Adamın torunu da tiyatrolarda
Devlet Tiyatroları (DT)’nda reform tartışmaları, oyuncuların kadro ve maaş durumlarını da gündeme getirdi.
Abone olTiyatrocu Sümer Tilmaç, aydan aya uğrayıp DT’den maaş alanların bulunduğundan yakındı. Kurumun, derebeyliğe döndüğünü belirten Tilmaç, “Adamın çocuğu da torunu da tiyatrolarda. Nasıl bir şeydir bu?” diye sitem etti.
Ateşböceği Ercan lakaplı sanatçı Ercan Bostancıoğlu da "Atatürk, DT’yi birileri gidip aydan aya maaş alsın diye değil, Türkiye’de tiyatro yerleşsin diye kurdu." ifadesini kullandı.
Hem idari hem de mali yapıları ile tartışmaların odağına oturan Devlet Tiyatroları’nda reforma gidiliyor. Bu çerçevede ilgili merciler, ön incelemelerini tamamladı. Avrupa’daki örnekleri incelenerek bir metin ortaya konuldu. Tiyatrolarda eleman alımı ve konumu ile oyun seçimine odaklanan metnin yeni yasama döneminde TBMM’ye gelmesi bekleniyor. Taslak ile ilgili Cihan’a değerlendirmelerde bulunan tiyatrocu Sümer Tilmaç, DT’nin reforma tabi tutulmasını savundu. Tilmaç, iktidar tarafından önerilen yeni model ile Devlet Tiyatroları’nda rol alan oyuncuların fikirlerini açıkça dillendirebileceğini belirterek, tiyatro reformuna karşı duranlara Atatürk’ten örnek verdi:
"Muhsin Ertuğrul ve Bedia Muvahhit, Atatürk’ün evine davet ediliyor. Paşa, bunlara evinde yemek veriyor. Tabii bu esnada Ertuğrul ve Muvahhit espriler yapıyor. Yaverler ‘Aman Ata’nın yanında böyle şeyler demeyin’ diye bunlara müdahale ediyor. Durumu gören Atatürk, yaverlere ‘Müdahale etmeyin, onlar sanatçı. Onlar toplumda doğru olan şeyleri dillendirmek için vardır’ diyor. Yani ‘Tiyatrocu Atatürk’ün makamında değil de her yerde görüşlerini dillendirirler, onlara mani olmayın’ iletisini veriyor. Şu an, devletin içinde bulunan, devlet bünyesinde tiyatrocu olan birinin tenkit etme imkânı var mı, bu mümkün mü? Yok. Yani 657’ye tabi olan arkadaşlarımızın gönülden dilemelerine rağmen çok şeyi yapamadıklarını görüyoruz. Burada Başbakan Tayyip Erdoğan, onları o sancıdan kurtarıyor. Hadi artık takke düştü kel göründü. Artık fikirlerini, dünya görüşlerini açıkça ortaya koysunlar. Öbür türlü ortaya koyamıyorlardı."
DT’nin hantal bir sistemi bulunduğunu ifade eden Sümer Tilmaç, "Böyle bir sistem hiç bir yerde yok. Devlet Tiyatroları oyuncusu diye bir şey yok. Olmaması da gerekiyor." dedi. DT’de kadro ve maaş uygulamalarından da memnun olmayan Sümer Tilmaç, şöyle devam etti:
"Bir kere orada oyunların seçiminde neler döndüğünü biliyoruz. Benim oyunum bir oynanmaya kalksın, bakalım oyanabilecek mi? Bir de şöyle bir olay var; Münir Özkul sigortadan 1.200 lira maaş alıyor. Bu hakka ve adalete uygun mu? Eğer o, DT’den emekli olsaydı 3-4 bin lira alacaktı. Bu haksızlık değil mi? Münir ağabeyi diğer arkadaşlardan ayıran ne? Münir Özkul bu ya, tiyatromuza mührünü vuran bir oyuncu. Sadece aydan aya gidip DT’den maaş alan bir yığın var. Derebeylik gibi; adamın çocuğu tiyatroda, torunu tiyatroda, ötekisi tiyatroda. Nasıl bir şey bu?"
