AK Parti neden yükseldi?

AK Parti neredeyse oyların yarısını aldı. Böylesi bir başarının sırrı işte bunlar.

Abone ol Oktay Sağlam-İnternethaber

Anketlere gülüp geçenler çoktu. Bazı AK Partililer bile inanmıyordu seçim tahminlerine.. Menderes'ten bu yana ilk gerçekleşti. 53 yıl sonra bir siyasi parti ilk kez bu kadar yüksek oy aldı. Üstelik ikinci dönemine girerken..

2002 seçimlerindeki yüzde 34.28 oy oranını yüzde 46.8'e çıkardılar. 10. 848. 704 oyu 4.5 yıl sonra 16. 313. 344 oya çıkardı. Üstüne eklenen 6 milyon oy daha ekledi hanesine.. Peki nasıl oldu bu iş? Dağ gibi sorunlar, iç ve dış meseleler neden kaybettirmedi. Aksine oyunu artırdı. Bunların bir değil birçok nedeni var elbette.

İşte onlardan bazı başlıklar:

ASKERİN 27 NİSAN MUHTIRASI

Cumhurbaşkanlığı seçiminin 1. turunun yapıldığı 27 Nisan'da askerin e-muhtırası hükümete yaradı. Hükümet mağdur pozisyonuna girdi. Daha önemlisi hükümet bildiriye aynı kararlılıkla karşı bildiri yayınladı. Ertesi günü hükümet sözcüsü Cemil Çiçek Genelkurmay'ın Başbakanlığa bağlı kurum olduğunun altını çizdi. Bu cumhuriyet tarihinde bir ilkti. İlk defa bir hükümet askere bu kadar açıkça eleştiri yöneltiyordu..

ÇANKAYA İÇİN 367 KARARI

Özal, Demirel ve Sezer için hatırlanmayan 367 şartı Abdullah Gül için arandı.. 330 oyla Sezer Cumhurbaşkanı seçilmişti ama Gül, 357 oy almasına rağmen seçilemedi. İşte bu tablo hukukçuları ikiye böldü.. Anayasa Mahkemesi zorlama bir karar alarak bir nevi senato görevini üstlenmiş oldu.

ERDOĞAN FAKTÖRÜ

Tüm bunların yanında Erdoğan'ın kitleleri sürükleyici özelliği belirgin rol oynadı. Kendi oyu partisinin önünde oldu. Zaman zaman uslubunun dozunu kaçırsa da halkın diliyle konuştu. Bu ona rakiplerinden hep bir adım önünde olmasını sağladı.. Görüşlerini beğenmeyenler hitabetini, enerjisini, ve hırsını takdir etti. Duygularını gizlemedi, paylaştı. Yeri geldi lafını kimseden esirgemedi.. Sevincini de kızgınlığını da halkıyla paylaştı. Kasımpaşalı lakabı ona kimi yerde avantaj sağladı.. Rakiplerini açıklarını iyi buldu ve vurmasını bildi.

RAKİPLERİN UÇUK SEÇİM VAATLERİ

AK Parti'nin bir şansı da rakiplerin yere basmayan seçim vaatleriydi.. Seçmen alternatif parti bulamadı. Ciddi, somut programlar yerine, mümkün olmayan vaatlerle dolu seçim beyannameleri ile karşılaştılar. Daha vahimi ise partilerin vaatte birbirleriyle yarışması oldu. En ciddi olması beklenen Baykal'ın partisi ekonomistlerin hedef tahtası oldu.. Mazotun 1 YTL olması, üniversite sınavının kaldırılması, her aileden anneye maaş bağlanması, vergilerin kaldırılması göze çarpanlar arasındaydı.

PARTİ KURMAYLARININ TAKIM OYUNU

Önemli isimler kendine değil takıma oynadı. Cumhurbaşkanlığını çok istemesine rağmen Arınç egosunu kalbine gömdü. Erdoğan'ın sözüne razı oldu. Arınç, Şener Gül ve Şahin gibi isimler enaniyet kavgasına girmedi. Şener aktif siyaseti bıraktığı halde AK Parti'den kopmadı. Partiden kimse onun hakkında atıp tutmadı. DYP ve ANAP kökenliler partiye uyum sağladı. Cemil Çiçek, Köksal Toptan, Vecdi Gönül, Aldülkadir Aksu, Faruk Özak gibi isimler parti kimliği potasında eridiler.

Demirel'in hükümetin ilk günlerinde söylediği "bu kadar insanı bir arada tutmaları zor" sözünü boşa çıkardılar. 365 sandalye ile girdikleri Meclis'i 351 sandalye ile bıraktılar. Fire 4.5 yılda sadece 14 oldu. CHP muhalefette olmasına rağmen 177 sandalyeyi 151'e düşürdü.

