BIST 9.660
DOLAR 34,56
EURO 36,29
ALTIN 2.917,27
HABER /  MEDYA

Abdurrahman Dilipak'tan bedelli askerliğe alternatif model

Abdurrahman Dilipak bugünkü yazısında bedelli askerliğin kendisini ittiğini söyleyerek kendi 'askerlik modelini' sundu.

Abone ol

İNTERNETHABER.COM

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun ilk açıklama yaptığı günden bu yana gündemin en önemli maddelerinden biri haline gelen bedelli askerlik tartışmaları her gün başka bir boyut kazanıyor. Son olarak 1 Ocak 1988 doğumluları da kapsayan bedelli askerlik için Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak ses getirecek bir model önerdi. Dilipak, paralı askerliğin kendisini ittiğinin altını çizdi.

DİLİPAK'IN ASKERLİK MODELİ

Dilipak, kendi alternatif-askerlik modelini anlattığı bugünkü yazısında, sistemin doğru bir şekilde yeniden yapılandırılırması durumunda, vicdani redçiler dahil, kimsenin itiraz etmeyeceğini savundu.

60 GÜN FİİLİ-60 GÜN İNTERNETTEN TEORİK ASKERLİK

Dilipak'ın askerlik modeline göre; zorunlu askerlik süresi fiilen 60 gün sürmeli, 60 gün de teorik eğitim verilmeli. Toplamda 120 gün sürecek olan 'Dilipak modeli askerlik'te, 60 günlük teorik eğitimi tamamlamadan ve sınavda başarılı olmadan fiili askerlik yapamıyor; Dilipak, teorik askerlik eğitiminin de internetten yapılabileceğini ifade etti.

DİLİPAK: VİCDANİ RETÇİLER KIZILAY'DA ASKERLİK YAPSIN

Yazar Dilipak, kendi askerlik modelinde "vicdani retçiler"i de düşünerek; askerliklerini silahsız olarak Kızılay’da yapmalarını öngördü... Savaş çıkması durumunda, vicdani retçilerin geri hizmette yaralıların tedavisi, kadın, çocuk ve hastaların savaşın olumsuz etkilerinden korunmaları için görev üstlenebilecekleri önerisini veren Dilipak, Kızılay’da askerlik yapan vicdani retçilerin, deprem ya da başka afet ve kazalarda, sosyal sorumluluk ve insani yardım alanlarında görevlendirilebileceklerini ileri sürdü... 

BAŞBAKAN'A SESLENDİ: BEN BAHÇIVANLIK YAPTIM, KİME NE FAYDASI OLDU!

Yazısında Başbakan'a kendi modelini düşünmesi konusunda seslenen Dilipak, "dönem dönem paralı asker kotaları açıklayarak bu işi çözemeyiz. Bu işin kalıcı ve süreklilik arz eden bir çözümü olması gerekir.. Orduda bir zaaf olmamalı, ama öte yandan da bu iş birtakım haksızlıklara, kaynak israfına da yol açmamalı..." dedi.

Ayrıca Dilipak, kendi askerlik anılarından da örnek vererek "Ben askerde bahçıvanlık, koğuş bekçiliği filan yaptım.. Bunun kime ne faydası oldu sanki.. Biraz da sabah koşusu filan. Sıradan bir izci kampı işte.. Patates de soydurdular.. Bir de Atatürkçülük eğitimi! Ordu için, benim için, ülkem için ne büyük bir sorumluluk değil mi?" dedi.