BIST 9.368
DOLAR 34,53
EURO 36,17
ALTIN 2.973,22
HABER /  POLİTİKA  /  AK PARTİ

AK Parti'den Cumhur İttifakı ve Kaşıkçı açıklaması

AK Parti'nin MYK toplantısı sonrası, AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Erdoğan ile Bahçeli görüşmesine ilişkin açıklamalarda bulunurken her iki partinin de ittifak konusunda hassas olduğunun altını çizdi.

Abone ol

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhur İttifakına ilişkin yaptığı açıklamada, ittifakın ortaya koyduğu siyasal tutumun daha büyük hizmetler gerçekleştireceği konusunda mutabakat olduğuna dikkat çekti. Çelik, Suudi konsolosun Türkiye'den ayrılmasına ilişkin ise, ''Suudi Konsolos'un dokunulmazlığı var, seyahati engellenemezdi" dedi

AK Parti Merkez Yürütme Kurulu'nun, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki toplantısı sonrası, Parti Sözcüsü Ömer Çelik basın toplantısı düzenledi. Çelik Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı ile ilgili yaptığı açıklamada, " her şeyin yapılacağını ve dünya ile paylaşılacağını açık bir şekilde ifade edebilirim" dedi.

Çelik'in açıklamalarından satır başları şöyle;

"Cumhur İttifakı'nın kıymetini her zaman altını çiziyoruz. Gördüğümüz gibi de hala vatandaşlarımızdan, milletimizden beklentiler devam etmektedir. Her iki parti de Cumhur İttifakı konusunda hassastır.

Birincisi bu yerel seçimlere dönük olarak ittifaka nasıl olacağını söylemiştim, heyetlerdeki arkadaşlar çalışıyorlar. Bu formüller olgunlaşırsa genel başkanlara sunulacak.

Cumhur İttifakı'nın öneminin her zaman altını çiziyoruz. Her iki partinin farklı konularda farklı yaklaşımları olabilir. Ayrı düşünülen konular olabilir, ortak hareket edilmesi konular da olabilir. Bu çerçevede de MHP tarafından bir teklif getirildi. Haksızlıkları affetme yetkisine sahip değiliz.

Bugün dikkat ederseniz sayın genel başkanımız bir ifade kullandı. Bunun dışında arkadaşlar hem hükümet hem parti tarafından biz nasıl bir yaklaşım üretebiliriz biz teklif hazırlayalım.

Bugün dikkat ederseniz sayın genel başkanımız bir ifade kullandı. Bunun dışında arkadaşlar hem hükümet hem parti tarafından biz nasıl bir yaklaşım üretebiliriz biz teklif hazırlayalım.

ERDOĞAN'IN ODTÜ'LÜ ÖĞRENCİLERLE GÖRÜŞMESİ

Bu gençler kesinlikle kabul etmeyeceğiz ahlaki olarak doğru bulmayacağız bir pankart taşıyıp hem de cumhurbaşkanlığı makamına dönük olarak bir pankart taşımışlardı. Bu hem ahlaken yanlış bir iştir hem de suçtur. Tabii zaman içerisinde gençler, gençlerin aileleri temas kurdular. Yaptıklarının bu manaya geleceklerini düşünmediler. Ve sayın Cumhurbaşkanımızla görüşmek istediler. Sayın Cumhurbaşkanımızın gençlere verdiği önem çerçevesinde gençleri kabul etti. Arkadaşlarımızdan bir tanesinin ödül kazanmış projesi vardı. Sayın Cumhurbaşkanımız yakından ilgilendi. Ve şunu söyledi kendilerine: Bu ülkeyi sizlere bırakmak için yapıyoruz. Sizden daha büyük beklentilerimiz var. Kanunen yanlış olan işlerin içine girmeyin.

Sayın Cumhurbaşkanımız adına açılan dava yarından itibaren geri çekilecektir. Çok güzel bir sohbet oldu. İyi bir karşılıklı diyalog oldu. Bugün açısından ODTÜ'lü gençlerin kabulu gerçekleşmiş oldu.