RAKİPLERİN ZAYIF NOKTALARI

Hiz kuşkusuz rakipler de Erdoğan'a yardımcı oldu. Zaten Erdoğan da bunu itiraf ediyor. Başbakan meydanlarda CHP'yi karnelerle vurdu. Baykal'ın Enerji bakanlığı yaptığı dönemdeki mazot karnelerini gösterdi. CHP'nin bir dikili ağacı yok söylemi öyle ya da böyle kendine yer buldu. Erdoğan ayrıca Bahçeli'nin iki imzasını kullandı. Biri de Öcalan'ı idamdan çeviren imza diğeri de İMF'den borç para alınırken 'minnettar kalırız' ifadesinin yer aldığı metindeki imzası. Bunlar iki liderin hanesine eksi puan olarak yazılırken Erdoğan'a artı puan olarak geçiyordu.

1 MART TEZKERESİ

Hükümetin bir şansı da 1 Mart tezkeresinin Meclis'ten geçmemiş olması. Amerika'ya ilk defa böylesine sesli bir şekilde 'hayır' denmişti. Aslında hükümet gönülsüz de olsa tezkereye evet demişti . 100'e yakın fire ve CHP'nin sıkı direnişi tezkereye geçit vermedi. Hükümet istemese de Amerika bunu kendine karşı yapılmış bir oyun olarak görecekti..

ENFLASYON VE FAİZLER

Milli gelir, Enflasyon ve faiz açısından en iyi performans Erdoğan hükümetinde sağlandı. En yüksek ortalama milli gelir artış hızı, Erdoğan Hükümeti döneminde yüzde 7,6 oranında gerçekleşti. Erdoğan Hükümeti döneminde, Faiz oranı, yüzde 62,7 düzeyinden yüzde 18,1 düzeyine kadar indi. Türkiye ekonomisi, ilk kez Aralıksız 20 dönem büyüme başarısını elde etti.

TEFE ÜFE
2006 11.58 9.65
2005 2.66 7.72
2004 13.80 9.30
2003 13.90 18.40
2002 30.80 29.70

BÜTÇE DİSİPLİNİ VE İSTİKRAR

AB Tanımlı Merkezi Yönetim kamu borç stokunun milli gelire oranı, 2002 yılında yüzde 93,9 oranında iken, 2006 sonunda yüzde 60,7 seviyesine geriledi. Maastricht kriteri yakalandı. IMF'ye olan borçlar, 2002’deki 23,5 milyar dolar seviyesinden, 8,7 milyar dolar seviyesine kadar indi. Merkez Bankası rezervleri, 2002 yılındaki 26 milyar dolar seviyesinden, 65.8 milyar dolar seviyesine çıktı. Türkiye’nin gayri safi milli hasılası, yüzde 120 oranında artış göstererek 181 milyar dolardan 400 milyar dolara çıktı. 

MÜZAKERELER VE UYUM PAKETLERİ 

40 yılı aşan Avrupa macerasında somut adımlar atıldı. Üyelik öncesi son adım olan müzakerelere geçildi. Yabancı sermayenin girişi bu adımdan sonra hızlandı. Üyelik için uyuk kanunları çıkarıldı. Bazı başlıkların uyum yasaları müzakereler başlamadan çıkarıldı bile. MGK Genel sekreterliği sivilleştirildi. Özel televizyonların farklı dil ve lehçelerde yayın yapmasına olanak tanındı. Terörle Mücadele Yasası'nın 8'inci maddesi yürürlükten kaldırıldı.

TOKİ VE KÖYDES PROJESİ

Hükümetin belki de en büyük kozu TOKİ oldu. Anadolu'nun dört bir yanında binalar yükseldi. Düşük gelirliler ev sahibi olabildi. Toplu Konut İdaresi, 81 il ve 338 ilçede 732 şantiye ile yapımına başladığı 268 bin konutun 140 binini tamamladı. KÖYDES projesi ile köysüz yol neredeyse bitmek üzere. 23 bin 845 km asfalt, 28 bin 356 km stabilize yolun yapımı gerçekleştirildi. 364 köprü ve 6 bin 532 menfez inşa edildi.. 2 bin 245 köy ve mahalleye şebekeli içme suyu götürüldü. 9 bin 461 köyün içme suyu şebekesi güçlendirildi.

DUBLE YOLLAR

Erdoğan duble yol sözünü tuttu. Ülkede ulaşımın karayolu ile yapıldığı göz önüne alınırsa yapılan yol o kadar önemli.. 2 bin 036 km’si otoyol, 6 bin 355 km’si Devlet ve il yolu olmak üzere toplam 6 bin 616 km Bölünmüş yol yapılarak ülkemizdeki Bölünmüş Yol uzunluğu 12 bin 717 km ye ulaştı.