BIST 9.660
DOLAR 34,58
EURO 36,30
ALTIN 2.921,46
HABER /  POLİTİKA

AK Parti'den 3 başkanlık formülü

AK Parti Başkanlık sistemi için 3 farklı öneri geliştirdi. Alternatif formüller geliştiren AK Parti, önce muhalefetin nabzını yoklayacak, sonra muhalefetin tavrına göre formülleri uygulamaya koyulacak.

Abone ol

AK Parti Başkanlık sistemi hedefini hayata geçirmek için hazırlıklarını sürdürüyor. Muhalefetle gerçekleştirmeyi planladığı 'başkanlık' görüşmeleri öncesinde "alternatif formüller' üreten AK Parti'nin, önce muhalefetin nabzını yoklayacağı ardından da muhalefetin tavrına göre yarı başkanlık ve partili cumhurbaşkanı formülünü de masaya koyabileceği belirtildi.

Milliyet'ten Şebnem Hoşgör'ün haberine göre, AK Parti'nin bugün toplayacağı MKYK’sında (Merkez Karar Yönetim Kurulu) Başkanlık sistemi tartışmaları nasaya yatırılacak; başkanlık stratejisinin ana hatlarını netleştirilecek.

MUHALEFETİN TAVRINA GÖRE SÜREÇ ŞEKİLLENECEK

Haberde yer alan kulis bilgilere göre, Başbakan’ın muhalefet partilerine gerçekleştirmesi beklenen ziyaretlerde, muhalefetin ortaya koyduğu tavra göre süreç şekillenecek.

'BAŞBAKAN 3 MUHALEFET PARTİSİNİ ZİYARET EDECEK'

Haberde, Başbakan’ın TBMM’de temsil edilen 3 muhalefet partisini ziyaret etmeyi planladığı, bu ziyaretlerde yeni Anayasa konusunda da görüş alışverişinde bulunulacağı, parti kurmaylarınca yeni anayasa için 24. dönemdeki Uzlaşma Komisyonu benzeri bir komisyon çalışması yapılmasının çok anlamlı olmayacağı görüşünün hakim olduğu vurgulanırken, “Tüm partiler Uzlaşma Komisyonu’nda söyleyeceklerini söylediler. Ayrıca AK Parti kurmaylarının, 'Dört partinin tam mutabakat sağlayabileceği madde sayısının 60’ın ötesine geçmesinin mümkün olmadığı ortada' dediği belirtildi.

"YETERLİ DESTEĞİ ALAMAZSAK..."

Ak Partili kurmaylar, “Bu demek değil ki muhalefetle uzlaşma aramayacağız. Tek başımıza bizim yeni Anayasa teklifimizi gündeme getirmemiz risk olur. Parti yönetimleriyle bir mutabakat sağlamadan bu teklifi Genel Kurul gündemine getirdiğimizde kerhen diğer partilerden oy verebilecek milletvekilleri olabilir. Ama yeterli desteği alamazsak, Başkanlık ile ilgili maddeler gizli oylamada düşürülebilir ya da teklif tümüyle son oylamada reddedilebilir ki bu da yeni anayasa çalışmalarını bir süre daha gündeme getirememek anlamına gelir” diyerek, en az bir partinin desteğini almaya yönelik bir strateji izlemek durumunda olduklarını belirttiler.

"HDP İLE OLMAZ"

Ak Parti kurmaylarının HDP kanadından yapılan açıklamalara da temkinli yaklaştığı vurgulanan haberde, HDP'nin alenen destek vermesi durumunda bile, AK Parti'nin tek başına bu parti ile yeni Anayasa için yola çıkmayı düşünmediği belirtildi.

YARI BAŞKANLIK VE PARTİLİ CUMHURBAŞKANI SEÇENEKLERİ MASADA!

AK Parti kurmayları, CHP ve MHP’den Başkanlık Sistemi’ne karşı yapılan açıklamaların anımsatılması üzerine ise, “Başkanlık Sistemi önceliğimiz ama olmuyorsa, yarı başkanlık ve partili cumhurbaşkanı seçenekleri de gündeme gelebilir” diyerek şu görüşleri ortaya koydular:

"BELEDİYELERİN TAMAMI BAŞKANLIK SİSTEMİ İLE YÖNETİLİYOR"

“Şu ana kadar sadece Recep Tayyip Erdoğan ismine muhalefet üzerinden konu ele alındığı için Başkanlık Sistemi nedir, ne değildir sağlıklı biçimde tartışılamadı. Aslında biz başkanlık sistemine yabancı değiliz. Belediyelerin tamamı Başkanlık Sistemi ile yönetiliyor. Tüm idaremiz öyle. Belediye başkanlarının güvenoylaması var mı? Tüm sistemimiz Başkanlık Sistemi, bir tek hükümetimiz Başbakanlık sistemi.

"BUNA RAĞMEN BAŞKANLIK SİSTEMİ'NE HAYIR DENİYORSA..."

367 kararının ardından Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilmesiyle birlikte şu anda Türkiye’de fiilen yaşanan da yarı Başkanlık Sistemi. Buna rağmen Başkanlığa 'hayır' deniyorsa, Anayasa’daki Cumhurbaşkanı seçilenin partisi ile ilişiği kesilir hükmü kaldırılarak partili Cumhurbaşkanı sistemine geçilmesi de büyük ölçüde sorunu çözebilir. Biz partili cumhurbaşkanına da yabancı değiliz. 1961’e kadar bunu yaşadık. Atatürk partili Cumhurbaşkanıydı. Cumhurbaşkanı’nın parti ile ilişiği kesilmezse kendisi Genel Başkan da olabilir. Bu durumda Başbakanlık sembolik hale gelir. Başbakan bakanlar arası koordinasyonu sağlayan bir pozisyona dönüşür. Bu da mevcut sistemden kaynaklı çift başlılık sorunu büyük ölçüde çözer.”