BIST 9.765
DOLAR 35,09
EURO 36,39
ALTIN 2.927,75
HABER /  GÜNCEL

Ağlamak ayıp değil

gözyaşı eksikliği ile ortaya çıkan ''kuru göz'' hastalıklarının, görme kayıplarına ve körlüğe neden olduğu söylendi.

Abone ol

Evet, gözyaşlarınızı tutmayın. Bırakın aksınlar... Çünkü gözyaşı eksikliği nedeniyle ortaya çıkan "kuru göz" hastalıkları, görme kayıplarına ve bazı durumlarda körlüğe yolaçabiliyor... Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kuddusi Erkılıç, gözün sağlıklı olarak görevini yerine getirebilmesi için gözyaşının vazgeçilmez bir unsur olduğunu kaydetti. Gözyaşının, gözün üst dış tarafında bulunan gözyaşı bezi ve göz yüzeyindeki gözyaşı hücreleri tarafından üretildiğini kaydeden Doç. Dr. Erkılıç, şunları söyledi: Gözümüzün sağlıklı olarak işlevini yerine getirebilmesi için gözyaşı, hayati önem taşıyan bir sıvıdır. Gözün yüzeyini yıkayıp temizleyen gözyaşı, gözün dış yüzeyindeki hücrelerin de yenilenmesini sağlar. Gözyaşı, göze kaçan maddelerin dışarı atılmasına yardımcı olur ve göz yüzeyini temizler. Eğer gözyaşı olmasaydı, göz kapaklarının sağlıklı açılıp kapanması bile mümkün olmazdı. Gözün temizliği yapılamadığı için iltihaplanma ve mikrobik hastalıklar meydana gelir, bunun sonucunda da gözde, geri dönüşü mümkün olmayan rahatsızlıklar ortaya çıkardı.'' GÖZYAŞI EKSİKLİĞİ BÜYÜK TEHLİKE...- Bazı insanlarda doğuştan veya sonradan başlayan rahatsızlıklar nedeniyle gözyaşı eksikliği meydana gelebildiğini belirten Doç. Dr. Erkılıç, bu durumda ''kuru göz hastalıkları'' olarak adlandırılan hastalıkların ortaya çıktığını ifade etti. Doç. Dr. Kuddusi Erkılıç, şöyle devam etti: Gözyaşı eksikliği olan insanlar, ağladıkları zaman bile gözlerinden yaş çıkmaz. Bu durumda kuru göz hastalıkları meydana gelir ve iltihaplar ortaya çıkar. Kuru göz hastalıkları çoğu zaman tedavi edilememekte ve körlüğe neden olmaktadır. Bu nedenle gözyaşı salgılanması açısından zaman zaman ağlamak, göz sağlığı için faydalı olabilmektedir.