Ahmet Hakan gönlündeki koalisyonu açıkladı

Ahmet Hakan koalisyon görüşmeleri öncesi gönlündeki koalisyonu köşesinde açıkladı.

Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan gönlündeki koalisyonun AK Parti-CHP koalisyonu olduğunu yazdı.

Tek başına iktidara izin vermeyen seçim sonuçları ülkeyi koalisyona mecbur kıldı. Peki koalisyon hangi partiler arasında olacak?

Koalisyon senaryoları havada uçuşurken, Ahmet Hakan, bugünkü yazısında kendi ifadesiyle "top çevirmeden kenarda dolaşmadan" gönlündeki koalisyonun AK Parti-CHP koalisyonu oluğunu ilan ettikten sonra faydalarını sıraladı:

SULTANBEYLİ İLE BEŞİKTAŞ EL ELE VERİR

"-Beyaz, bembeyaz bir sayfa açılır.
-Büyük, çok büyük bir uzlaşma sağlanır.
-Cepheleşme denilen Allah'ın belası atmosfer bir anda dağılıverir.
-Tabanı çok güçlü bir iktidar doğar.
-Piyasalar coşar...
-Restorasyon dönemi başlar...
-AB perspektifi yeniden devreye girer.
-Cumhurbaşkanı doğal sınırlarına çekilir.
-Ahmet Davutoğlu hakiki başbakan ve hakiki genel başkan olur.
-CHP "iktidarsızlık" denilen illetten kurtulur.
-AK Parti'nin anlattığı "CHP'ye dair öcü masalları" son bulur.
-Kadıköy ile Bağcılar kardeş olur.
-Sultanbeyli ile Beşiktaş el ele verir.
-Çözüm süreci kaldığı yerden devam eder.
-Olası ekonomik krizin önüne geçilir.
-Yabancı yatırımcı için Türkiye yeniden bir seçenek haline gelir.
-Selin Sayek Böke gibi parlak bir ekonomist, yeni dönemin Ali Babacan'ı olur.
-Yeni anayasa için temeller atılır.
-Yolsuzluk dosyaları raftan indirilip adalete uygun biçimde yeniden ele alınır.
-Ortadoğu politikası yeniden ele alınır.
-Emekliye dini bayramlarda iki maaş ikramiye verilir.
-Adil ve eşit paylaşım dönemi başlar.
-Atılacak her adımda uzlaşma aranması kaçınılmaz olur.
-Demokrasinin ve özgürlüklerin önü açılır.
-"Ülkeyi hükümetsiz bıraktılar" cümlesi yerle yeksan olur.

Seçim öncesinin alışkanlığıyla "Sen kimsin ki koalisyon aklı veriyorsun, kimsin sen ya" diyecek olanlara şimdiden yanıt veriyorum:
Ben Hakan... Ahmet Hakan... Sade vatandaş... Sokaktaki adam... Sıradan bir fani... Etkisiz eleman... Halkın içinden bir ses... Berberde sıra bekleyen müşteri... Kahvedeki yancı... Irgat... Kelime ırgatı... Baş olmaya çalışan ayak..."