Adnan Oktar'ın grubunda yer alan eski kedicik Ceylan Özgül yeni açıklamalar
Fatih Altaylı Habertürk TV’de yayınlanan Teke Tek programında sordu, eski kediciklerden Ceylan Özgül ve Fırat Develioğlu yanıtladı.
Geçtiğimiz günlerde Adnan Oktar ve grubuna yönelik düzenlenen operasyonun yankıları sürüyor. Adnan Oktar’ın da aralarında olduğu 187 kişinin gözaltına alındığı soruşturma kapsamında ortaya çıkan detaylar ise Oktar ve grubu hakkında şaşırtan bilgilerle dolu... Eski ‘kedicik’lerden biri olan ve bir süre önce Oktar’ın grubundan ayrılan Ceylan Özgül ve Adnan Oktar'ın grubunun eski iki numarası olan Fırat Develioğlu, Fatih Altaylı’nın sunduğu Habertürk TV’de yayınlanan Teke Tek programında, Adnan Oktar ve grubunun bilinmeyen yüzünü ve akıllara gelen soruları yanıtladı.
Fırat Develioğlu, “1986’da sıradan bir ailenin çocuğu olarak dini öğrenmek için bu gruba katıldım. Sonra 90’lı yıllara kadar böyle sürdü. Kızların elini bile sıkmıyorduk. 90’lardan sonra olaylar değişmeye başladı. İlk başta dinden başka bir şey yoktu kafamızda. 90’lı yıllardan sonra yapı değişti. Olayın suç örgütü yapısına doğru gittiğini gördükten sonra 1999’da bu yapıdan ayrıldım." diye konuştu.
Fırat Develioğlu, "Bu iftiraların aynı mağduru benim. Benim için de iftiralar atılıyor. Bana karşı yapılan da cihat. Bne kafirim onların gözünde." dedi.
“ADNAN OKTAR’IN MEHDİ OLDUĞUNA İNANIYORDUK” Develioğlu, "Adnan Hoca’nın mehdi olduğuna inanıyorduk. Cihat ve zekat yöntemiyle gençler kandırılıyordu. Her şey dini bir mantığa oturtuluyordu." diye konuştu.
"GENÇLİK HATASI, GİRDİK ZAMANINDA" Develioğlu, "Benim örgütün içerisinde bulunduğum zamanlarda bu sivil toplum örgütü şeklindeydi. O mahkemede ilk beraat çıktı sonra mahkeme bozdu. Örgüt o aşamaya gidiyordu, bu hissediliyordu. Tamam hissediliyor, düzgün bir yapı değil. İyi işleyen bir şey değil, bir iyilik çıkmaz. Gençlik hatası. Girdik zamanında." diye konuştu.
"BEN KURBAN TARAFTA BULUNDUM" Oktar grubu hakkında bilgi veren Develioğlu, "Projeli cemaatler belli ikna metotları oluyor. Bunlar pek bildiğimiz konular değil. Ben orada kurban tarafta bulunduğum için... Kuran'a davet argumanlar kullanılınca Türk insanının boynu kıldan ince. Mimaer Sinan Üniversitesi'nden ağırlıklı insanlar vardı. Kuurlduğunda. Görüş ayrılığına düştüler, ayrıldılar. Kuran'ı yorumlamada onlar ehli sünnet kaynaklar ile yorumlamayı savundu, Adnan Hoca'nın bu işine gelmedi. Önünü kesiyordu gibi görüyorum" diye konuştu.