Gazete, AK Parti'yi ordu düşmanı kurumlar arasında sayarek, Asker'i yönetime el koymaya çağırdı.
Abone olAtatürkçü Düşünce Kulüpleri Federasyonu adına çıkartılan, aralarında Cumhuriyetçi Demokrat Partisi Genel Başkanı ve Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Yekta Güngör Özden’in yazarlık yaptığı Türk Solu gazetesinde, AK Parti Hükümeti’nin ordu düşmanı oldu ğu savunuldu, milletin birliği ve beraberliği için Türk Silahlı Kuvvetleri müdahaleye çağrıldı. AMERİKA, AB VE AK PARTi ORDU DÜŞMANI Irak savaşında, “Atatürk bugün hayatta olsa Saddam’ın yanında olurdu” şeklindeki görüşleri ile dikkat çeken Türk Solu gazetesinin 32. sayısının başyazısında; Amerika, Avrupa Birliği (AB) ve AK Parti üç başlı yılana benzetilerek, ordu düşmanları olduğu ve yılanın başı olarak gösterilen AK Parti Hükümeti’nin ezilmesi gerektiği savunuldu. İŞTE DARBE ÇIĞIRTKANLIĞININ YAPILDIğI BAŞYAZI Gazetenin başyazarı Gökçe Fırat’ın, “Ordu Göreve” başlıklı yazısında darbe çığırtkanlığı yapılarak, şu görüşlere yer verildi: “Ordu, şimdi Meclis’e getirilen yeni yasalarla tasfiye edilmek isteniyor. O halde artık bıçağın kemiğe dayandığı noktadayız. Orduya tasfiyesi ve terhisine yol açacak uygulamalara sessiz kalıp inisiyatifi yılana terk edecek, ya da o yılanın başını ezecektir.Bugün ordunun bu gidişe mutlaka dur demesi gerekiyor. Ordu, tıpkı 28 şubat’ta oldu ğu gibi bir müdahale ile, gerekirse 28 şubat’tan daha sert bir uygulama ile sürece ağırlığını koyup bu planı bozmalıdır. ... O nedenle ordu müdahale etmek zorundadır ve etmelidir. Eğer bu milletin ordusu ise, bu milletin birliği ve bütünlüğünü korumak için müdahale etmelidir. Bugün edilmeyecek bir müdahale ise; ABD’yi de, AKP’yi de, AB’yi de sevindirmesin, umutlandırmasın. O ‘genç subaylar’ haberi sadece bir uyarıydı. Türk ordusu tümüyle teyakkuzda beklemektedir.” Hal böyleyken Türk Solu gazetesinin yazarı, Anayasa Mahkemesi eski Başkanı ve Cumhuriyetçi Demokrasi Partisi Genel Başkanı Yekta Güngör Özden, demokratik ülkelerde seçimle işbaşına gelen hükümete karşı askeri darbeye çağırmanın anayasal suç olduğunu belirterek yazı yazdığı gazeteyle ters düştü.. Söz konusu gazetede köşe yazarlığı yaptığını ve kendi yazısından sorumlu olacağını ifade eden Özden, “Türk Solu gazetesine sadece yazı gönderiyorum. Gazetenin orduyu göreve çağırması beni ilgilendirmez ve başyazıdan sorumlu değilim” dedi. Özden, “Anayasa Mahkemesi Başkanlığı görevinde bulunan bir kişi olarak, darbe çağrısında bulunan bir gazetede yazmak etik olarak doğru mu?” şeklindeki soruya cevap vermek istemedi. ANAYASA'YA GÖRE İDAMLIK SUÇ Anayasa’nın 146, 147 ve 151. maddeleri, anayasal düzeni değiştirmeye yönelik eyleme teşvik ve tahrik edenlere verilecek cezaları şu şekilde tarif ediyor: Madde 146 - Türkiye Cumhuriyeti Teşkilatı Esasiye Kanunu’nun tamamını veya bir kısmını tağyir ve tebdil veya ilgaya ve bu kanun ile teşekkül etmiş olan Büyük Millet Meclisi’ni iskata veya vazifesini yapmaktan men’e cebren teşebbüs edenler, idam cezasına mahkûm olur. Madde 147 - Türkiye Cumhuriyeti icra Vekilleri Heyeti’ni cebren iskat veya vazife görmekten cebren men edenlerle bunları teşvik eyleyenlere idam cezası hükmolunur. Madde 159 - Türklüğü, Cumhuriyeti, Büyük Millet Meclisi’ni, hükümetin manevi şahsiyetini, akanlıkları,devletin askeri veya emniyet muhafaza kuvvetlerini veya adliyenin manevi şahsiyetini alenen tahkir ve tezyif edenler bir seneden altı seneye kadar ağır hapis cezası ile cezalandırılırlar.