BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.968,40
HABER /  GÜNCEL

Adli tıp mağdurların psikolojisini bozuyor!

Adli Tıp Kurumu'nun hizmetlerinin sağlıklı bir şekilde gerçekleştirilmediği ve cinsel suç mağdurlarını olumsuz etkilediği ortaya çıktı.

Abone ol

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün talimatıyla hazırlanan, Adli Tıp Kurumu'nun son 3 yıllık faaliyetleri ve işlemlerinin yanı sıra mevzuat, teşkilat ve personel gibi konularda değerlendirmeler içeren Devlet Denetleme Kurulu raporu açıklandı. Rapordan ilginç sonuçlar çıktı...

Cumhurbaşkanlığı'nın internet sitesinde yayımlanan rapor özetinde, Adli Tıp Kurumu'nun son 3 yıllık faaliyetleri ile hizmetlerinin etkin ve verimli şekilde yürütülmesi ve geliştirilmesinin sağlanmasına yönelik değerlendirmelere yer verildi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, basın-yayın organlarında Adli Tıp Kurumu ile ilgili çeşitli iddiaların sıklıkla gündeme getirilmesi üzerine, Devlet Denetleme Kurulu'na, kurumun 2007, 2008 ve 2009 faaliyet ve işlemlerinin mevzuata uygun biçimde yerine getirilip getirilmediğinin denetlenmesi talimatı vermişti.

Gül, ayrıca, Adli Tıp Kurumu hizmetlerinin etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesi ve geliştirilmesinin sağlanması amacıyla söz konusu kurumun; mevzuat, teşkilat, personel, amaç, araç, gereç ve metotlar yönünden de değerlendirmeye tabi tutulması için Devlet Denetleme Kurulu'nu görevlendirmişti.

Raporun; araştırma, inceleme ve denetleme kapsamında yer alan kuruma dair hizmete özel nitelikli tespit, değerlendirme ve öneriler içermesi nedeniyle özetine yer verildiği bildirildi.

Raporda, Münevver Karabulut, Güler Zere ve Hüseyin Üzmez gibi kamuoyunun gündemine gelmiş bazı olaylar ile Devlet Denetleme Kurulu'na intikal eden ihbar ve şikayetlerin ilgili olduğu vakalar hakkında yürütülen iş ve işlemlerin; konunun idari boyutu ile sınırlı olmak üzere incelendiği, neticede ulaşılan sonuçlara yer verildiği belirtildi.

Buna göre, raporda özetle şu sorun ve öneriler yer aldı:

-''Cinsel suç mağdurlarının ruh sağlıklarının, bu eylem nedeniyle bozulmuş olup olmadığının tespitine dair dosyaların sayısında ciddi bir artış ortaya çıkmıştır. TCK'nın konuyla ilgili hükümlerinin nasıl anlaşılması gerektiği konusunda hukuk ve adli tıp çevrelerinde ortaya çıkmış bir görüş birliğinin olmayışı, bu süreçlerin işletilmesinde sorunlar meydana getirmektedir. Ayrıca, cinsel suç mağdurları ile ilgili olarak Kuruma intikal eden vakalara ilişkin süreçler (birden çok kez yapılan muayeneler vb. nedenlerle) çok uzun sürmekte ve mağdurların psikolojik durumları üzerinde olumsuz tesirler meydana getirmektedir''

-''Adli Tıp Kurumunun mevcut hukuki yapısı ve organizasyon biçiminin hizmetin sağlıklı bir biçimde ifası bakımından uygun olmadığı kanaatine erişilmiş olup; yaşanan olumsuzluklar ile bahsedilen eksiklik ve yetersizliklerin temelinde de esas itibarıyla bu husus yatmaktadır.''

-''İhtiyaç duyulan sayı ve nitelikte uzman personelin yetiştirilmesi sağlanamamakta; yetişmiş uzmanlar ise Kurum bünyesinde istihdam edilememektedir.''

-''Personel ihtiyacının karşılanması noktasında yöntemlerin yeterli olmaması ve/veya ikinci görevli personelden yararlanılmasının zorunlu görülmesi durumunda; daha fazla sayıda ikinci görevli personel istihdam edilmesi ve bunların mesailerinin daha büyük bir kısmını Kurum hizmetlerine ayırmalarının sağlanması gerekmekte olup; bunun sağlanabilmesi için ikinci görevli personele ödenecek ücretlerin makul seviyelere çıkarılmasının faydalı olacağı düşünülmektedir.''

-''Birikmiş işlerin tamamlanması ve süreçlerin makul sürelerde sonuçlandırılabilmesini teminen, anılan Kurulun personel yönünden takviye edilmesi ve/veya başka yerlerde de bu Kurul ile aynı fonksiyonları üstlenecek yeni birimler (İhtisas Kurulları) oluşturulması gerekmektedir.''

-''Sistemin işleyişinde ayrıca, bilirkişinin cevap vereceği sorunun açık ve net olarak belirlenmemesi, hukuki konularda bilirkişiye müracaat edilmesi, raporların süresinde hazırlanıp ilgili merciye sunulmaması gibi başka problemler de mevcuttur. Bütün bu sorunların giderilmesini teminen alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi ve uygulamaya konulması için Adalet Bakanlığınca bir çalışma başlatılmalıdır.''

-''Bu hususun, Adli Tıp Kurumunun yeniden yapılandırılması ihtiyacı çerçevesinde yapılacak çalışmalardan ayrı şekilde mütalaa edilmesi mümkün olmayıp; belirtilen fonksiyonları ifa etmek üzere bu kurum bünyesinde, ancak sistemin bütün taraflarının katılımı ile 'Ulusal Adli Bilimler Konseyi' gibi bir isimle teşekkül ettirilecek yeni bir yapı oluşturulması gerekmektedir.''

-''Kurum Başkanlığı bünyesinde lisans öğrenimi sonrasında uzmanlık eğitimi ile birlikte yüksek lisans ve doktora programları da uygulayabilecek nitelikte bir yükseköğretim birimi (Adli Bilimler Akademisi) kurulmalıdır.

-''(Adli Tıp Kurumu) olan isminin yürüttüğü bütün faaliyetleri tam olarak kapsayabilmesini teminen 'Adli Bilimler Kurumu' biçiminde değiştirilmesi uygun olacaktır.''