Adnan Oktar'la yasaklar üzerine
Adnan Hoca'nın maşallahı var;
Telekomünikasyon ile yarışıyor sanki. Şimdiye
kadar yaklaşık 60 site kapattırdı... Bu sitelerin
içinde google bile var... Önceki gün, Vatan'ın da kapısına kilit
vurdurdu Adnan Hoca...
Vatan'ın kapatılma nedeni bir okur
yorumu...
Adnan Hoca diyor ki:
-Herkes evinin içindeki pisliği bilmeli.
Adnan Bey, okur yorumundan sitelerin sorumlu olduğunu
söylüyor bir başka ifadeyle.. Bu mümkün değil, hergün
sitelerdeki haberlerin altına iliştirilen 10 bine yakın yorum
var.. Bu yorumlardan siteler sorumlu olursa, isteyen
istediği gibi elini kolunu sallar, istediği hakareti yapar,
istediği gibi at koşturur. Biz site sakinleri olarak, okur
yorumlarından okurların sorumlu olduğunu iri puntolarla
belirtiyoruz.
Suç teşkil eden yorumlarla ilgili
savcılar direkt olarak yorumu haberin altına iliştiren okurun İP
numarasını isteyebiliyor bizden. Bir çok küfürbaz hakkında
bu şekilde dava açıldı bugüne kadar, hakaret edenler
tazminata mahkum oldu...
Şunu anlatmak istiyorum; okur kimliğini açık bir şekilde
belirtiyor ve her şeyi göze alarak, küfür, hakaret veya
küçük düşürücü ifadeler kullanıyorsa, o onun
sorunudur artık.
Adnan Hoca'nın o yorumla ilgili hukuki işlem
başlatması doğrudur ama, şikayet edilen Vatan'ın İnternet
sitesi olmamalıydı.. Okur yorumundan dolayı bir sitenin
kapatılması vahimdir! Devamı gelirse, haber siteleri ya
okur yorumlarına son verecek, ya da siteleri sürekli
kapalı olacak...
Çırağan Sarayı'nda tüm bunları Adnan
Hoca'ya uzun uzun anlattım. Notlar aldı, söylediklerimi
dikkate alacağını belirtti ama, avukatların hali, tavrı ve
söylemleri bu işin çözüleceğine ilişkin bana pek umut vermedi.
Kapattırmaya devam yani!
Adnan Hoca sıkıntılı...
Diyor ki:
-Hakaretleri orada yayımlıyorsan, olumlu yorumları da
yayımla...
Devam ediyor:
-Beni dinle, seni arıyorum, hakareti bildiriyorum, bana
mahkeme yolunu gösteriyorsun. Ben mahkemeye gidince bu sefer sansür
diye bağırıyorsun. Gel buna gerek kalmasın, ben sana hakaretleri
sözlü ya da yazılı bildireyim, sen çıkar hiç mahkemelik
olmayalım.
Adnan Hoca'nın avukatları da aynı şeyi
söylüyor:
-Küfür ve hakareti kaldırsınlar mahkemeye hiç
gitmeyelim.
Vatan'ın İnternet Yayın Müdürü Aylin
Durakoğlu ise bu konuda kendilerine bir talep gelmediğini
söylüyor:
-Gözden kaçan yorumlar olabiliyor ama bilinçli bir şekilde
küfür, hakaret veya küçük düşürücü ifadeler içeren yorumları
yayımlamamız mümkün değil. Kaçan yorumları farkettiğimiz anda,
siteden çıkarıyoruz. Adnan Oktar'a kişisel bir husumetimiz yok,
onun hakında yapılan olumsuz yorumları da çıkarırız.
O
halde sorun yok!
5651 bizi bağlamıyor
İnternet Suçları ile Mücadele Yasası'nın İnternet
Medyası'nı toplu iğnenin ucu kadar
ilgilendirmediğini, bu yasanın altında imzası olan
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, yasa daha
çıkmadan bana söylemişti.
Vatan, 5651'in ipine sarılmıştı dün...
Çok tehlikeli!
Bu yasa, porno, kumar, Atatürk'e
hakaret gibi suçlarla mücadele için çıkartıldı...
Haber siteleri 5651'e göre hareket ederse, iptal
olurlar. 9. maddede, hakkında haber yapılan kişinin
cevap hakkını bir hafta süreyle, sitenin en tepesinde
yayımlama mecburiyeti var.
Banner gibi!
Günde 400 haber atılan hangi haber sitesi bu yükü
kaldırabilir? Bizim şu anda bir yasamız yok, açılan
davalar ise Basın Kanunu çerçevesinde açılıyor..
Doğru olan budur; haber ise işimiz, tabi olmamız gereken
kanun 5651 değil Basın Kanunu'dur!