BIST 8.619
DOLAR 34,30
EURO 37,23
ALTIN 3.021,01
HABER /  GÜNCEL

Ağar'dan pembe anket önerisi

Sabah gazetesinde yayınlanan anketler muhalefet partilerini kızdırdı, özellikle de DYP'yi. Genel Başkan Ağar seçim anketleriyle ilgili soruya işte böyle cevap verdi.

Abone ol

DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, her siyasetçinin her an hesap verebilir durumda olması gerektiğini belirterek, ''Bu konuda (mal varlığı) millet nezdinde kabul edilebilir bir noktada açıklama yapmak da Başbakan'ın görevidir diye düşünüyoruz. Ama kendileri ister açıklar, ister açıklamaz. Onun bileceği iş'' dedi. Ağar, İstanbul'da düzenlediği ''KOBİ'ler ve Türkiye'nin İşsizlik Sorununa Çözüm Önerileri'' konulu basın toplantısında, Türkiye'nin 3 temel sorunu bulunduğunu vurgulayarak, bunların istihdam, verimlilik ve küresel ekonomide etkinlik olduğunu söyledi. Geniş halk kitlelerinin net sorununun işsizlik olduğunu anlatan Ağar, Türkiye'nin Avrupa'nın en yüksek istihdam vergileriyle karşı karşıya bulunduğunu, bunun sonucunda da işsizliğin arttığını kaydetti. Ağar, Türkiye'nin bu iktidar döneminde Cumhuriyet dönemindeki tüm borçlanmasının yarısı kadar borçlandığını savunarak, her kesimden feryatlar yükseldiğini ifade etti. DYP siyaset geleneğinin başlattığı KOBİ'lerin zor durumda bulunduğunu savunan Ağar, ''100 bin KOBİ 500 bin kişiye, 1 milyon KOBİ de 5 milyon kişiye iş sağlayacaktır. Bu bizim en önemli görevimizdir'' dedi. KOBİ'lerin bu iktidar döneminde çöküntüye uğradığını da ileri süren Ağar, ''Ekonomik hayatın kılcal damarları olan KOBİ'leri güçlendirmek bizim eserimiz olacaktır'' diye konuştu. Mesleki eğitimin önemine işaret eden Mehmet Ağar, önümüzdeki günlerde eğitim projelerini açıklayacaklarını söyledi. Türkiye'nin üretemeyen, üretmediğini tüketen, sürekli borçlanan bir ülke haline geldiğini ve bu zinciri KOBİ'lerle kıracaklarını dile getiren Ağar, ''DYP iktidarında bir KOBİ ve Esnaf Bakanlığı kurulacaktır'' dedi. Türkiye'nin biriken sorunlarının aşılması gerektiğini ifade eden DYP lideri Ağar, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bugünkü iktidarın olduğu gibi birtakım iç ve dış güç odaklarının kontrolünde olan bir iktidar olmak yerine, milletin taleplerine göre kendini şekillendiren, milletin dışında hiçbir güce boyun eğmeyen, kendi söylediklerini tekzip eden değil kendi söylediklerinin ilerisine geçen bir dev Türkiye yapmak, bizim için temel bir meseledir.'' -SORULARI YANITLADI- Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Ağar, ''Son dönemde yayınlanan olası seçim anketlerini nasıl değerlendiriyorsunuz? 2006'da seçim olasılığı tartışılıyor. Gerçekten seçim olacak mı'' sorusuna şu karşılığı verdi: ''Amerika'da meşhur Rockefeller ailesi vardı. Ölümüne yakın özel gazete basılıyordu. Morali bozulmasın diye... 'Pembe gazete' tabir ediliyordu. Bu hükümetin de sipariş vererek anketlere ihtiyacı olduğu dönem geldi sona doğru giderken. Pembe anketler lazım. Bu anketlere güvenenler hemen seçim kararı alsın. DYP'nin baraj maraj meselesi yok. DYP ortaya koyduğu projelerle iktidar hazırlığı içindedir.'' DYP Genel Başkanı Ağar, mal varlığı tartışmalarına ilişkin bir soru üzerine de şunları söyledi: ''Ben söyleyeceğimi söyledim. Bu konuların Türkiye'nin gündeminden kalkıp esnaf gibi, KOBİ, çiftçi, işsizlik gibi meselelerin tartışılması lazım. Her siyasetçinin her an hesap verebilir durumda olması lazım. Millette bu konudaki fikrin ne olduğu yerleşti. Bu saatten sonra ne yaparsanız yapın milletin bu konudaki kanaati kendi kendine yerleşmiştir. Biz siyasetin üreten, tartışan bir siyaset, problemlere yönelik çözümler getiren bir siyaset olmasından yanayız. Bu konuda millet nezdinde kabul edilebilir bir noktada açıklama yapmak da Başbakan'ın görevidir diye düşünüyoruz. Ama kendileri ister açıklar, ister açıklamaz. Onun bileceği iş.'' -KARİKATÜR KRİZİ- Mehmet Ağar, İslam dünyasında tepkilere yol açan karikatürlerle ilgili soruyu ise şöyle yanıtladı: ''Dünyanın hiçbir yerinde bir başka dine saygısızca tavırlarda bulunmayı ifade özgürlüğü içinde görebilmek mümkün değildir. İslam dininin temelinde, bu tür tavır ve davranışlara karşı 'doğru yola gelir inşallah' diye dua vardır. Bu kadar yüce, bu kadar kutsal bir din anlayışı olan bir yüce dinin peygamberine karşı bu şekilde yapılan bir münasebetsizliği kabul edebilmek mümkün değildir. Milletimizi bir arada tutan temel değerlerden birisidir dinimiz. Elbette onun peygamberine, peygamberimize karşı yapılan bu tür saygısızlığı şiddetle reddediyoruz.''