Yazar Ahmet Taşgetiren, bugünkü yazısında 'varsın naif olsun!' deyip iktidar ve muhalefete öneride bulundu.
Abone olStar gazetesi yazarı Ahmet Taşgetiren, iktidara muhalefet partilerini açılışlara davet etmesini, muhalefete de iktidarın icraatlarını kutlamasını önerdi.
Taşgetiren kimi zaman 'uçuk teklifte' bulundu, kimi zaman da 'deli dolu' yazılar kaleme aldı. Dindar-muhafazakar kesimin önde gelen isimlerinden Taşgetiren yine bir naif öneriyle okurların karşısına çıktı.
Yıllar önce Sezer'in Cumhurbaşkanı olduğu dönemde "Diyarbakır Ulu camiinde Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Genelkurmay Başkanı birlikte bir cuma veya bayram namazı kılsalar" önerisiyle gündeme gelen yazar, çok konuşulacak yeni teklifini köşesinde böyle duyurdu:
MUHALEFET BU TÜR BAŞARILARI KUTLASA NE OLUR?
"Diyelim bir Marmaray, diyelim üçüncü köprü, diyelim Körfez geçişi, diyelim Avrasya tüneli, diyelim İstanbul’da şu an yapılan metro ağı, diyelim sağlık hizmetlerinde devrim.
Diyeceğim şu: Muhalefet bu tür başarıları kutlasa ne olur? Bu soruları şöyle devam ettirebiliriz:
Bu başarılar kutlansa muhalefet muhalefetlikten mi çıkar? Halk muhalefetin kötü bir şey yaptığını mı düşünür? Muhalefeti destekleyen halk kitleleri, partilerini desteklemekten vaz mı geçer?
Bence hiçbiri olmaz. Aksine daha pozitif yansımaları olur bu jestlerin. Neden? Çünkü bir kere halk, bunların jest olduğunu bilir, bu tür olumlu tavırlarla muhalefetin kategorik muhalefet yapmadığına, olumlu bir şey olursa onları desteklemekten kaçınmadığına, dolayısıyla muhalefet yaptığı konularda da haklı muhalefet yapıldığına kani olur.
İKTİDAR HAYIRLI HİZMETLERİ MUHALEFETLE PAYLAŞSA
Bu “naif” yaklaşımın bir de iktidar ayağı var kuşkusuz. İktidara da şunu söylüyorum: İktidar, memleket için yaptığı hayırlı hizmetleri muhalefetle paylaşsa. Diyelim Marmaray’ın, Yavuz Sultan Selim ve Osman Gazi Köprülerinin, diyelim İslam İşbirliği Teşkilatı Zirvesi’nin açılışında, yarın metro ağlarının açılışında muhalefet liderlerini de davet etse. Bunu kamuoyu ile paylaşsa. Gelirler, gelmezler... Gelmeleri için gerçekten samimi çağrılar yapılsa. Güzel olmaz mı?
Sonuçta ülke adına kazanılan bir başarı söz konusu. Onu iktidar ya da muhalefet, her ikisi de ülke öncelikli olduğu için paylaşması kadar tabii bir şey olabilir mi?"
KARDEŞ KAVGASINA BİR NİHAYET OLSUN
Gergin ortamı yumuşatabilecek naif önerisini sunduktan sonra yazar, yazısını ünlü şair-yazar Cahit Sıtkı Tarancı'nın meşhur sözüyle tamamlıyor:
“Memleket isterim. Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun; Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.”