yazacaklarıma da itimat etmenizi isterim.

Cemaatin elinde kala kala 2 veya 3 kaset kaldı. Hangi kasetler olduğunu birkez daha anlatayım.

Daha önce de bahsettiğim gibi bu kasetlerden birinde Mut'a nikahıyla ilgili bazı görüntüler ve konuşmalar olduğu etrafa yayılıyor. Kasetteki kişinin Başbakan Erdoğan olduğu, İran ziyaretlerinden bir veya bir kaçında bazı kadınlarla Mut'a nikahı kıyılması yöntemiyle birlikte olduğu cemaat evlerindeki öğrencilere üfürülüyor. Bu kasetin yayına verilip verilmemesi dışında çok ciddi bir endişe var. Belaltı vuran böyle bir görüntünün yayılmasının Erdoğan'dan çok kendilerine büyük darbe vuracağı konusunda endişe taşıyanlar çoğunlukta... Bu kaset yayınlanacak mı, yayınlanmayacak mı zaman gösterecek.

Diğer kaset ise malumunuz Muhsin Yazıcıoğlu suikastı ile ilgili...

Kasette Muhsin Yazıcıoğlu'nun helikopter düştükten sonra ölmediği, giden bir ekip tarafından öldürüldüğü yönünde bilgiler var. Yazıcıoğlu'nun öldürülmeden önce iki rekat namaz kıldığı ve sonra iple boğulduğunu gösteren kayıtların olduğu dilden dile yayılıyor. Bu boğulma olayından Zeki Ergezen'in haberin olduğu yönünde tapelerden bahsediliyor. Ayrıca Hakan Fidan'ın Erdoğan'a,  "Başına gelecekleri anlayınca iki rekat namaz kıldı" dediğine dair tapeler düzenlenmiş!

Bu kasetin yayına verileceği tarih, 24 Mart akşamı veya 25 Mart'a adım attığımız gece yarısı olacak!

Peki cemaatin tek planı bu mu?

Hayır!

Ben de "büyük turp"u sona sakladım!

23 Mart Pazar günü AK Parti'nin İstanbul Yenikapı'da düzenleyeceği tarihi miting için çok ciddi planlar yapılıyor. O mitingde amaç, Erdoğan'ı konuşma yaptığı anda can evinden vurmak.

Nasıl mı?

Hemen anlatayım!

Cemaate mensup 15-20 bin kişinin bu mitinge katılması için hazırlıklar yapılıyor. Konu Fethullah Gülen'e geldiğinde, alanda yer alan bu kişilerin Erdoğan'ı yuhalayıp miting alanını Gülen ve cemaat lehinde slogan atarak terk etmesi yönünde tertip yapılıyor.

Altını çizerek söylüyorum!

Miting alanında bir çatışma hedefleniyor!

Bu kişilerin saldırıya uğraması durumunda "AK Parti tabanında dev çatlak! Erdoğan'a İstanbul'da şok! Gülen'i savunan AK Partililer, Erdoğan taraftarları tarafından linç edilmek istendi" şeklinde haberler yapılacak ve böylece hem Erdoğan'a hem de AK Parti'ye en öldürücü darbe vurulacak!

Ama bir ihtimal daha var!

Şayet 20 Mart tarihinden hemen sonra cemaate büyük operasyonlar yapılır ve korkunçtan da korkunç belgeler ortalığa saçılırsa, bilin ki yukarıda yazdıklarımı yapmaya kimsenin mecali kalmayacak!

Sözün özü, 20 Mart'tan sonra artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!

Fırtınaya hazır olun!

Not: Muhsin Yazıcıoğlu suikastiyle ilgili Cemaat'in elinde olduğu dillendirilen kasette adı geçen Zeki Ergezen cephesinden açıklama geldi.. Zeki Ergezen cephesi çok sert bir açıklama yaptı.. Ergezen, Muhsin Yazıcıoğlu ile ilgili hiç bir bilgisinin olmadığını, bu konuyla ilgili kendisine bugüne kadar hiç bir şey aktarılmadığını söyledi.. Ergezen, adının bu tür can yakıcı bir meselede geçmesinin kendisini çok üzdüğünü  ilave etti.. Konuyla ilgili bir sonraki yazıda Ergezen'in açıklamasına daha geniş değineceğim.