DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, ''Erken seçim istemek ihanet falan değildir. Bu hükümeti var eden de erken seçim olmuştur'' dedi.
Abone olAğar, partisinin İstanbul İl Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında, hükümetin iç, dış ve ekonomi politikalarını eleştirdi. Hükümetin iktidara geldiğinde dış borcun 159 katrilyon olduğunu ve bunun 272 katrilyona yükseldiğini savunan Ağar, aynı dönemde iç borcun da 93 katrilyondan 198 katrilyona çıktığını öne sürdü. Ortada bir başarı olmadığını ifade eden Ağar, büyümenin de bir türlü istihdam yaratamadığını söyledi. DYP lideri Ağar, resmi rakamlara göre yüzde 10, gayriresmi rakamlara göre de yüzde 20'nin üzerinde istihdam açığı bulunduğunu anlatan Ağar, özellikle büyük kentlerde yoğun şekilde işten çıkarmalar yaşandığını kaydetti. Hükümetin Avrupa Birliği (AB) müzakereleriyle ilgili ciddi bir tavrı bulunmadığını ileri süren ve başmüzakerecinin belirlenmemesini eleştiren Ağar, ''Ek protokolle ilgili hükümet henüz ne yapacağını ortaya koymamıştır'' dedi. ''Hükümetin Türkiye'yi belirsizliğe götürme riski vardır'' diyen Mehmet Ağar, hak ve özgürlüklerin korunduğu, toplumun topyekun rahatlamasına neden olacak ekonomik tedbirlere ihtiyaç duyulduğunu bildirdi. Ağar, vergilerde adalet olmadığını ve insanların kazanamadıklarını öder hale getirildiklerini de belirterek, ''Vatandaşlarımız kredi kartları vasıtasıyla geleceklerini ipotek altına almışlardır'' diye konuştu. Büyükşehirlerdeki asayiş sorununun da giderek büyüdüğünü savunan Ağar, hükümetin bu sorunu görmezden geldiğini iddia etti. Hukuk devletinin yerleşmesi için beklenen reformların gerçekleştirilemediğini ifade eden Ağar, hükümetin bu atılımları yapmak için yeterli kadrosu ve iradesi olmadığını öne sürdü. ERKEN SEÇİM İSTEĞİ... DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, Türkiye'nin böyle bir tabloyu daha fazla taşıyamayacağını kaydederek, ''Tüm bunlara karşı çözüm milletin yüksek iradesindedir'' dedi. Hükümetin temsil gücünün düştüğünü ileri süren ve ''halkın hakemliğine başvurmak'' gerektiğini dile getiren Ağar, ''Erken seçim istemek ihanet falan değildir. Bu hükümeti var eden de erken seçim olmuştur. 1983'ten beri yapılan tüm seçimler erken seçimdir. Demokrasinin en meşru çaresi olan seçime 'ihanettir' demeyi anlamak mümkün değildir'' şeklinde konuştu. SORULARI YANITLADI Daha sonra soruları yanıtlayan Ağar, bir gazetecinin yarın 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölüm yıldönümü olduğunu hatırlatması üzerine, ''Sayın Özal, ülkemizde cumhuriyetten bu yana modernleşmenin en önemli mimarlarından biri olmuştur'' dedi. Ağar, Özal'ın, Türkiye'nin her alanda kendine güvenini kazanmasına ve dış ilişkilerinin gelişmesine çok büyük katkıları bulunduğunu vurguladı. Ağar, Trabzon'da yaşanan olaylara ilişkin soru üzerine ise Türkiye'nin demokratik bir ülke olduğunu ve yasal sınırlarda toplantı ve gösteri yürüyüşleri yapılacağını bildirdi. Yasaları aşan gösterilere de ancak emniyet güçlerinin müdahale edebileceğini belirten Mehmet Ağar, bu gösterilerden rahatsız olan kesimlerin de protestolarını ancak yasalar içinde yapabileceklerini kaydetti. ''Hükümetin iç ve dış politikada teslimiyetçi bir politika sergilediğini, bunun da toplumda travma yarattığını'' savunan Ağar, Trabzon'da yaşananların da bu travmanın sonucu olduğunu öne sürdü. DYP'nin iç çatışmaya asla müsaade etmeyeceğini vurgulayan Ağar, Türkiye'nin zor günlerini milletin iradesiyle aştığını söyledi. Mehmet Ağar, ''Türkiye milletin kendi enerjisini boşa dökecek iç çatışma günlerine dönmez, dönemez. Bunu kabul etmemiz mümkün değil'' dedi. Temel meselelerinin demokrasinin standardının artırılması olduğuna dikkat çeken Ağar, 'Yasadışı bir şey varsa karşısına sivil güç çıkamaz'' diye konuştu. Büyükşehirlerdeki asayişle ilgili soru üzerine de DYP Genel Başkanı Ağar, suçun olmasını engelleyecek iradenin hükümet olduğunu bildirdi. Sürekli olarak örtülü aflar çıkartıldığını anlatan Ağar, hükümetin suçla mücadele edenlere yeterince güven vermediğini ileri sürdü. Mehmet Ağar, ''Türkiye'de, bu hükümete güvenerek hizmet edecek bir bürokrat kaldığını sanmıyorum'' dedi.