Adan felaketin sorumlusunu buldu

DYP Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan, İstanbul'u perişan eden sel felaketinin sorumlusunun on yıldır AK Parti çizgisinde yer alan kadroların olduğunu iddia etti.

DYP Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan, son on yıldır AK Parti çizgisinde yer alan kadroların İstanbul'u yönettiğini belirterek, "İstanbullu bu rezaletlere, bu kepazeliklere yol açan siyasi kadroları unutmayacak ve onlardan hesap soracaktır" dedi. DYP Başkanlık Divanı adına yazılı bir açıklama yapan Adan, sel felaketinin yaşandığı İstanbul'un bir dünya kenti olduğunu, ülkeye en fazla vergi kazandıran ve en fazla katma değeri üreten kent olduğunu belirtti. Fakat aynı İstanbul'un her yağışta sele ve perişanlığa teslim olduğuna işaret eden Adan, "İstanbul'da artık her bulut, endişe ve kaygı doğuruyor. Türkiye'nin modern yüzü İstanbul bu görüntülere, bu felaketlere, her tabiat olayında korku dolu saatler, günler yaşamaya layık değil" dedi. İstanbul'da kar ve yağmur yağdığında hayatın durmasının, insanların canları ve mallarının peşine düşmesinin sorumlusunun vatandaş olmadığını, doğrudan o kentten sorumlu olan belediyeler olduğunu vurgulayan Adan, İstanbul'un başta Büyükşehir olmak üzere bir çok belediyesinin on yıldan bu yana AK Parti çizgisindeki kadroların elinde bulunduğunu bildirdi. "On yıldır İstanbul'da yöneticilik yapan bu kadroları sahiplenen AK Parti bu kötü mirası reddedemez" diyen Adan, şunları kaydetti: "Çünkü bu kadroların en başında şimdiki Başbakan sayın Tayyip Erdoğan vardır. Bu yöneticiler ve temsil ettikleri yönetim anlayışı on yıl boyunca İstanbul'un alt yapısını kendi haline bırakmışlar, geleceği öngörememişler, mevcut felaketlerin müsebbibi olmuşlardır. On yıl sonra Alibeyköy deresinin ıslahından ve dere yatağındaki evlerin kamulaştırılmasından bahsedilmektedir. Soruyoruz: Şimdiye kadar neredeydiniz? Oralardaki yapılaşmalara niçin seyirci kaldınız? Son yağışlarda Levent'teki kimi bölgeleri de sel vurdu. Levent dere yatağında mı? Hayır! Siz de biliyorsunuz ki temel sorun alt yapıda. İstanbul'u bir ilkel şehir gibi tabiat olaylarının karşısında bu kadar savunmasız bıraktıktan sonra mazeret adına ne yapsanız ve ne söyleseniz boş. İstanbullu bu rezaletlere, bu kepazeliklere yol açan siyasi kadroları unutmayacak ve onlardan hesap soracaktır".