Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, 23 Haziran İstanbul seçimlerinde büyük bir oy farkıyla İstanbul'u CHP'ye kaptıran AK Parti'nin seçimde izlediği politikayı eleştirdi.
Abone olAbdurrahman Dilipak, 23 Haziran'daki İstanbul seçimine yönelik AK Parti'nin 3 siyaset tarzını yazdı. Kendisinin durduğu yeri "En az itibar gören, hatta bazıları tarafında yanlış anlaşılan, hoş karşılanmayan duruş" olarak tanımlayan Dilipak, "Seçim havası dağılınca umarım birileri aklını başına toplar' dedim ama sonuç ortada" diye yazdı.
Dilipak'ın yazısından çarpıcı satırbaşları şöyle:
"Özeleştiri bunlar için nerede ise ihanetle eş anlamlı idi"
Troller, Media’daki bazı profiller için tek tercih buydu. AK Parti kendi gücü ile değil, CHP, İmamoğlu karşıtlığı üzerinden başarıya ulaşabilirdi. Özeleştiri bunlar için nerede ise ihanetle eş anlamlı idi. En hafifinden zamanı değildi. Bizimkilerin ayıplarını örtmeli, ötekilerin ne ayıbı varsa ortaya dökmeliydik. CHP ne kadar kaybederse biz o kadar kazanmış olacaktık.
"Bana güven gerisini merak etme sen" diyenler..."
3. Grub, "şimdiye kadar neler yaptık, ettik, şimdi bizi bırakıp, onlara mı gideceksiniz" diyen grub. Yaptıkları ile övünüyorlar ve yapacaklarını sıralıyorlar.. "Daha önce yaptık, yine yaparız" diyenler. "Bana güven gerisini merak etme sen" diyenler...
"Ama sonuç ortada"
"Seçim havası dağılınca umarım birileri aklını başına toplar" dedim ama sonuç ortada. AK Parti’nin içindeki o selim akıl sahipleri, "Yeşil Kemalistler", "Yeşil Feministler", "Yeşil Kapitalistler" içindeki işbirlikçilere meydanı bırakmazlar. Artık yeşilin her tonu var. Yeşil sosyalistler bile... İktidar, makam ve servet özlemleri, Rıza ve Cennet özlemlerinin önüne geçmiş olanların, sapkınları, Allah’a, Resulüne ve kitabına savaş açanların, İslam’a "irtica", Müslümanlara "mürteci" diyenlerin, helale haram katanların, dini ve siyaseti metalaştıranları vay haline!