BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  POLİTİKA

AK Partinin aykırı kadını

Kızılcahamam kampına damgasını vuran AK Parti'li Fatma Ünsal muhalif görüşleriyle dikkat çekiyor.

Abone ol

"Cumhurbaşkanını bu Meclis seçmemeli" sözü ile gündeme gelen Ünsal, muhalif bir isim: Irak'a canlı kalkan olarak gitti, kızlık soyadı için kavga verdi.

1985 yılında Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden mezun oldu. Boğaziçi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü'nde mastır yaptı. 2001'de Amerira'da Georgetown Üniversitesi'nde misafir araştırmacı olarak, Türkiye ve Amerika'nın laiklik anlayışlarının, karşılaştırmalı analizini yaptı. 1999'da Birleşmiş Milletler'in (BM) Cape Town'da gerçekleştirdiği Dünya Dinler Parlamentosu'na katıldı.

CANLI KALKAN

AK Parti'nin kuruluşunda aktif rol aldı ve MKYK üyeliğine seçildi. Partide İnsan Haklarından Sorumlu Sosyal İşler Başkanlığı görevini uzun süre yürüttü. İki çocuk annesi olmasına rağmen ABD'nin 2003'teki Irak müdahalesi öncesinde 'canlı kalkan' olarak bölgeye gitti. Üstelik partinin yönetim kademesi Irak savaşında ABD'yi desteklemeyi düşünürken yaptı bunu. Doktorasını tamamlamak için bir müddet tek başına Malezya'da bulundu. Alt alta konduğunda bir başarı öyküsü olarak okunabilecek bu özgeçmiş bir türbanlı kadına, Fatma Bostan Ünsal'a ait. Fatma Bostan Ünsal ismi önceki güne kadar sadece sınırlı bir çevrede biliniyordu. Ancak AK Parti Kızılcahamam kampında Başbakan Tayyip Erdoğan'a "Cumhurbaşkanını bu Meclis seçmemeli" dediği için birden medyanın gündemine oturdu.

SOYADI KAVGASI

AK Parti Adıyaman Milletvekili Faruk Ünsal'la evli olan Fatma Bostan Ünsal, soyadı için kocasıyla da mücadele etmiş bir isim. Kısa süre önce Timaş Yayınları'ndan çıkan "Türban ve Kariyer" isimli kitapta bu konudaki mücadelesini şöyle anlatıyor: "Evlendim ve soyadımı değiştirmedim, eşimle ilk tartışmamız bu yüzden oldu. Eşimin Türkiye Cumhuriyeti'nin bazı uygulamalarını birçok noktada eleştirirken soyadıyla ilgili uygulamayı tartışmasız biçimde benimsemesi benim için ilk kırılma oldu.

Soyadı meselesinde bile erkeklerden bir tanesi çıkmıyor ki 'Dinimizde evlendikten sonra kadınların kimliğini değiştirmesi gerekmiyor' desin. Soyadı değişikliği çok önemli. İnsan kimliğini değiştiriyor, birdenbire başka bir insan oluyorsunuz; Fatma Bostan'ken Fatma Ünsal oluyorsunuz!" İki çocuğunu bırakıp Irak'a canlı kalkan olarak giden Ünsal, "Irak'ta canlı kalkan oldunuz. Bu sorun olmadı mı?" sorusuna ise şöyle yanıt veriyor: "Sorun oldu ama AKP kuruculuğu, kendimi bu savaşla ilgili sorumlu bir mevkide görmeme yol açtı. Ben gitmeye karar verdiğimde AKP hükümeti çok fazla savaş taraftarı gibi gözüküyordu. Kurucusu olduğunuz bir parti iktidar olmuş ve böyle bir savaşa girecek. Olası bu eylemden kendimi bir ölçüde sorumlu hissediyordum. Dini önemseyen bir insan olarak, meşru müdafaa dışındaki savaşı, dini terim kullanacak olursak, haram olarak görüyorum."

'ÇOK KİTABİYDİK'

Kitapta 28 Şubat öncesini de değerlendiren Ünsal, "Çok naifmişiz, o dönem güçlü rüzgâr içinde, naifliğin de farkında olmayarak hay huy içinde geçmiş" diyor. "Nilüfer Göle'yle bir araştırma için bir araya gelmiştik. 'Nasıl bir hayat düşünüyorsunuz?' diye sormuştu" diyen Fatma Bostan Ünsal şunları söylüyor: "İsteklerimizi 'Kadınlar için ayrı, erkekler için ayrı üniversite istiyoruz, ayrı otobüsler istiyoruz...' noktasına kadar getirmiştik. İslamcı düşünce ve bu düşüncenin müntesipleri olarak bizler de kitabi idik."

Haber: Metin Sever
Kaynak: