Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'tan AYM-Yargıtay kriziyle ilgili açıklama! "Darbe söz konusu değil"
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç yargıda AYM-Yargıtay tartışmasıyla ilgili, "Yargıtay ve AYM konusunda görüş farklılıkları var. Konuyu farklı noktalara çekmenin gereği yok. Görüş farkı hukuk zemininde tartışılır ve çözülür" ifadelerini kullandı. Tunç ayrıca CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in 'hukuk darbesi' ifadesine de yanıt verdi.
Abone olAdalet Bakanı Yılmaz Tunç, Anayasa Mahkemesi ile Yargıtay arasındaki tartışmaya ilişkin açıklamada bulundu.
Bakan Tunç, 'İki yüksek mahkeme arasında görüş farkı var. İki yüksek mahkeme arasındaki görüş farkını ortadan kaldırmaya yönelik hususlar TBMM yetkisindeki hususlardır' dedi.
'Darbe' ifadesine yanıt
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in ‘hukuk darbesi’ ifadesine de yanıt veren Tunç, “CHP'nin yeni seçilen genel başkanı ile komisyonlarda çalıştık. Askerliğimizi de beraber yaptık. Yakışıksız ifadeleri var. Bunlar sorumsuzca yapılan ifadeler. Yorumlarına katılmıyoruz. Darbe söz konusu değil. Bu millet darbeyi çok iyi biliyor. 15 Temmuz darbe kalkışmasına kimin kontrollü darbe dediğini iyi bilir” dedi.
Tunç'un konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
“Devletin güvenliğine ilişkin suçlar tek tek yazılmıştır. Ve bu kapsamda dokunulmazlık kapsamı dışındadır diyor. Dokunulmazlık kapsamı dışındadır diyor. 14. maddede belirtilen terör suçları kapsam dışında mıdır değil midir. Yargıtay dışındadır diyor. AYM farklı uygulaması nedeniyle yorum yoluyla tartışılır hale geldi. İki farklı görüş var. CHP'nin yeni seçilen genel başkanı ile komisyonlarda çalıştık. Askerliğimizi de beraber yaptık. Yakışıksız ifadeleri var. Bunlar sorumsuzca yapılan ifadeler. Yorumlarına katılmıyoruz. Darbe söz konusu değil. Bu millet darbeyi çok iyi biliyor. 15 Temmuz darbe kalkışmasına kimin kontrollü darbe dediğini iyi bilir. İki yüksek mahkeme arasındaki görüş farkını ortadan kaldırmaya yönelik hususlar TBMM yetkisindeki hususlar. Bunlar konuşularak çözülecek hususlar. Tartışılır ve net çözüm bulunur.”
"Düzenleme yapılmazsa sorun devam eder"
“Anayasamız 82 Anayasası. AYM hem 61 hem 82 anayasasında yerini koruyan anayasamız var. Vatandaşlarımız Avrupa mahkemelerine gitmeden kendi mahkemelerine başvurması için reform sayılacak uygulamayı başlattık. 130 bin dosya var. Buna bakacak üye sayısı 15. Zamanında ve sağlıklı sonuçlandırması mümkün mü? Burada bir reform ihtiyacı yok mu?”
Bir düzenleme yapılmasın dersek bu sorun büyüyerek devam eder. Türkiye Cumhuriyeti devleti bir hukuk devletidir. Burada sorumlu davranmamız lazım. Muhalefet partilerinin ortadaki sorunu giderecek çalışma yapacağına inanıyorum. Türkiye'nin yeni bir Anayasa'ya ihtiyacı olduğunu herkes ifade ediyor. CHP genel başkanının cumhurbaşkanımıza yönelik açıklamaların konumuz ile alakası yok. Belirsizlikleri ortadan giderecek olan da TBMM'dir.”
AYM- Yargıtay krizi hakkında
AYM, Gezi Parkı Davası'nda mahkum olduktan sonra 14 Mayıs'ta yapılan genel seçimde milletvekili seçilen Can Atalay hakkında hak ihlali kararı vermişti.
İstanbul 13. Ceza Mahkemesi'nin AYM kararını uygulayarak Atalay'ı serbest bırakması beklenirken, yerel mahkeme dosyada karar verme yetkisinin Yargıtay'da olduğunu belirterek dosyayı Yargıtay 3. Ceza Dairesi'ne göndermişti.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, 8 Kasım'da Can Atalay’ın mahkumiyet kararını onayan bir önceki kararın doğru olduğunu belirterek, AYM'nin ihlal kararına uymayı reddetti.
AYM'nin "Anayasa’yı ihlal ettiğini ve yetkisini aştığını" kaydeden Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Atalay hakkında ihlal kararı veren Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti.