Abdurrahman Dilipak, '30 Ağustos' başlıklı yeni yazısında Cumhuriyet tarihine ilişkin 'bilinmeyen çok şey olduğunu' iddia ederek "Taksim Anıtındaki Rus generalinin orada işi ne?" diye sordu.
Abone ol"30 Ağustos, Zafer Bayramı mı yoksa yeni komuta kademesinin belirlendiği gün mü? Tabii ikisi de. Ama zihinlerde öncelik hangisinde?" diyen Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, yazısına şöyle devam etti:
"Taksim Anıtındaki Rus generalinin orada işi ne?"
"Çanakkale, Mondros Mütarekesi, Sevr, Lozan, İnönü savaşları, Sakarya Meydan Muharebesi, Çerkez Ethem, Topal Osman, Taksim Anıtı hangisinden başlayalım. Taksim Anıtındaki Rus generalinin orada işi ne? İstanbul’u kimler işgal etmişti, sonra kimlerle kardeş olduk ya da Kurtuluş Savaşı'nda bize para ve silah veren ülke hangisi idi?"
Yine bağımsız Türkiye Cumhuriyetinin marka anıtlarından Taksim Anıtı, Anıtkabir, Meclis sahi bunlar hangi mimarinin ürünü?
"Başkomutanlık meydan muharebesi zaferi kutlu olsun"
Mesela kaç Kemalist, Mustafa Kemal’in Papa Eftim’e kurdurttuğu 'Türk Ortodoks Kilisesi'nin yerini bilir. Bilmeyiz, bilmediğimizi de bilmeyiz. Öğrenmek için de bir çaba göstermeyiz. 30 Ağustos dedik de, İstiklal Harbinin ardından yazılan İstiklal Marşımızın güftesi yerli olsa da müziği yabancı. Biz İHA’ları yaparken, onlar su firmalarını ele geçiriyorlar, aile yapımız elden gidiyor. Bize ezberletilen şekli ile '30 Ağustos 1922’de Dumlupınar’da Mustafa Kemal’in başkomutan olarak katıldığı ve kazandığı, Yunanın denize döküldüğü, Başkomutanlık meydan muharebesi zaferi kutlu olsun.