BIST 9.922
DOLAR 35,13
EURO 36,62
ALTIN 2.971,93
HABER /  GÜNCEL

Adan'dan Erdoğan'a hortum eleştirisi

DYP Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan hükümetin politikalarının iflas ettiğini savundu. Adan, Başbakan Erdoğan'ın hortum üzerinden siyaset yaptığını savundu.

Abone ol

Üçüncü yılındaki iktidarın icraatları ortada. Yoksulluk, işsizlik artmış, borçlar katlanarak ekonomi ayakta tutulmaya çalışılmış, dış politikada ülke önünü göremez hale gelmiş. Öte yandan iltimas, kayırmacılık, “benim adamım” mantığı tüm bürokratik yapılanmaya egemen olmuş. İktidar, vatandaşa vaat ettiği hiçbir reformu yerine getirmemiş. YÖK, meslek liseleri, kamu reformu konularında sadece laf üretmiş, bir adım dahi atmamış. 57. hükümetten miras olarak ne kaldıysa, üzerine bir tane bile proje koymaksızın üç yıldır aynı yola devam etmiş. Ülkeyi, sokakları, caddeleri, meydanları güvensiz bir hale getirmiş. İler tutar bir yanı olmayan bu hükümetin, ülke çıkarları için yapılan eleştirilere gösterdiği tavır, en hafif deyimiyle yakışıksızdır, ayıptır. Başbakan, hükümete yönelik eleştirileri “hortumları kesilenlerin kızgınlığı” olarak tanımlamakta bir sakınca görmemektedir. Bu sözler ancak, kendi iktidarını kutsayan, dokunulmaz gören, kendine tapınan bir zihniyetin değerlendirmesi olabilir. Başbakan gerçekten bu sözlerinin ardındaysa, sadece hortumları kesmekle yetinmemeli, yasaların gereğini de yerine getirmelidir. Bir başbakan laf olsun diye ortaya konuşamaz. Ayrıca, hortum konusunda bugün söz hakkı olmayan birinci kişi bizzat Başbakanın kendisidir. Milletin hortumlanan 46 milyar dolarını geri alacağı vaadinde bulunmuş, ancak henüz üç kuruş tahsil edememiştir. Kamuoyuna bu paraların 40 milyar doları alınamaz denmiştir. Faiz haramdır diyerek Türkiye’de ve Avrupa’da vatandaşlarımızı dolandıran maneviyat hortumcularıyla ilgili tek bir işlem bile yapmamıştır. Geçmişteki siyasetçi, iş adamı, bürokrat üçgeni aynen varlığını sürdürmüş, Enerji Bakanlığı örneğinde olduğu gibi hortumlara, yolsuzluklara devam edilmiştir. Hortumu konuşmaya yüzü olmayanların eleştiri sahiplerini hortumcular olarak suçlaması, akla hem suçlu hem güçlü sözünü getirmektedir. Gerçekte ise baş aşağı giden iktidarı laf manevraları kurtarmayacaktır.