Açlık grevi için AP de devrede

Avrupa Parlamentosu Başkanı Schulz açlık grevleri konusunda Adalet Bakanı Ergin'e mektup yazdı. Schulz'un eylemcilere de bir çağrısı var.

Açlık grevleri konusunda AB Komisyonu’ndan yapılan açıklamalardan sonra bir uyarı da Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz'dan geldi.

Schulz, Adalet Bakanı Sadullah Ergin’e "aralarında seçilmiş yetkililerin ve parlamento üyelerinin de bulunduğu Kürt mahkumların açlık grevlerini endişeyle takip ettiğinin" altını çizen bir mektup gönderdi.

Schulz öncelikli kaygısının "şiddet içermeyen çaresizce eyleme" katılanların sağlık durumları olduğunu ifade etti.

Schulz'un mektubu daha önce Komisyon tarafından verilen mesajlarda olduğu gibi iki çağrı içeriyor.

Çağrılardan ilki eylemcilere yönelik. AP Başkanı, açlık grevindekilere hayatlarını tehlikeye sokan bu eyleme son vererek taleplerinin kabul edilmesi için siyasi diyalog yolunu tercih etmeleri çağrısında bulundu.

Schulz'un açlık grevleri konusunda oldukça katı bir tavır içinde olan Türk makamlarına yönelik mesajı ise "eylemcilerin endişelerinin giderilmesi" yönünde adım atılması oldu.

Duruşmalarda anadilde savunma yapılmasına olanak sağlayan taslak düzenlemeyle ilgili adımı memnuniyetle karşıladığının altını çizen Schulz, yasanın hızla ve tam olarak uygulanmasını umduğunu söyledi.

AP'nin Türkiye raportörü Ria Oomen-Ruijten'in de bu hafta içinde Türkiye'de, aralarında Bakan Ergin'in de bulunduğu yetkililerle yapacağı temaslarda konuyu öncelikli gündem maddelerinden biri olarak ele alması öngörülüyor.

Tepkinin dozu artıyor

Açlık grevlerini başından bu yana yakından izleyen ancak fazla müdahil olmamayı tercih eden AB, hem kritik bir aşamaya gelinmiş olması hem de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bu konuda izlediği yaklaşım nedeniyle konuyu Türkiye’yle ilgili gündemin ilk sıralarına taşımaya başladı.

Brüksel, Ankara’dan sorunun kaynağına inmesini istiyor.

Demokratik açılımdan umulanın elde edilememesi, Kürt sorunuyla ilgili olarak taraflar arasında diyalogdan bahsedilmeyecek hale gelinmesi AB’de ciddi hayal kırıklığı yaratmış durumda.

AB’nin açlık grevi özelinde, Kürt sorunu genelindeki yaklaşımını ise AB Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle’nin bu konuyla ilgili olarak geçtiğimiz hafta yaptığı, "Güneydoğunun barış, demokrasi ve istikrarın yanı sıra sosyal, ekonomik ve kültürel gelişmeye ihtiyacı var. Kürt sorununa ve güneydoğudaki tüm sorunlara çözüm bulunması tüm demokratik güçlerin mümkün olan en geniş desteğini ve açık bir tartışmayı gerektiriyor" ifadelerini içeren açıklamasıyla özetlemek mümkün.

Açlık grevlerinde ölümlerin yaşanması halinde AB kurumlarından gelecek seslerin iyice yükselmesi ve konunun Türkiye'yle ilgili belgelere son derece sert bir şekilde yansıtılmasına kesin gözüyle bakılıyor.

Avrupa Birliği Komisyonu geçtiğimiz ay da İlerleme Raporu'nda üyelik için gerekli siyasi kriterlerin karşılanması konusunda giderek artan bir endişeden bahsetmişti.