Ahmet Hakan'dan çarpıcı Selçuk Bayraktar yazısı! Türkiye'de kutuplaşmayı nasıl önlüyor

Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, Selçuk Bayraktar'ın nasıl oluyor da Türkiye'de kutuplaşmayı önlediğine dair çarpıcı bir yorum yaptı.

Ahmet Hakan bugünü yazısının bir bölümünde İHA ve SİHA yapımında Türkiye'nin büyük başarılara imza atan ve son olarak AKINCI Taarruzi İnsansız Hava Aracı'nı (TİHA) üreterek Türk Silahlı Kuvvetlerinin envanterine veren Selçuk Bayraktar'dan bahsettti.

"Selçuk Bayraktar nasıl oluyor da kutuplaşma belasını yıkıp geçiyor" başlığını kullanan Ahmet Hakan, "Teknolojide geri kalmışlığımızın bir kader olmadığı anlayışını temsil eden Selçuk Bayraktar, Türkiye’deki mevcut kutuplaşma bloklarını yıkıp geçti" yorumunu yaptı.

Ahmet Hakan'ın yazısında ilgili bölüm şu şekilde: 

"Selçuk Bayraktar Türkiye’deki bütün dünyalara seslendi. Türkiye’deki mevcut kutuplaşma bloklarını yıkıp geçti. Peki ama Selçuk Bayraktar, neden birbiriyle taban tabana zıt kutupların ortak bileşkesi haline gelebiliyor? Hangi yönleriyle Türkiye’deki mevcut kutuplaşma bloklarını yıkıp geçebiliyor? Bu sorulara benim verebildiğim cevaplar şunlar:

Çünkü Selçuk Bayraktar...

Neredeyse iki yüz yıldır genlerimize işlemiş olan “Biz yapamayız” algısını darmadağın ediyor.

Çünkü Selçuk Bayraktar...

Teknolojide geri kalmışlığımızın bir kader olmadığı anlayışını temsil ediyor ve bu umudu diri tutuyor.

Çünkü Selçuk Bayraktar...

Türk mühendislerinin dünyada savaş doktrinini değiştirecek atılımlar içine girebileceğinin sembolik bir kanıtı olmuş durumda.

Çünkü Selçuk Bayraktar...

Hürkuş’lardan Devrim otomobillerine, on yıllardır özlemini duyduğumuz ama engellenen bir atılımı temsil ediyor.

Çünkü Selçuk Bayraktar...

“Ben yaptım” demiyor, “Biz yapabiliriz” diyor. Ve Türk gençliğine umut veriyor, Türk gençliğine yatırım yapıyor.

Çünkü Selçuk Bayraktar...

Teknolojide bir momentin yakalanabileceğini, o moment yakalandığı anda da alıp başımızı gidebileceğimizi cümle aleme gösteriyor.

Çünkü Selçuk Bayraktar...

Yerliliğin ve milliliğin edebiyatını yapmıyor, yerli ve milli bir atılımın nasıl gerçekleşebileceğinin somut yollarını yansıtıyor."