BIST 9.109
DOLAR 34,24
EURO 37,63
ALTIN 2.921,56
HABER /  POLİTİKA

Ak Parti Baykala fena yüklendi

AK Parti Grup Başkanvekili Faruk Çelik, CHP Lideri Deniz Baykal'a verdi verişitirdi. Peki neler mi dedi..?

Abone ol

AK Parti Grup Başkanvekili Faruk Çelik, CHP Lideri Deniz Baykal'ın, ''ortaya attığı ve gazete kupürlerine dayalı iddialarını ispat edememesi halinde, namert ve büyük müfteri olduğunu'' söyledi.

Parlamentoda basın toplantısı düzenleyen Çelik, CHP Genel Başkanı Baykal'ın, dün partisinin grup toplantısındaki iddialarına yanıt verdi. ''Sayın Baykal, çamur siyaset anlayışının gereği olarak daha önce yaptığı gibi, Başbakanımıza yönelik mesnetsiz ve çirkin iftiralarda bulunmuştur'' diyen Çelik, bu iftiraların dayanağının 2003 yılında yayınlanan bir gazete köşe yazısı olduğunu öne sürdü.

Baykal'ın politika ve söylemlerini, kendisinin ve yakın çevresinin ürettiği dedikodu ve gazete kupürlerinin belirlediğini savunan Çelik, ''Zaten hiçbir konuda fikir, proje ve çözüm üretemeyen, sadece gerginlikten nemalanan bir siyasi liderden, Sayın Baykal'dan da ancak bunlar beklenir'' dedi.

Çelik, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı da yapmış olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın neler yaptığını, bütün Türkiye'nin bildiğini belirtti. Bunun yanında, ''20. yüzyılın sonunda vatandaşı İstanbul'da su kuyruklarına mahkum eden, İstanbul'u çöp dağlarıyla donatan ve 14 yıl geçmesine karşılık hala konuşulan İSKİ skandalını Türk siyasetine armağan edenin, Baykal'ın zihniyeti ve Baykal zihniyeti olduğunu'' kaydeden Çelik, bunu da tüm Türkiye'nin açık şekilde gördüğünü ve bildiğini ileri sürdü.

''VARSA BİLDİĞİN, ÇIK AÇIKLA VE İSPAT ET''
''İstanbul ve Türkiye'de yolsuzluklardan dolayı Sayın Baykal ve zihniyeti yere düşmüştür, çamur batağına batmıştır'' diyen Çelik, şöyle devam etti:

''Yiğit düştüğü yerden kalkar'' atasözünü hatırlatarak, ''Ama yiğit kalkar, yiğit olan kalkar. Tıpkı Başbakanımızın Siirt'te düşürülüp, Siirt'te ayağa
kalktığı gibi... Sayın Baykal, bu iftiralarla düştüğü yerden kalkmaya çaba göstermektedir. Bir çaba içerisindedir. Bunun yöntemi olarak iftiraları seçmiştir. Ama şunu bilmelidir ki yiğitlik kim, Sayın Baykal kim?''

Çelik, Baykal'ın 2007 seçim stratejisini iftiralar üzerine bina ettiğini gördüklerini ileri sürerek, ''Ancak herkes bilsin ki bu bina ettiği siyaset anlayışının altında ezilmeye mahkumdur Sayın Baykal'' dedi.

Baykal'ın ''çirkin iftiraları'' karşısında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın defalarca açık oturuma, yüzleşmeye ve ispata davet ettiğini, Başbakan Erdoğan'ın da kendisini ispata çağırdığını hatırlatan Çelik, şöyle konuştu:

''Biz de AK Parti Grubu olarak Sayın Baykal'a açıkça ifade ediyoruz; Varsa bildiğin, bilgin, belgen, çık açıkla ve ispat et. İddia sahibi iddiasını ispata mükelleftir. Ama bundan Sayın Baykal, yeni gazete kupürlerini anlıyorsa, o kendi bileceği bir şeydir. Eğer Sayın Baykal, bu ortaya attığı gazete kupürlerine dayalı iddialarını ispat edemezse, -buradan açıkça ifade ediyoruz- namertsiniz ve büyük müfterisiniz.''

''HUKUKSUZ ATAMA VARSA...''
Çelik, Baykal'ın dünkü iddialarının hatırlatılması üzerine, Türkiye'nin hukuk devleti olduğunu, bir kişinin nasıl kamu görevlisi olacağının açık şekilde hukuk sisteminde bulunduğunu kaydetti.

''Hukuksuz bir atama varsa bunun mücadele yolu, ispat yolu, grup toplantıları ve iftiralar değildir'' diyen Çelik, bunun karşısında Baykal'ın çıkıp, açık şekilde hukuki delillerinin ortaya koyup, elindeki bilgi ve dokümanla mücadeleyi tercih etmesi; bir siyasetçinin grup toplantılarında ''çamur atarak'' bunu yapmaması gerektiğini belirtti.

Çelik, hakkında iddialar bulunan kişiyle ilgili mahkeme kararı olduğunun söylenmesi üzerine, şunları kaydetti:

''İlgili kişinin memuriyete mani bir durumu olsa...Geçmiş yıllarda bir kamu bankasında şube müdürlükleri, genel müdür yardımcılıkları görevinde bulunmuş. Şimdi Başbakanlıkta memur olarak görevini sürdürmektedir. Eğer mani bir durum olursa memuriyeti söz konusu olamaz. Bu kadar açık. Ama siz bu açıklıkta olayı görmeyip, eğer sırf seçim yılı dolayısıyla Sayın Başbakana, AK Parti'nin imajını bozmaya, çamur atmaya dönük bir siyaset güdüyorsanız, bu ve benzeri yüzeysel haberlerle kamuoyunu meşgul etmeye, kafasını bulandırmaya çalışırsınız ki bir siyasetçinin de buna hakkı yoktur. Eğer bunu yapmaya devam ederlerse hukuki temellere dayalı cevaplarını almaya devam edecekler.''