CEMAL KAŞIKÇI SORUŞTURMASI

Değerli arkadaşlarım görüyorsunuz son derece hassas ve etkili şekilde bu süreci takip ediyoruz. Bütün kurumlarımzı olay duyulduğu andan itibaren ne olmuştur bu gazetecinin başına ne gelmiştir konusunda son derece etkin araştırma yürütülüyor. Bildiğimiz ya da bilmediğimiz şeyleri paylaşacak değiliz. Mesela bütün dünyanın meselesi haline gelmiştir. Bazı eleştirilerin olduğunu görüyorum. Bahsettiğiniz konsolosun dokunulmazlığı var. Herhangi bir şekilde seyahatinin engellenmesi söz konusu olamaz. Türkiye bir hukuk devletidir. İlk andan itibaren biz kendi soruşturmamızı yürütmek adına konsolosluk binasına ve konsolosluk evine girmek için talepte bulunduk.

Cumhurbaşkanımızın Kızılcahamam'da ifade ettiği şekilde en yüksek hassasiyetle takip edilmektedir. Önceliğimiz şu aşamada ne olmuştur, nasıl olmuştur, kimler tarafından gerçekleştirilmiştir.

Kuşkusuz her şeye bakılıyor. Bunun tam olarak açığa çıkması için ne kelime fazla ne kelime eksik tam açığa çıkması için her şeyin yapılacağını ve dünya ile paylaşılacağını açık bir şekilde ifade edebilirim.

SEÇİM TAKVİMİ

Onunla ilgili sunum yapıldıktan sonra Genel Başkanımız karar verdikten sonra çıkacaktır. Kısa zamanda karar verilecek.

Bunlar Türkiye düşmanlığı yaparak bazı kurumların başına geleceklerini düşünüyorlar. Sorduğunuz zaman Webber'e herhangi bir projesi olmadığını görürsünüz. Bu tip zihniyetlerin bu tip makamlara gelmes Avrupa için felakettir. Kendileri merkez sağın içerisinde duruyorlar ama aşırı sağ ile paralel bir söylem kullanıyorlar. Türkiye karşıtlığı zaman Erdoğan karşıtlığı zaman ne elde ediyorlar? Aşırı sağ Avrupa'nın DEAŞ'idir.

Son Almanya seçimlerinde gördük İkinci Dünya Savaşı'ndan beri yer almayan ırkçı parti meclise girdi.

SAĞLIKTA TASARRUF

Şimdi tabii bahsedilen hastanelerin bütçesi ayrı. Sağlık Bakanlığımız bu iddiaları duyduğu andan itibaren harekete geçmiştir. Sonuç olarak hiçbir şekilde bahsedilen iddialar çerçevesinde Sağlık Bakanlığı son kararı verecek merciidir. Sağlık Bakanlığı, bütçesi ayrıysa herhangi bir malzeme eksikliği ile karşı karşıya kalıyorsa her türlü desteği verecek. Herhangi bir hastanemizde böyle boşluk olmaması için bizzat bu konu Sağlık Bakanlığı tarafından takip edilmektedir.

BRUNSON

Grup konuşmasında hadislerden referans veriyor Kılıçdaroğlu. Bundan memnuniyet duyuyoruz. Ama buna yeni başladığı için neyi nereye koyacağını bilmiyor. Ama yine de iyi bir gayrettir. Brunson meselesindeki konuşmasını baştan sona izlerseniz, bu CHP'de değiştirilemeyen bir huyu var. Türkiye Cumhuriyeti devletinin hükümeti ile bir başka ülkenin hükümeti arasında bir tartışma olduğu zaman CHP bilin ki karşı tarafın yanındadır. Buradaki zihin çatlağının giderilmesi lazım. Yine Trump'ın sözlerini esas alıyor, o sözler temelinde hükümetimizi yargılamaya çalışıyor.

Trump, 'Şu gün serbest bırakacaksınız' dedi. Hükümetimiz bunu ciddiye almadı. Onlara şunu öğrenmeleri gerektiği söylendi. Dünyanın hiçbir yerinde bu tehdit dilini kullanmamalılar. Bu saldırının en şiddetli olduğu zaman Brunson meselesinde onların dediği yapılmış mıdır? Eğer bir taviz söz konusu olsaydı, kendi bakanlarımıza yaptırım kararları açıklandığı günlerde bir yumuşama olurdu. Sayın Kılıçdaroğlu, milli irade konusunda hassasiyetinden bahsediyor ama bu konuda sınavdan geçemeyecek bir tek o var. 15 tane milletvekilini bir yere gönderiyor, plan tutmayınca geri alıyor. Milli irade bir devre mülk değildir. Önce bunu öğrenecekler. Bir taviz söz konusuysa, saldırının en şiddetli günlerinde neden taviz verilmemiştir? Buna cevap versinler."