BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  MEDYA

Ahmet Hakan kendini nasıl deşifre etti?

Kendisi inkar etse de Ahmet Hakan'ın Ahmet Arsan müstear isimle yazdığı bakın nasıl kanıtlandı.

Abone ol

Sonsayfa'nın külyutmaz yazarı Hüseyin Ekinci, Ahmet Hakan'ın satır aralarından ikizi Ahmet Arsan'ı bakın nasıl deşifre ediyor:

- Ahmet Hakan yine çuvalladı.

Cümle aleme rezil oldu...

Artık herkes Ahmet Arsan’ın Ahmet Hakan olduğunu biliyor.

Her ne kadar inkar ediliyor olsa bile.

Peki bu çok önemli midir?

Elbette değil...

Ama ne hikmetse Ahmet Arsan Hürriyet’te yazmaya başladığı ilk günlerde başlayan tartışma sonrasında, Ahmet Hakan bu kişinin kendisi olmadığı yönünde açıklamalar yapmış ve böylelikle kamuoyuna taahhütte bulunmuştu.

İşte bu açıdan önem arz ediyor.

Bir nevi okuyucuyu keriz yerine koyma meselesi...

Ama çok geçmeden büyük bir dikkatsizlik foyalarını ortaya çıkardı.

Ahmet Hakan ile Ahmet Arsan aynı gün aynı yazıyı hem gazetede hem de internet sitesinde kullanmışlardı.

Olay’ın duyulmasının ardından Ahmet Hakan kayıplara karışmış ve sudan bahanelerle gündemin soğuması için yazılarına ara vermişti.

Hatta çok sevdiği Twitter’a dahi veda yazısı yazarak ayrılmış, geri dönmeyeceğini cümle aleme duyurmuştu.

O dönemde bunu yapamazdı çünkü ortaya çıkan skandal yüzünden Twitter’da yemediği laf kalmayacaktı.

Ardından Hürriyet Gazetesi konu hakkında bir açıklama yaptı ve Ahmet Arsan ile Ahmet Hakan’ın farklı kişiler olduğunu duyurdu. Konunun sadece editoryal bir hatadan kaynaklandığı açıklandı.

Hepimiz yuttuk (!)

Bütün bunları anlatıldığı gibi kabul edelim.

Hiç bir yalan sonsuza kadar saklı kalmaz derler.

Bir şekilde karşınıza çıkar ve sizi boğmaya başlar.

Ahmet Hakan’ın Cübbeli Ahmet Hoca ile düello macerasını takip edenler bilir.

Bir süredir bu düello ve sonrasındaki gelişmeler Hakan’ın köşesini süslüyor.

Hakan, hafta sonunda Cübbeli Ahmet Hoca hakkında yazarken öyle bir hata yaptı ki, ben Ahmet Arsan’ım diye avazı çıktığı kadar bağırsa ancak bu etkiyi yapabilirdi...

Peki Ahmet Hakan nasıl bir hata yaptı ki kendini ele verdi...

Bunun için köşesinden küçük bir paragraf alalım...


Cüppeli’ cevap verdi

YOK, öyle “mahkeme kararı” ile bir tekzip metni falan göndermiş değil.

Bizim “Cüppeli”, basında aleyhinde çıkan yazılara “vaaz kürsüsü”nden cevap vermeye meraklıdır. Bana da cevabı kürsüden vermiş.

Şeklinde devam edip gidiyor köşe yazısı.

Şimdi aynı gün Ahmet Arsan’ın köşesinden bir paragrafa daha bakalım...

Mahallede “Cüppeli” hakkında neler deniyor?

- Fazla görünür olmaya fena halde kıl olan üstatlar:


“Bu Cüppeli de iyice televizyon şovmeni oldu canım... Ayıptır yahu...”


- Her durumda Cüppeli’yi göklere çıkaran avami dindarlar:


Cüppeli Hoca zehir gibi... Çok derin hoca... Ne güzel cevaplar verdi...”


- Radikaller:


“Siyasi bilinci sıfır... Evrensel İslami hareketten bihaber... Tevhidin özünü kavrayamamış bir maskara...”


- Entelektüeller:


Cüppeli mi? O kim yahu...”

Şeklinde devam ediyor Ahmet Arsan’ın da köşesi.

Peki ne var bunda diyeceksiniz.

Ahmet Hakan’ın Ahmet Arsan olduğu bu paragraflardan nasıl anlaşılır...

Cevabı çok basit...

Eğer bir kişi herkesin doğru olarak kullandığı bir kelimeyi yanlış kullanır ve bunun doğru olduğuna kendini inandırırsa aynı kelimeyi nereye giderse gitsin, nerde yazarsa yazsın, doğru olduğuna inandığı gibi yazar ve söyler...

Türk Dil Kurumu’nun İmla Kılavuzu’nda Cübbeli aynen benim yazdığım gibi geçiyor. Yani Ahmet Hakan ve Ahmet Arsan’ın köşelerinde kullandıkları gibi Cüppeli değil...

Ahmet Hakan kırk yıldır islami camianın içinde...

Ama ne yazık ki bu kesimin içinde yer alan bebelerin bile doğru telafuz ettiği bir kelimeyi Cüppeli olarak yazması, düellonun kafadan ölü doğmasına neden oldu.

Ama asıl bomba, Ahmet Arsan ve Ahmet Hakan’ın aynı gün Cübbeli hakkında yazdıkları köşede aynı hatayı yapmaları...

Sizce bu bir tesadüf olabilir mi?