BIST 10.025
DOLAR 35,16
EURO 36,68
ALTIN 2.956,54
HABER /  POLİTİKA

Ak Partinin esas savunması!

AK Parti türban düzenlemesinin iptalinin ardından kapatılma davasıyla ilgili esas savunmasını hazırladı. İşte o savunma;

Abone ol

AK Parti,  esas savunmasını Pazartesi günü Anayasa Mahkemesi'ne sunmaya hazırlanıyor. Yüksek Mahkeme'nin türban kararının ardından yeniden düzenlenen esas savunmanın temelini ise "Türban ve Laiklik" oluşturuyor.

AK Parti kendisine tanınan sürenin dolmasını beklemeden  "Esas Savunma"sını Pazartesi günü Anayasa Mahkemesi'ne sunacak. 

ANAYASA DÜZENLEMESİ TÜRBAN İÇİN YAPILMADI

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın hukuki bir dille eleştiririldiği savunma Anayasa'nın 10 ve 42'nci maddeleri üzerinde yoğunlaşıyor.

İptal edilen türban düzenlemesi için "Üniversitelerde başörtüsü düzenlemesi, iddianamede yer alan delillerin aksine laikliğe aykırı olmadığı gibi, iddianamede laikliği savunan konulara da yer verilmemiş" deniliyor.

AK Parti, savunmasında türban düzenlemesini; "Temel hak ve özgürlükler" olarak da tanımlıyor. Üniversitelerde kılık-kıyafet serbestliği öngören Anayasa değişikliğinin türban için yapılmadığı dile getirilen esas savunmada, özgürlükleri genişletme anlamında böyle bir adımın atıldığı kaydedildi. Savunmada, Başsavcı'nın iddialarına tek tek cevap verilirken, haklarında siyasi yasak istenen 71 kişi için de savunma metninde tek tek başlıklar çıkarıldı.

ŞERİAT DEVLETİNE GİDİŞ SAVUNMASI

Esas savunmada odak olma tanımı laiklik hukuku, demokrasi hukuku açısından değerlendirildi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Yalçınkaya'nın, "Davalı Partinin eylemlerinin ve ön savunmasının irdelenmesi" ile ilgili iddialarına yanıt verilen esas savunmada, Yalçınkaya'nın, "Şeriat Devletine Gidiş" olduğuna yönelik iddialarına da yanıt verildi. Esas savunmada, Yalçınkaya'nın Kurtuluş Savaşı dönemine ilişkin verdiği örneklerin tarihle bağdaşmadığı ve tarih hatalarının yapıldığı da kaydedildi. Başsavcı'nın mütalaasında verdiği tarih ve isimlerin karşısına gerçek tarihler ve isimler yazıldı. Esas savunmada, İran'da bir gazetede yayınlanan, "Türkiye İslam Devrimine hazırlanıyor" başlıklı makale için de "Hukuki dayanağı yoktur" savunması yapıldı.