BIST 10.025
DOLAR 35,16
EURO 36,68
ALTIN 2.956,54
HABER /  GÜNCEL

Ahmet Altan'dan aykırı PKK önerisi

Taraf Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan terörün bitmesi için Kürtlere ayrılık hakkının tanınmasını önerdi.

Abone ol

Kendilerine toprak verilmesi halinde silah bırakacaklarını açıklayan Murat Karayılan'a, Taraf'ın tepesindeki ismi destek çıktı. PKK ve devletin birbirlerini yenemeyeceğini savunan Ahmet Altan, bugünkü yazısında terörün nasıl bitebileceğini yazdı. 

AYRILARAK MUTLU YAŞAYACAĞINI DÜŞÜNENLER VAR

"Peki, biz yüzlerce yıl böyle savaş içinde, çoluk çocuğu öldürerek, insanları hapislere doldurarak mı yaşayacağız?" diye soran Altan, çözüm için PKK ve devletin sahneden çekilmesini önerdi. Kürtlerin birçoğunun gönlünde "ayrılmak" fikrinin yattığını savunan Altan yazısına şöyle devam etti:

Terör örgütü liderlerinden Murat Karayılan, silah bırakma koşulu sunduğu konuşmasında  ne demişti?
ETA'nın silah bırakmasını olumlu bulan Terör örgütünün bir numaralı ismi Murat Karayılan, terör örgütü PKK'nın da silah bırakması için tuhaf bir öneride bulunmuş ve o öneri bakın medyada nasıl yer bulmuştu. HABERİN DETAYLARI İÇİN TIKLAYIN

(...)Ayrılarak daha mutlu yaşayacağını düşünen insanlar varsa, onların bu mutluluk taleplerini dile getirmelerini bile engellemek zaten mutsuzluğu baştan yaratmaz mı, bu mutsuzluk aynı zamanda bir bastırılmışlık duygusu, hoşnutsuzluk, öfke doğurmaz mı?

Daha önce de birkaç defa yazmaya çalıştım, “ayrılıkçı parti” kurmayı serbest bırakalım, iki tarafta da ayrılmak isteyenler partilerini kursunlar, ne yapılacağına da halk karar versin.

Seçimle ayrılmak mümkün olduğunda silah zaten otomatikman devreden düşer."

ETLE TIRNAK DEĞİLİZ

“Kürtlerle Türkler etle tırnaktır, ayrılmaz” laflarına inanmadığını sözlerine ekleyen Altan, gül gibi geçinen ancak ayrılan Çekler ile Slovakları hatırlattı. Yazar yazısının sonunda birlikte yaşamanın mecbur tutulmasının getirdiği sorunlara dikkat çekti:

MECBURİYET SORUN GETİRİYOR

"En azından Kürt halkının bu “hakkı” olduğunu, tercihini istediği yönde kullanabileceğini bilmesi, birlikte yaşamanın “bir mecburiyet” olmaktan çıkması gerek, “mecburiyet” asla ama asla huzur ve mutluluk getirmez, sorun getirir yalnızca.

Bütün mutsuzlukların ve sorunların kaynağı “mecburiyettir” bence, insanları istemedikleri şeye mecbur etmektir, hatta istediğimiz herhangi bir şey bile “mecburiyet” haline gelse bunaltır bizi.

Kürtleri ayrılmaya “mecbur” ederseniz gene sorun çıkar.

Mecburiyeti çıkartalım hayatımızdan, bırakalım insanlar istediklerini açıkça söyleyebilsinler, istiyorlarsa ayrılabilsinler, birlikte yaşayacaklarsa bu özgür iradeleriyle olsun.

Eninde sonunda bu ülkede bu “mecburiyetler” baskısı ve “ayrılıkçılığın” yasak olması bitecek.

Bir an önce bitirip, sözü bu ülkede yaşayanlara bırakın.

Kararlarını versinler.

Biz huzurlu bir hayat göremedik bari bizden sonrakiler öyle bir hayat yaşasınlar."