BIST 9.368
DOLAR 34,53
EURO 36,15
ALTIN 2.961,05
HABER /  GÜNCEL

Ahmet Davutoğlu memur zammı üzerinden Memur Sen'e fena yüklendi! "Senin görevin ne"

Gelecek Partisi lideri Davutoğlu bugün açıklanan memur zam oranına eleştirilerini dile getirerek Memur-Sen'i hedef aldı. "Sizin göreviniz memurun hakkını korumak mı, iktidarın hamasetine dayalı politikasına körü körüne biat etmek mi?" diyen Davutoğlu "KKM adı altında faizcilere 700 milyar TL aktarırken cömert, memurlara zam verirken nasıl bu kadar cimri olabiliyorsunuz, diye sordunuz mu? Yoksa talimat Cumhurbaşkanından geldi diye sus pus mu oldunuz?" ifadelerini kaydetti.

Abone ol

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, "Hükümetin 100. gününe doğru, Türkiye gündemi" programında gündeme ilişkin değerlendirmelerini paylaştı.

İktidarın seçimlerin ardından birkaç gün sonra 100 günlük karnesini alacağını söyleyen Davutoğlu, iktidara eleştirilerde bulunarak 'ürettikleri bataktan çıkmak için kadroları yenilediler' dedi. İktidarın ekonomi politikalarını sert bir şekilde eleştiren Davutoğlu bugün açıklanan memur zam oranı üzerinden Memur-Sen'e de tepki gösterdi.

Memur oranına tepki

Bugün açıklanan memur zamlarından memnun musunuz?

Sizi kendilerini temsil etmek için o masaya oturtan mazlum memur kesimine dönüp “hakkınızı aldık, emanetinize sahip çıktık, sizi enflasyona ezdirmedik?” diyebilecek misiniz

Resmi rakamlara göre bile %50 ye dayanan enflasyonun olduğu bir ortamda 2024’ün ilk altı ayı için %15, ikinci altı ayı için %10, 2025’in ilk altı ayı için %6, ikinci altı ayı için %5 zammı ayın sonunu getiremeyen 4 milyonu aşkın memur ve 2.5 milyona ulaşan memur emeklisine, onların tencere kaynatamayan eşlerine, harçlık alamayan çocuklarına ve torunlarına nasıl anlatacaksınız?

Memurun hakkını sadece iktidara karşı değil, sendika ağalarına karşı da korumak için iki küçük odalı bir merkezde Memur-Sen’i kuran rahmetli Mehmet Akif İnan bu tabloyu görse size ne derdi hiç düşündünüz mü?

Sizin göreviniz memurun hakkını korumak mı, iktidarın hamasetine dayalı politikasına körü körüne biat etmek mi?

Hiç memur kitlesine dönüp elimizden bu geldi demeyin. İktidara kayıtsız şartsız teslim olmanın bedelini temsil ettiğinizi iddia ettiğiniz memurlara ödetiyorsunuz!

Mesela 11 üyesinden yedisinin Cumhurbaşkanı tarafından atandığı Toplu Sözleşme Hakem Kurulu’nun hükümet kanadına dönerek KKM adı altında faizcilere 700 milyar TL aktarırken cömert, memurlara zam verirken nasıl bu kadar cimri olabiliyorsunuz, diye sordunuz mu? Yoksa talimat Cumhurbaşkanından geldi diye sus pus mu oldunuz?

Soruyorum herkese;

İktidar sendikacılığı yapanlara,
Sendikacılık sayesinde konforlu alanlarda iş tutanlara,
İktidarın hukukunu başkalarınınkinden üstün görenlere ne kadar güvenilebilir?
Pazarlık yapma rolüne soyununca sendikacılık yapılmış olmakta mıdır?
İşte bu yüz güne sizler de şahitlik ettiniz.
Milletin hakkını hukukunu herkesten fazla sizler savunmalı değil misiniz?
Bunun için var değil misiniz?
Peki çiftçileri inim inim inleten ve topraktan koparan alım fiyatlarına karşı Ziraat Odaları niye sessiz? Arpa, buğday, fındık üreticilerinin bu yüz gün içinde yaşadığı karabasandan sonra geçen sene 5700 TL olan Mısır alım fiyatının %60 enflasyonun olduğu bu sene %5 artışla 6000 TL ilan edilmesine niye tepki vermezler?

Sebebini söyleyeyim: İktidarın kurduğu korku ve çıkar iklimi herkesi esir almış.

İktidar sahiplerinin bize olan kinleri de buradan geliyor! Çünkü biz bu korku iklimine teslim olmadık, çıkarlarımız düşünüp bir kenara çekilmedik!

Başta hamaset ve yalana ağır propagandanın tesiriyle Cumhur İttifakına oy vermiş değerli kardeşlerim olmak üzere bütün vatandaşlarıma sesleniyorum!

İktidar son seçim neticelerinden aldığı cesaretle ne kadar zorbalaşırsa zorbalaşsın, korku iklimi ne kadar yaygınlaşırsa yaygınlaşsın asla biz korku iklimine teslim olanlardan olmayacağız.

Çıkar ağları nereleri sararsa sarsın; biz çıkarları için ilkelerini terk edenlerden olmayacağız.

Ümitsizlik rüzgarı kimi esir alırsa alsın, biz yeise kapılanlardan olmayacağız İktidarı korumak için dini ve milli değerlerimiz ne kadar istismar edilirse edilsin, biz bu değerlerin gerçek temsilcisi olmaya devam edeceğiz.

Riyakar dindarlığa da, din karşıtlığına da asla geçit vermeyeceğiz!

Olduğumuz gibi görünüp, göründüğümüz gibi olacağız. Çünkü biz Gelecek kadrolarıyız!
Siyasetimiz geçmişin yanlışlarına, düşmanlıklarına, önyargılarına değil, geleceğin vizyonuna ve umuduna ayarlıdır.

Milletin sinesinden yeni bir gelecek güneşinin doğması yakındır!