ATEŞBÖCEĞİ ERCAN: ATATÜRK, DT’Yİ BİRİLERİ GİDİP AYDAN AYA MAAŞ ALSIN DİYE KURMADI
Ateşböceği Ercan olarak tanınan tiyatrocu Ercan Bostancıoğlu da Sümer Tilmaç gibi Devlet Tiyatroları’nın kadro yapısından şikâyetçi. Bostancıoğlu da Cihan mikrofonuna, "Atatürk, Devlet Tiyatroları'nı birileri gidip aydan aya maaş alsın diye değil, Türkiye’de tiyatro yerleşsin diye kurdu." dedi. Gelinen noktada sistemin yeniden kurgulanması gerektiğini vurgulayan Bostancıoğlu, "Devlet Tiyatroları aynı TRT gibi. Malum burada baba şarkıcı, oğlu ve kızı da şarkıcı. Şarkıcı olamayanlar da tonmaister oluyor. ifadelerini kullandı. Bostancıoğlu, eleştirilerini şöyle sürdürdü:
"Bir müessede görev yapıyorsunuz. Bu esnada başka bir müesseseye girip maaşınızı aşan bir ücret alabiliyor musunuz? Hayır. Onun için herkes işini yapacak. Ya yaptığı işin ücretini alıp ona katlanacak. Ya da orayı bırakıp kendine göre bir rota belirleyecek, hayat yolu çizecek."
DT’NİN GİDERLERİ 126 MİLYON LİRAYI AŞIYOR
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın DT için 2011’de bütçeden ayırdığı pay 131 milyon 561 bin lira iken; bu rakam 2012’de 8 milyon lira artarak, 139 milyon 964 bin lirayı buldu. 2011’de özel tiyatrolara ayrılan destek ise 3,5 milyon liraya geriledi.
2010 verilerine göre DT’nin personel gideri 79 milyon 548 bin liraya; mal ve hizmet alımı gideri 36 milyon 869 bin liraya denk geliyor. Sermaye giderleri ise 5 milyon 335 bin liraya tekabül ediyor. Toplam 126 milyon 770 bin lira gider bulunuyor. Anılan sene içinde kurum 110 milyon 695 bin lira Hazine yardımı, 11 milyon 86 bin lira ek ödenek, 4 milyon 900 bin lira gişe geliri elde etti.
DT İÇİN ÖNERİLEN YENİ YAPI
Devlet Tiyatroları için yapılan ön incelemelerin ardından bir metin ortaya konuldu. Buna göre sanatçılar, artık kadrolu değil sözleşmeli olarak istihdam edilecek. Metinde yer alan maddelerin bir bölümü şöyle:
* DT, DOB, CSO gibi 657 sayılı Devlet Memurları Yasası’na bağlı olarak istihdam edilen sanatçılar emekliliğe teşvik edilecek. Emekli olduklarında maaşları yarı yarıya inen sanatçıların yeni sistemle emekli ikramiyeleri arttırılacak, maaşlarında iyileştirmeye gidilecek.
* Kurumlarda memur statüsünde bulunan sanatçı ve teknik personel kadroları boşalacak. Bu kadrolar yerine, sınavla artık kadrolu sanatçı ya da teknik personel alımı yapılmayacak.
* Sanatçılarla, kurullara sunulan oyun projeleri dâhilinde sözleşme imzalanacak. Sözleşme, oyunun ya da herhangi bir sanat temsilinin süresince geçerli olacak.
* Sözleşme süresince sanatçıların, kamu hastanelerinden yararlanma, bir anda iş aktinin feshedilememesi gibi hakları korunacak.
* DOB, DT gibi kurumlarda sanatçılar artık sahnede teşvik ücreti alacaklar.