BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Adil Zozani sıfır noktasında söyledi: O gün bugündür!

HDP Hakkari milletvekili Adil Zozani, Kobani'de yaşanan savaşı çıplak gözle izliyor. İzlediklerini İnternethaber'e anlatan Zozani Kobani'ye destek istedi.

Abone ol

NESRİN YILMAZ
İNTERNETHABER-ANKARA

Kobani’de IŞİD ile PYD arasındaki çatışmalar 21’inci gününe girdi. Gece boyunca süren çatışmalarda her iki taraf da çok sayıda kayıp verdi.

Sıfır noktasında yaşanan bu savaşı çıplak gözle izlediklerini anlatan HDP Hakkari milletvekili Adil Zozani, Türkiye'den bir destk olmadığını söyledi.

Ailelerin Kobani'de savaşan çocuklarının içinde olduğu savaşı çıplak gözle izlediğini söyleyen Zozani, bölgede kaygının yüksek olduğunu dile getirdi.

Türkiye'nin Kobani'ye silah desteği yapmasının gerektiğini vurgulayan Zozani, eğer bir destek adımı atılacaksa onun bugün olması gerektiğini, yarın çok geç olabileceğini söyledi.

İşte Adil Zozani'nin sıfır noktasından İnternethaber'den Nesrin Yılmaz'a yaptığı açıklamalar... 

GÖĞÜS GÖĞÜSE ÇATIŞMA

Son üç gündür Kobani'de en şiddetli çatışmalar yaşanıyor. Biz bunu, Mürşitpınar'a bağlı köylerden çıplak gözle izleyebiliyoruz. Dün gece, saat 01.00 civarında, bomba yüklü DAİŞ (IŞİD) aracı gerillalar tarafından imha edilirken biz bunu çıplak gözle izledik, bu bilgiyi haber kanalları da sonradan teyit etti. Dün geceden bu yana bize gelen ama teyit edemediğimiz Kobani'nin sıfır noktasında 3 tankın imha edildiği bilgisi geldi. Diyebiliriz ki, şu saat itibariyle, Kobani'nin çevresinde göğüs göğüse bir çatışma yaşanıyor.

SURUÇ'UN KÖYLERİ DE BOŞALTILMIŞ DURUMDA

Uzun menzilli silahlarla, tanklarla Kobani'ye atışlar yapılıyor, bunu buradan gözlemleyebiliyoruz. Şu anda, Türkiye sınırında, yaklaşık 5 kilometrelik bir mesafe fiili güvenlikli bölge ilan edildi ve burası sivil yerleşimden arındırılmaya çalışılıyor. Yani sadece Kobani'nin köyleri boşaltılmıyor, Türkiye tarafından da Suruç'un köyleri de boşaltılmış durumda. Burada, halk tarafından kaygılı bir bekleyiş var. İnsanlar çıplak gözle bir savaşı izliyorlar. Burada bulunan insanların büyük bir çoğunluğu da Kobani'de çocukları olan aileler. O savaşın içinde çocuğunun olduğunu bilen aileler, savaşı bu kaygıyla izliyorlar.

GAZ BOMBASI DIŞINDA DESTEK YOK!

Devlet tarafından şu ana kadar, çocuklarını gözleyen insanların üzerine gaz bombası ve tazyikli suyla saldırmak dışında Kobani'ye bir desteğin olduğunu görmedik. Eğer insanları gaz bombalarıyla kovmakla Kobani'ye destek olarak ifade ediliyorsa, onu da bunu söyleyenlerin vicdanına bırakıyoruz. Şu anda bizim gördüğümüz büyük bir insanlık tradejisi ve büyük bir kaygı. Mürşitpınar sınır kapısına yaklaşık 500 metre mesafeye kadar araçla gidebildim, bütün köylerde askeri birlikler, tepelere zırhlı araçlar konuşlandırılmış. Bu, dün ve önceki gün görmediğimiz bir tabloydu. Teyakuz durumunu, sınırda Türkiye tarafında da görüyoruz.

KOBANİ'DE SAVAŞ YENİ BAŞLADI DENİLEBİLİR

Kobani'de savaş yeni başladı denilebilir. Çünkü, bugüne kadar DAİŞ çeteleri uzun menzilli silahlarla saldırıyordu. Şimdi, gerillanın silah menziline girmiş durumdalar. Son üç günde bu sıcak temas yer yer yaşanıyordu ve bu sıcak temasta da DAİŞ çetelerinin çok kayıp verdiklerini biliyoruz, hatta cenazelerinin daha yerde olduğu bilgisi geliyor. DAİŞ, Kobani'de bir intihar saldırısı yaptı ve bu intihar saldırısında yaratacağı tahribatın düzeyini ve dozajını kestirmek güç ama şu anda Kobani'de bulunan siviller de dahil herkes direniş halinde ve herkes bu direnişi sonuna kadar sürdüreceğinin kararlığını yansıtıyor.

ACİLEN BİR KORİDOR AÇILIP SİLAH DESTEĞİ VERİLMELİ

Buradaki insanlık dramını, Kobani halkının yüzyüze kaldığı katliam durumunu bertaraf edebilmek için, yapılabilecek tek şey var; Kobani halkının şu saat itibariyle savaşçıya değil mühimmata, askeri araç gerece, silaha ihtiyacı var. Acilen bir kridorun açılıp Kobani, direnişçilerine silah yardımının ulaştırılması gerekiyor. Bunun olması durumunda Kobani düşmeyecektir, bunu rahatlıkla ifade edebiliriz. Ama şunu çok iyi biliyoruz ki, DAİŞ çetelerinin elinde, hem Suriye, hem Irak rejiminden edindikleri çok yüklü miktarda askeri mühümmat var ve hepsini Kobani'de kullanıyorlar. Bu nedenle burada eğer DAİŞ çeteleri Kobani'de kaybederse, Musul ve Rakka'da da kaybetmiş olacak.

BU DİRENİŞİ BEKLEMİYORLARDI

Bunlar bunu biliyorlar, bu kadar uzun sürecek bir direnişi öngörmüyorlardı. Şu anki direniş, denilebilir ki; ciddi bir askeri strateji çerçevesinde sürdürülüyor, biz burada bunu çok rahat şekilde çıplak gözle de görebiliyoruz, yerel kaynaklardan aldığımız bilgilerle de gördüklerimizi destekliyoruz.

O GÜN BUGÜNDÜR, YARIN GEÇ OLABİLİR

Şu an itibariyle Kobani halkına yapılabilecek en büyük destek, orada bir güvenlik koridoru açıılıp, oradaki halka askeri mühimmat yapılmasını sağlamaktır. Temel ihtiyaç olarak bunu gözlemliyoruz. Kobani düşerse Türkiye çok şey kaybedecektir. Kobani kazanırsa Türkiye Kürt halkının güvenine mazhar olacaktır. O nedenle, ya bugün Kobani halkına yardım edilkecek ya da "biz yardım ettik" denilmeyecektir. Yardım edilecekse, katkı sunulacaksa, o gün bugündür. Bugün yapılmazsa yarın çok geç olur. Ben bugünü Kobani dienişi açısından finale yakın bir gün olarak görüyorum. Umut ediyorum, Türkiye de son üç dört günde devlet yetkilileri ağzından sarf edilen "Biz Kobani'nin düşmesini arzu etmiyoruz, DAİŞ'e komşu olmak istemiyoruz" sözünün gereği yerine getirilir. Eğer bunu istemiyorlarsa, bugün Kobani halkına destek vermeleri gerekir.