AK Parti Grup Başkanvekili ve Samsun Milletvekili Suat Kılıç, CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun kendisini Atatürk zannettiğini iddia etti...
Abone olAK Parti Grup Başkanvekili ve Samsun Milletvekili Suat Kılıç, 'Sayın Kılıçdaroğlu seçim kampanyasına Samsun'dan başlatmaya karar vermiş. Benim adım Kemal diyor ya kendini Atatürk zannediyor. Bu öyle benim adım Kemal demekle olmuyor. Atatürk'ü istismar etmeyeceksin' dedi.
Samsun'da Canik Kültür Merkezi'nde AK Parti'nin 36. İl Danışma toplantısına katılan Kılıç, AK Parti'nin iktidarda bulunduğu süre içerisinde yapmış olduğu çalışmalarla ilgili bilgi verdi. Kılıç, muhalefet partilerinin seçim vaatlerine kimsenin aldırış etmemesi gerektiğini söyledi. 'Biz Recep Tayyib Erdoğan'ın yol arkadaşlarıyız' diyen Kılıç, şunları kaydetti:
'O'na ayak uydurmak, onunla birlikte yürümek kolay iş değil, zor bir iştir. Çünkü biz, havanda su döven, boş işlerle zaman geçiren sağa sola laf yetiştiren bir siyaset anlayışının temsilcisi değiliz. Biz Recep Tayyib Erdoğan'ın yol arkadaşlarıyız. Ona göre çalışmalıyız, ona göre hareket etmeliyiz.'
Muhalefetin durumunun içler acısı olduğunu ifade eden Kılıç sözlerine şöyle devam etti:
'Kılıçdaroğlu, her yerde herkese bir şeyler vaad ediyor. Parayı nereden bulacaksın dedikleri zaman, 'Benim adım Kemal ben bulurum' diyor. İşte böyle bir anlayış var. Adres yok, hesap yok, kitap yok, defter yok, kayıt yok, kuyudat yok. Arkadaşlar işte alternatifiniz bu. Sayın Kılıçdaroğlu, seçim kampanyasını Samsun'dan başlatmaya karar vermiş, benim adım Kemal diyor ya, yani kendini Atatürk zannediyor. Kurtuluş mücadelesi Samsun'dan başladı, O'da seçim kampanyasını Samsun'dan başlatacak. Bu öyle benim adım Kemal demekle olmuyor. Atatürk'ü istismar etmeyeceksin, Kurtuluş mücadelesiyle kendi siyasi mücadeleni özdeşleştirmeyeceksin. Vatandaşın Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkındaki görüşleri, düşünceleri nedir? Havza'da bunu vatandaşın bizzat kendisinden öğrensin. Öyle benim adım Kemal demekle olmuyor. Parayı bulacakmış. SSK genel müdürlüğünü batıran O, genel müdürken SSK'yı batıran O, eczane kuyruklarını kilometrelerce uzatan O, yüzde 7 bin fiyat artışlarıyla inşaat ihalelerini veren O, bütün akrabayı taalukat ne kadar yakını yandaşı varsa SSK Genel Müdürü iken işe yerleştiren O, terör örgütü üyesi olmaktan sabıkalı isimleri SSK kadrolarına tayin eden O, SSK hastanelerini girilemez hale getiren O, kasaları parayla doluyken gelip üç dört sene içinde katrilyonlarca liralık açıkları veren O.'
Kılıçdaroğlu'nun Recep Tayyip Erdoğan hükümetine güvendiğini söyleyen Kılıç, sözlerini söyle sürdürdü:
'Benim adım Kemal ben parayı bulurum diyor. Neye dayanarak söylüyor bunu? Biz bu ülkede yönetimi devraldığımızda Türkiye'nin IMF'ye olan borcu 26,5 milyar dolardı. Bugün 5,5 milyar dolar. Borç ödüyoruz borç. Kimin borcunu DSP, MHP, ANAP Koalisyon hükümetinin borcunu ödüyoruz. Onlar borçlanırken 'Borç yiğidin kamçısıdır' dediler. Borç yiğidin kamçısı ama aldıkları paranın nereye gittiği belli değil. Ama kamçıyı yiyen ise millet. 26,5 milyarı onlar aldılar biz ödedik. İş başına geldiğimizde Merkez Bankası'nın döviz rezervleri 27 milyar dolardı. Bugün ise altın dahil 91 milyar. Biz işbaşına geldiğimizde Türkiye'nin toplam milli gelirinin yüzde 74'ü kadar borcu vardı. Bugün Türkiye'nin borcu milli gelirin sadece yüzde 27'si. Biz geldik bunların borçlarını kapattık. Şimdi gelmiş benim adım Kemal diyor ama güvendiği yer belli. Merkez Bankası'nın kasasındaki döviz ve altın rezervleri IMF'ye nasılsa borç yok, AK Parti Hükümeti ihracatı 36 milyar dolardan 132 milyar dolara çıkarmış, hastaneler tıkır tıkır işliyor, her şey yolunda bozmaya biri lazım onun adı Kemal. İşte hadise bu.'
'BUNLAR TİMUR'UN FİLLERİ GİBİ'
Danışma toplantısında partililere seslenen Kılıç, 'Emanete sahip çıkmak için çok çalışmamız lazım, çok gayret etmemiz lazım, çok çaba göstermemiz lazım. Bu günkü muhalefet anlayışı, Timur'un filleri gibi. Girerse siyaseti tahrip eder, girerse ekonomiyi tahrip eder, girerse alt yapıyı üst yapıyı tahrip eder, girerse, demokrasiyi, özgürlükleri, hukuk devletini tahrip eder' diye konuştu.
Bu söylemleri onların kendi beyanatlarından bildiğini ifade eden Kılıç şöyle devem etti:
'Ergenekon sanıkları milletvekili aday listelerine yerleştirmek için olağanüstü bir çaba gösteriyorlar. Sadece CHP mi? CHP'si de MHP'side. Ergenekon sanıklarını milletvekili aday listelerine yerleştirmek için verdikleri çabayı anlamlandırabilmek mümkün değil. Sanki bu partiler onları meclise taşımak için kuruldu. İnanılır gibi değil. Hani bize yandaş yargı suçlaması yapanlar vardı ya, anayasa referandumunun yargıyı yandaş hale getirmek için yapılmış bir düzenleme olarak adlandıranlar vardı ya, şu işe bakın Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun eski başkanvekili Kadir Özbek, CHP'den milletvekili adayı. AK Parti'ye adeta meydan okuyan YARSAV'ın eski başkanı Emine Ülker Tarhan hanımefendi CHP'nin milletvekili adayı. Cumhurbaşkanı'na Başbakan'a dava açan Sincan Ağır Ceza Reisi aday olmak üzere MHP'nin kapısında. Bunlar tesadüf mü? Yargı yandaş öylemi, yandaşsa siz karar verin kimin yandaşı olduğuna.'