BIST 10.873
DOLAR 32,63
EURO 35,35
ALTIN 2.475,10
HABER /  POLİTİKA

AK Parti içinde aykırı ses!

Ak Partili bakan Erdoğan'ın tersine Ergenekon'un aleyhine sözler etti. 12. dalga için yanlış dedi. Saylan'a yönelik operasyonu eleştirdi.

Abone ol

Ergenekon operasyonunun 12. dalgasıyla ilgili gelişmeleri “tatsız” olarak nitelendiren Kültür ve Turizm Bakanı Günay, “12 Mart geldi, darbecilik işine bulaşmışları aldı. Sonra bir demokrasi düşmanı harekete dönüştü” dedi

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Ergenekon operasyonunun 12. dalgasıyla ilgili gelişmeleri “tatsız” olarak nitelendirerek “Bazen korkuyorum, işi saptırmak için içeride özel gayretler mi var diye” dedi. Günay, Ergenekon’da sürecin AKP aleyhine işlediğini de savundu.

SON GELİŞMELER TATSIZ

Bakan Günay, bakanlık personelinin semineri için geldiği Antalya’da sorularını yanıtladı. Günay, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Başkanı Türkan Saylan ve üyeleriyle, Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın da aralarında bulunduğu bazı akademisyenlerin gözaltına alınmasını değerlendirirken “Bu son gelişmeler tatsız” ifadesini kullandı. Günay, Saylan ve ÇYDD’ye yönelik operasyon için de “Özellikle o iş çok saptırıcı bir şey oldu. Bazen korkuyorum işi saptırmak için, içeride özel gayretler de var mı diye” dedi.

AKP ALEYHİNE İŞLİYOR

Günay, Ergenekon operasyonları nedeniyle iktidara yönelik eleştirilerin arttığı ve Ergenekon’da sürecin AKP aleyhine işleyip işlemediği sorusunu da şöyle yanıtladı:

Kesin öyle oldu. Aleyhine işliyor. 12 Mart geldi, darbecilik işine bulaşmışları aldı. Sonra döndü, Tarık Zafer Tunaya’yı, Bülent Nuri Esen’i almaya başladılar ve iş sulandı. 12 Mart bir demokrasi düşmanı harekete dönüştü. Burada da, bu kadıncağız (Türkan Saylan) velev ki bu işin içinde olsun. Onu görme ya, görme ya! Daha neler var, onu görme ya!”

12 MART’TA NE OLMUŞTU?

[PAGE]



DÖRT İMZALI MUHTIRA

Adalet Partisi (AP), 1969 genel seçimlerinden tek başına iktidar olarak çıktı. Ancak, Demokrat Partililerin siyasal haklarının iadesi konusunda çıkan görüş ayrılığı, AP’den büyük bir grubun kopmasına neden oldu ve DP kuruldu. Bu da hükümetin Meclis’teki oy oranının düşmesine neden oldu. İşçi eylemleri arttı, bazı öğrenci grupları silahlı eylemlere başladı.

Artan huzursuzluk ortamında silahlı kuvvetlerin reform taleplerine rağmen Başbakan Süleyman Demirel istifa etmedi. Bunun üzerine dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Memduh Tağmaç, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Faruk Gürler, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Muhsin Batur ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Celal Eyiceoğlu, “süregelen anarşi ortamı”nı gerekçe göstererek 12 Mart 1971’de hükümete muhtıra verdi.

DEMİREL İSTİFA ETTİ

Saat 13.00’te radyodan okunan muhtıranın Anayasa ve hukuk devleti anlayışıyla bağdaşmadığını söyleyen Demirel, istifa etti. Başlangıçta değişik çevrelerce de desteklenen muhtırayla sağ bir parti iktidardan indirilirken, sola yönelik operasyonlar başlatıldı. Evler arandı, öğrenci yurtları basıldı, yüzlerce insan işkenceden geçirildi.

12 Martçılar’ın ilk önemli icraatlarından biri de, ordu içinde geniş bir tasfiye yapmak ve “sol darbe” hazırlıkları içinde olduğu iddia edilen subayları ordudan çıkartmak oldu. Ardından 1961 Anayasası’nın öngördüğü temel hak ve özgürlüklere önemli kısıtlamalar getirilen ara rejim dönemine girildi.