BIST 9.636
DOLAR 34,65
EURO 36,36
ALTIN 2.924,83
HABER /  GÜNCEL

Aile şirketlerini kadınlar batırıyor

Aile şirketlerinin, ailedeki kadınların rekabeti nedeniyle çok kısa ömürlü olduğu açıklandı

Abone ol

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkan Yardımcısı ve Konya Ticaret Odası (KTO) Başkanı Hüseyin Üzülmez, aile şirketlerinin, ailedeki kadınların rekabeti nedeniyle çok kısa ömürlü olduğunu, birçoğunun ikinci nesle ulaşamadan yok olduğunu söyledi.

Üzülmez, Türkiye'deki şirketlerin yüzde 98.8'inin KOBİ, bunların da yüzde 95'inin aile şirketi olduğunu, hızlı hareket kabiliyetleri nedeniyle, ekonomilerin lokomotifi olarak görülen KOBİ'lerin, artık tüm dünyada ön plana çıktığını belirtti.

Aile şirketlerinin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de iktisadi açıdan büyük öneme sahip olduklarını vurgulayan Üzülmez, ''Bu nedenle ekonomimizin geleceği, bir anlamda aile şirketlerimizin yaşadığı sorunların azaltılmasına bağlı. Yani uzun vadede sağlıklı bir ülke ekonomisi için sağlam, ne yaptığını bilen uzun ömürlü şirketlere ihtiyaç var'' dedi.

KTO olarak 2005 yılında aile şirketleriyle ilgili yaptıkları araştırmadan çarpıcı sonuçlar çıktığını ifade eden Üzülmez, Konya'da bulunan KOBİ'lerin yüzde 99'unun aile şirketi olduğunun tespit edildiğini söyledi.

-İHTİRAS KAVGALARI...-

Bu tablonun, Konya gibi aile şirketi KOBİ'lerin yoğun olarak faaliyet gösterdiği kentlerde, firmalar için kurumsallaşmanın önemini çarpıcı bir şekilde ortaya koyduğunu vurgulayan Üzülmez, şunları kaydetti:

''Konya'da olduğu gibi ülkemizdeki aile şirketleri çok kısa ömürlü oluyor ve birçoğu ikinci nesle ulaşamadan yok oluyor. Bu sorunların başında kurumsallaşamama gelmektedir. Aile şirketlerinin çok kolay dağılmasının en temel nedenlerinden birisi, aile içi çıkar anlaşmazlıklarıdır. Güçlü aile bağlarımız, aile bağlarının daha zayıf olduğu Avrupa ülkelerinin aksine, ülkemizdeki aile şirketleri açısından bir avantaj olması gerekirken, bizler bunu aleyhimize çevirebiliyoruz. Fakat şu var ki bizim aile şirketlerimizde ihtiras
kavgaları onlara göre daha fazla olmakta ve bizim şirketlerimiz daha kolay dağılarak yok olabilmektedir.''

Şirket içi anlaşmazlıklara, çoğunlukla kadınlar arası, özellikle de kardeş eşleri arasındaki rekabetin neden olduğunun altını çizen Üzülmez, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Özellikle kardeş eşleri arasındaki çekişmeler, (o bunu almış bizde niye yok, öteki şunu almış biz de alalım, onun aldığı bizimkinden daha pahalı) gibi uzayıp gider. Ben, şirket sahibi bir ailenin ortağı olan iki kardeşin, eşlerinin otomobil istekleri nedeniyle büyük sorunlar yaşadığını biliyorum. (Onun arabasının markası şu benim ki de ondan olacak). Ona da tamam ama bitmiyor. Bu iki kardeşin eşleri aynı marka ve aynı renkte otomobili eşlerine almak zorunda kaldılar. Bu sorunların tüm aile şirketinde olduğunu belki
söylemeyiz ancak, çoğunluğunda görülüyor.''

Üzülmez, aile şirketlerini yıkıcı dedikodulardan korumak için mutlaka bir aile konseyi ve aile anayasası oluşturulması, işlerin ıkılmaz kurallara bağlanması gerektiğini belirterek, bu sorunların çözümü için KOBİ'lerin kapalı bir kutu olma özelliğindenbir an önce kurtarılarak kurumsallaşması gerektiğini sözlerine ekledi.