Myanmar ordusunun Arakan'a saldırısı sonrasında Bangladeş'e sığınan evli ve 7 çocuk annesi Lala Begum, Begum, AA muhabirine yaşadıklarını anlattı.
Abone olMyanmar ordusunun Arakan'a saldırısı sonrasında Bangladeş'e sığınan Lala Begum, kocası ve oğlunun öldürüldüğünü, ailesinde hiç erkek kalmadığını belirterek kendisinin de orman içinde 60 kilometre yürüyerek kaçtığını kaydetti.
Evli ve 7 çocuk annesi Begum, AA muhabirine yaptığı açıklamada Arakan’da olaylar yaşanmadan önce huzurlu bir yaşam sürdüklerini anlattı.
Kocasının çalıştığını, çocuklarının da yanında olduğunu kaydeden Begum, köylerinde gündelik çiftçi olarak hayatlarına devam ettiklerini, daha sonra Arakan’da olayların başladığını ifade etti.
Begum, şöyle konuştu:
"Askerler köyümüz Kerife'ye baskın yaptı. Bütün erkekleri öldürdüler. Baskın sırasında kocam Kamal Ahmet’i yakalayıp dövmeye başladılar. Askerler, kocama 'Teröristler kimler?' diye soruyorlardı. Kocam ise 'Teröristler kim bilmiyorum, burada terörist görmüyorum' dedi. Ben ise 'Yapmayın' diye yalvardım. Bu sırada boynuma vurdular ve kocamı alıp ormana götürdüler. Kocamın boğazını bıçakla kesip öldürdüler. Cesedini ise nereye attıklarını bilmiyorum, cesedini bulamadık."
18 yaşındaki oğlu İdris’in ise askerler tarafından yakalanıp hapse atıldığını aktaran Begum, hapisteki diğer kişilerin oğlunun orada öldürüldüğünü gördüklerini aktardığını söyledi.
Kocası ve oğlu öldürüldüğü için ailesinde hiç erkek kalmadığını belirten Begum, 6 kızıyla ormana kaçtığını ancak parası olmadığı için nehirden kayıklarla Bangladeş’e gidemediğini kaydetti.
Lala Begum, sözlerini, "Orman içinde 60 kilometre yürüyerek buraya geldim. Buraya sadece hayatımızı kurtarmak için geldik. Myanmar’daki zulümden dolayı artık geri gidemeyiz, burada yardımlarla geçimimizi sağlamaya çalışıyoruz." diye tamamladı.
Arakan'da 2012 yılında Budistler ile Müslümanlar arasında çıkan şiddet olaylarında çoğu Müslüman çok sayıda kişi yaşamını yitirmiş, yüzlerce ev ve iş yeri ateşe verilmiş, binlerce Rohingya bölgeyi terk etmek zorunda kalmıştı.