Açlık oyunları
Batı, dönemin ulusal güçleri Osmanlı'yı yıktıktan sonra Ortadoğu ve Güney Asya coğrafyasını dizayn etti.
Batı, dönemin ulusal güçleri Osmanlı'yı yıktıktan sonra Ortadoğu ve Güney Asya coğrafyasını dizayn etti. Kendi çıkarlarına göre tasarladığı devletleri, sorunlar yaşanacak bir biçimde şekillendirdi. İngiltere bölgeden çıkarken Hindistan’la Pakistan arasında Keşmir gibi büyük bir sorun arkasında bıraktı. Fransızlar çıkarken Suriye ile aramıza Hatay sorununu bırakıp gitti. Bölgeye daha sancılı ve ağır bir problem olarak; şii topluluğa sünni lider, sünni halka şii lider bırakmış olmalarıydı.
Bugün ekonomik bir buhran yaşayan ve ayakta durmakta zorlanan Batı, bilhassa Avrupa kıtası dün olduğu gibi bugünde sömürerek ve yok ederek ayakta kalma mücadelesi veriyor.
Dün Selçuklu, Osmanlı, hatta Roma İstanbul'a taşındıktan sonra İstanbul'daki Roma, Ortadokslar ve Rusya'yı, bugün tüm Ortadoğu ve Afrika gibi ülke ve yapıları sömürerek binlerce yıl ayakta kalmayı becermiş Batı, bugün büyük bir çöküntünün başlangıcını yaşıyor.
Avrupa kıtasında keyif alarak gezdiğimiz o tarihi arenalar ve muhteşem orta çağ şatolarının tamamı kanla, sömürüyle yapılmıştır.
Ortadoğu üzerine ekonomik restleşmeler.
Sıcak ve soğuk savaşın aynı anda yaşandığı bir dönemden geçiyoruz. Ortadoğu'nun paylaşımı konusunda sorunlar yaşayan AB ve ABD ekonomik restleşmeler ile birbirini tehdit ediyor. Amerika'nın Volkswagen’e dolayısıyla Almanya'ya kestiği milyar dolarlık cezanın ardından, Almanya'nın önderliğinde AB'nin ABD şirketi olan Apple'a kestiği ceza, hemen ardından tekrar ABD'nin Alman Bankasına ve muhtemel beyaz eşya devi Bosch markasına keseceği cezayla, olayların git gide daha kötü bir hal alacağı gözlemlenmekte.
Ortadoğu'ya demokrasi ve düzen getirme bahanesiyle insanları sistematik bir biçimde zulme uğratıp katleden, evlerini, şehirleri ve tarihlerini yok ederek toprağa gömen Batı medeniyeti, ekonomik iflasın eşşiğinde. Bu topraklardan beslenen Batı’nın, kendinden olmayana nefes alma hakkı vermediği gibi, yer üstü ve yeraltı kaynakları için bölgede olduğu gerçeğini artık saklamamaları ne denli vahşi olduklarını gözler önüne sermekte.
Bölgeyi, özellikle Ortadoğu'yu sömürmek ve devamlılığı sürdürmek amacıyla DAEŞ, FETÖ, YPG ve PKK gibi eli kanlı yapıları sahada kullanan küresel koalisyon, Ortadoğu'ya kan ve gözyaşından başka hiçbir şey getirmemiştir.
Suriye'de uçuş oyunu.
Suriye'de aynı saatlerde, Türk ve koalisyon uçakları havadan yere operasyon yapmıyor. Koalisyon uçaklarının uçtuğu vakitlerde PKK'nın Suriye kolu YPG istediği yere yada yerlere rahatça intikal etmekte, rahat hareket edip gerekli operasyonlarını yapmakta, buna karşın bize ait uçakların bölgedeki hava operasyon saatlerinde PYD ve uzantıları sığınaklarına geri çekilmekte. Her türlü ortaklığın sürdüğü Suriye'de,”at izi it izine karışmış” vaziyette. Ayrı zamanlarda ki uçma fikri koalisyon güçlerinin PYD için dizayn etmiş olduğu yeni uçuş düzeniydi.
DAEŞ'in yoğunlukta olduğu söylenen El bab'a kimin operasyon yapacağı konusunda koalisyon güçleri arasında görüşmeler sürüyor. Olası bir temizlik harekatından sonra hedefin Musul olduğu biliniyor.
Sonuç;
Günlük stratejilerin değiştiği, her tür oyun ve senaryoların gerçekleştiği bu topraklara barışı, ancak bu coğrafyada yaşayan milletler getirir.
Türkiye öyle bir güç ki, ayağa kalktığı zaman bütün Ortadoğu ayağa kalkar, Türkiye ayağa kalktığı zaman bütün Orta Asya ayağı kalkar.
Türkiye Ortadoğu'da oyunları bilerek ve isteyerek bozmaya devam ediyor. Ordumuz, Suriye'ye ayak basarak bölgede bundan sonra aktif olacağı mesajını verdi. Ortadoğu'da varolduğunu ispatladı.
Gündemi belirlenen bir ülke olmaktan, gündemi belirleyen bir aktör olduk. Sahada ve masada kaybeden bir Türkiye yok artık.