ilk haftada hüsran yaşayan F.Bahçe yine güldüremedi. Esas süprizi Elazığ'a Ankara'da kaybeden G.Birliği yaptı.
Abone olVe perde... Sonunda futbola kavuştuk 2003-2004 sezonunun takımlarımıza neler getireceğini hep birlikte göreceğiz. Ama biz dileğimizin 'hepsi için hayırlı' olduğunu şimdiden belirtelim, ilk haftaya bakarken en büyük hayalkırıklığıının F.Bahçe tarafından geldiğini söylersek herhalde yanılmayız. İstanbulspor karşısında aldıkları 3-0'lık mağlubiyet büyük beklentiler içerisindeki F.Bahçe camiasını üzdü ama en azından değişmez gerçek yine ortaya çıktı: "3-5 haftada takım olunmuyor." Maçın ilk yansına bakarsanız, F.Bahçe adına ortada gerçekten kötü bir futbol yoktu. Sahaya iyi yayilan, ne istediğini bilen ama genç ve zamana ihtiyacı olan futbolcular topluluğu izledik. 'Takım' diyemiyorum çünkü bu vasfı elde etmek için çok çalışmaları gerek, 45 dakika sonundaki skor 2-0 İstanbul lehineydi ama golleri çıkartıp maça baktığınızda bunu söylemek gerçekten çor zordu. Allah'ın sopası mı? Samsun-Beşiktaş veya G.Saray-D.Bakır maçlarının ilk 45 dakika sonuçları da iki büyük takımın aleyhine daha farklı skorlarla olabilirdi. Samsun ve D.Bakır sayısız pozisyona girmiş ama kaçırmıştı. İstanbul ise 2'de 2 yapmıştı. Rüzgar, Kadıköy'de ters esiyordu. Yoksa F.Bahçe Başkanı zamanında çok mu günah işlemişti. Allah ders mi veriyordu? Hani derler ya "Allah'ın sopası yok" diye... İkinci yarıda ise F.Bahçe genç ve acemi futbolcular topluluğunun sorunlarıyla karşılaştı. Panik, hüsrana dönüşen fazla istek, diyalogsuzluk... Bu 45 dakika F.Bahçe için ölçü olmamalı. Eksikleri yok mu? Çok fazla... 3-0 kimseyi aldatmamalı, umutlandırmamalı. G.Saray ve Beşiktaş'ın F.Bahçe'ye oranla şansı, daha fazla takım olmalarıydı. Oyun zora girdiğinde hafızadan gelen bilgiler durumu kurtarmaya yetiyordu. Zaten maçlarda da bu oldu. 1-0 geride kapanan ilk yarılar sonrası gösterilen performans, D.Bakır ve Samsun'u yenmeye yetti. Ama Avrupa için yeter mi şüpheli... Terim hata yaptı! Fatih Terim, Bülent konusundaki ısrarını sürdürürse Tamas rakiplerin en büyük silahı olabilir. Terim'in Bülent'e söylediği ve Show Tv kameralarına takılan "Ağzını diktirdim" sözleri ise ikilinin ilişkisindeki en önemli noktayı gözler önüne seriyordu. Her şakada bir gerçek payı vardır da Bülent'i, 23 senesini G.Saray'a veren büyük profesyoneli kameraların önünde böyle bir duruma sokmak Terim'e yakışır mı? G.Birliği'nin Elazığ karşısında aldığı mağlubiyet, F.Bahçe'nin İstanbul yenilgisinden daha önemli. Ersun Yanal sezona fırtına gibi girerdi, meltem bile estiremedi. Hakemler ilk hafta itibariyle, cesur ve eyyamdan uzak bir görüntü çizdiler. Umarını bu ilk hafta ağızlara çalınan bir parmak baldan daha öte bir durumdur. Kaynak : Vatan