Sabah Gazetesi yazarı Ahmet Hakan'ın huzuru iyiden iyiye kaçtı. Hakan, bugünkü köşe yazısında bakın nasıl isyan ediyor: Huzur arıyorum! Vallahi de, billahi de vakti geldi!..
Abone olSabah Gazetesi yazarı Ahmet Hakan, kendisine olur-olmaz elektronik posta yollayan okuyucularına isyan bayrağını açtı. Hakan'ın bugünkü yazısında konu edindiği kişilerin yolladıkları mektuplar, gerçekten yazara hak verdirecek cinstendi. İşte Hakan'ın yazısı: Huzur arıyorum! Vallahi de, billahi de vakti geldi, artık e-mail adresini iptal etmek benim için kaçınılmaz! Uzun süredir açıp bakmıyordum ve haliyle çok mutlu, huzurlu günler geçiriyordum. Nereden kafama estiyse tuttum, şöyle bir göz atayım dedim. Hay demez olaydım! Kimi iki gündür yazdığım eleştirilere karşın "Neden Ulaştırma Bakanı'nın istifasını istemiyorsun!" diye fırça atıyor, kimi de "Hıncal Uluç'a Coca Cola'nın formülünü bulduğumu yazdım ama bana dönmedi. Bir zahmet kendisine bir hatırlatsanız" diye bana posta işlevi yüklüyordu. Ama beni "kopartan" asıl mesaj şu oldu: "Selam! Ben Dabbetül Arz Hans Von Airberg'in eşiyim. Sizi de protestan İslam tarikatında görmek isteriz. Bizim medyadaki kalemşorumuz olun. Size istediğiniz kadar para!" İşte bu mesaj, bana öldürücü darbeyi vurdu: Bir yandan "Yahu bu kadar salak bir görüntü mü çiziyorum" diye hayıflandım, bir yandan da bu arsızlıkta sınır tanımayan "sıcak para" vaadinin şaşkınlığını yaşadım. "Ben ne yaptım kader sana" şarkısını terennüm ederken birden mesajdaki isme dikkat kesiliverdim. *** Hans Von Airberg! "Ben bu ismi bir yerlerden anımsıyorum" dedim ve tam 20 yıl öncesine gittim. 80'lerin başında "Abi, şu İslamcı gençler acayip okuyor" kanaatinin yaygın bir şekilde gündeme geldiği ve "Ben hem Kur'an'ı, hem de Kapital'i okurum" diye hava basan yeni yetme İslamcı gençlerin türediği bir dönem vardır, işte o günlere gittim. Her zaman takıldığımız kitapçının vitrinini işte bu Hans Von Airberg'in kitapları süslerdi. "Arzdan Arşa" başlığını taşıyan Airberg kitaplarının gücü, yazarının kimliğinde gizliydi: Fizik, kimya, uzay bilimleri, matematik gibi tüm bilimleri sular seller gibi bilen, NASA'dan emekli Danimarkalı atom fizikçisi Airberg! Profesör Airberg, bilimin ışığında Allah'ı bulmuş, İslam'ı seçmiş ve şimdi yazdığı kitaplarla tüm dünyayı etkilemeye çalışıyor! Hakkında bildiğim bundan ibaretti. Benim gibi fizik, kimya, uzay bilimleri gibi alanlara zerre kadar ilgi duymayan ve "İslam'da huzuru bulanlar" haberlerine her zaman kuşkuyla yaklaşan biri için o kitapların bir albenisi yoktu yani. Derken bir gün, yıllar sonra.. Bir özel televizyon kanalında bilumum korkutucu efektin eşliğinde "Kendisini NASA'dan emekli Danimarkalı atom fizikçisi Hans olarak tanıtan adamın maskesini düşürüyoruz! İlkokul mezunu Malatyalı Bülent Ayberk, nasıl Danimarkalı atom fizikçisi Hans Von Airberg oldu! Az sonra!" diye bir tanıtım görmeyeyim mi? Merakla izledim haberi. Meğer adamımız, Danimarka, Hans ve NASA gibi anahtar sözcüklerle bilimsel gücünü artırmaya çalışan, amatör ama buna mukabil uyanık Malatyalı bir bilim kurgu yazarı değil miymiş! *** Şimdi "Dabbetül Arz" gibi ürkütücü bir sıfatla yeniden piyasaya çıkan Hans, bu kadar uçuk kaçık insanın at koşturduğu ortamda bula bula beni buldu! Talihsizliğimi anlıyorsunuz değil mi? Buradan "Sayın Dabbetül Arz"a sesleniyorum: Vallahi ister Ye'cüc olun, ister Me'cüc! Ama rica ediyorum benim peşimi bırakın! Ben böyle şeylerden korkarım, ayrıca hayalet avcılığına meraklı değilim. Sakın bir cevap filan göndermeyin, zira e-mail adresime önümüzdeki üç ay içinde bakmamaya yemin etmiş durumdayım