Nevşehir’in Göreme beldesinde Japon turistlere saldırı olayıyla ilgili tutuklanıp gerçek failin yakalanmasının ardından cezaevinden çıkan M....
Abone olNevşehir’in Göreme beldesinde Japon turistlere saldırı olayıyla ilgili tutuklanıp gerçek failin yakalanmasının ardından cezaevinden çıkan M.V.D İHA’ya özel açıklamalarda bulundu. Cezaevinde geçirdiği gece sürekli dua ettiğini anlatan şahıs, adaletten özür beklediğini söyledi.
Nevşehir’de Mai Kurkiharac’ın ölümü, Hosie Teramatsu’nun yaralanmasıyla sonuçlanan saldırı olayının şüphelisi olarak yakalanarak gözaltına alındıktan sonra çıkarıldığı mahkemece tutuklanan M.V.D., cezaevinden çıktıktan sonra ilk gününü ailesi ve arkadaşları ile birlikte geçirdi.
"-SUÇSUZUM- DEDİM AMA İNANMADILAR"
Bir kafeteryada arkadaşları ile sohbet eden M.V.D., başından geçenleri anlatırken yaşadığı olaylardan dolayı hayatının karardığını söyledi. Suçsuz olduğu halde neden cezaevine gönderildiğini bir türlü anlamadığını ve adaletten bir özür beklediğini ifade eden M.V.D., “Cezaevinde zaten suçsuz olduğum için içimde ufak bir korku vardı. Korktum çünkü ailem için endişelendim. Ailem dışarıdaydı ve zor durumdaydı. Ben de psikolojik olarak çöktüm tabii ki. Ne yemek yiyebildim, ne su içebildim ne de sigara. Hiçbir şekilde hak iddia edemedim. ’Ben suçsuzum’ dedim ama inanmadılar. Sadece bir araba ile teşhis ederek beni tutukladılar. Oysa ben olay günü nerede olduğumu söyledim ve şahitlerim de vardı. Hiçbir şey araştırmadan sorgusuz sualsiz içeri attılar. Neden böyle yaptılar, neden beklemediler, neden suçu üstüme atmaya kalktılar bilmiyorum. İçeride en çok annemi düşündüm. Ben adliyeden çıkıp cezaevine giderken dışarısı insan seliydi. Annemin, arkadaşlarımın zarar görmesinden çok korktum. Hem onları düşündüm hem de kendimi. İnanın çok zor durumdaydım. İçeride sürekli olarak Allah’a serbest kalmam, gerçek suçlunun yakalanması için dua ettim. Çok şükür şu anda iyiyim. Bu olay beni çok etkiledi. İş hayatımdan oldum, arkadaş çevremden bazıları beni haksız yere suçlamışlar. Aileme ve bana hakaret etmişler. İnsanlar bilip bilmeden beni suçladılar. Savcı bey de hemen karar vermeyebilirdi. Beni karakolda tutup hemen cezaevine göndermeyebilirdi” dedi.
"JAPONLARA BENZEDİĞİM İÇİN ONLARI HEP SEVDİM"
Kendisinin Japonları çok sevdiğini ve asla böyle bir suçu işlemeyeceğini ifade eden M.V.D., çekik gözlü olduğu için küçüklükten beri çevresinin kendisini Japonlara benzettiğini belirterek, “Ben Japonlara karşı çok hassasım. Küçüklüğümde Japonlara benzediğim için Japonları hep sevdim. Arabamda bile Japonca yazı var. Ben bir bayana bıçak vurmak değil, rencide bile edemem. İster Japon ister Türk olsun ben kadınlara kötü bir şey yapamam. Neden böyle oldu bilemiyorum. Adaletten tabii ki bir özür bekliyorum. Yaralı Japon turisti de anlıyorum. O anda psikolojik olarak iyi değildi ancak neden benim olmadığımı söylemedi? Oysa tanıması lazımdı çünkü gerçek zanlı ile boğuşmuşlar” şeklinde konuştu.
"HAYATİ TEHLİKESİ VARDI"
Anne Emine D. ise, oğlunun ilk günden beri suçsuz olduğuna emin olduğunu vurgulayarak haksız yere cezaevine gönderildiğini kaydetti. Anne Emine D. “Çocuğumun hayati tehlikesi vardı. Benim çocuğuma cezaevinde bir şey yapsaydı o zaman özür kurtarır mıydı? Orada linç etseler ne olacaktı? Oğlum cezaevine gittikten sonra umutluydum ama çocuğuma yok yere bir şey olsa ben biterdim” dedi.
Oğlunun cezaevinden çıktıktan sonra yaptıklarını da anlatan Emine D., oğlunun arkadaşları ile birlikte evlerinde makarna yediğini söyledi. Anne Emine D., “Cezaevinde çok kokmuş. Çıkar çıkmaz önce banyo yaptı. Sonra tüm arkadaşlarını eve davet ederek yemek ısmarladık. Gariban soframızda çorba ve makarna yedik. Soğan ekmek yesek de mutluyuz. Biz fakiriz” diye konuştu.
(İHA)