BIST 9.627
DOLAR 35,25
EURO 36,70
ALTIN 2.964,50
HABER /  GÜNCEL

Abdullah Gül'den veda konuşması

Milletvekili seçilen Tayyip Erdoğan'a görevi devretmeye hazırlanan Başbakan Gül, veda konuşması yaptı. İşte o konuşma:

Abone ol

Başbakan Abdullah Gül, Türkiye'nin Irak'a komşu olduğunu belirterek, ''Irak'ta bizim irademiz dışında bir savaş olursa yine bizim bu işin dışında kalmamız, ulusal çıkarlarımız açısından, söz konusu olmayacaktır'' dedi. Başbakan Gül, düzenlediği basın toplantısında, bu sorunun savaşsız bir şekilde halledilmesi için Türkiye olarak çok şey yaptıklarını kaydeden Gül, "Türkiye Irak'a uzak bir ülke olmuş olsaydı, bu sorunu daha farklı hissederdi. Ama Irak'a komşu olan bir ülkeyiz. Irak'ta olup bitecekler, Türkiye'yi ve Türkiye'nin ulusal çıkarlarını çok yakından ilgilendirecektir. Gözümüzü kapalı tutamazdık. Bu meselenin dışında kalamazdık. Irak'ta bizim irademiz dışında bir savaş olursa yine bizim bu işin dışında kalmamız, ulusal çıkarlarımız açısından, söz konusu olmayacaktır' dedi. BAŞBAKANLIK TEZKERESİ Bu çerçeve içerisinde birinci tezkereyi TBMM'ye gönderdiklerini anımsatan Başbakan Gül, şunları kaydetti: ''Bu tezkere, savaş söz konusu olursa dışında kalmamak ve ulusal çıkarlarımızı korumak konusundaki hazırlıklarla ilgili oldu. Daha sonraki gelişmeler olayı daha da tırmandırdı. İkinci tezkereyi de TBMM'ye gönderdik, bir savaş olması halinde daha az zayiat olması ve Irak halkının da daha az zarar görmesi için. Kuzey Irak cephesi anlamlı hale gelmişti. Bu çerçeve içerisinde gönderdiğimiz tezkere, TBMM'nin iradesiyle kabul edilmedi. Herşey demokratik bir süreç içerisinde ve halkın gözü önünde gerçekleşti. Son neticeye hepimizin saygı göstermesi gerekiyordu. Bu anlamda ABD de büyük anlayış içerisinde, demokrasiye en çok önem veren bir ülke olarak bunu anlayışla karşıladı. Gelişmeler devam etmektedir. Ümit ediyoruz ki savaşsız bir şekilde bu sorun çözülür. Ama eğer savaş söz konusu olursa Türkiye'nin ulusal çıkarları söz konusu olduğu için bunun dışında kalması mümkün değil kanaatindeyiz.'' 58. Hükümetin TBMM'de büyük bir çoğunluğunun söz konusu olduğunu, ama bu çoğunluğa güvenerek hareket etmediklerini belirten Gül, sivil toplum kuruluşlarıyla, siyasi partilerle devamlı işbirliği içerisinde olduklarını, onları devamlı bilgilendirdiklerini ve onların sürece sürekli katılımını sağladıklarını ifade etti. Başbakan Abdullah Gül, ikinci bir tezkerenin gündeme gelmesi durumunda, Türkiye'nin çıkarları neyi gerektiriyorsa onu yapacaklarını belirterek, ''Türkiye'nin çıkarları grup kararı almayı gerektiriyorsa, grup kararı da alınır. İkinci tezkere veya başka konularda gerektiğinde grup kararı almaktan çekinilmez. Ama burada partideki grubun büyük çoğunluğunun arzusuna göre hareket edilir'' dedi. Başbakan Gül, düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gül, bir gazetecinin ''Bazı sözleriniz ikinci bir tezkere hazırladığınız anlamına geliyor mu? Öyleyse ne zaman TBMM'ye sunulabilir'' sorusu üzerine, bugün hükümetin son günü olduğunu, AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün; eğer yetişmezse yarın TBMM'de yemin edeceğini belirterek, yeni hükümet kurma çalışmalarına vakit geçirilmeden başlanacağını söyledi. Gül, ''O açıdan yeni hükümet muhakkak ki bunu düşünecektir. Şüphesiz ki herşey çok yakın bir şekilde takip edilmektedir, değerlendirilmektedir. İstişareler, ABD ile gayet samimi bir atmosfer içinde devam etmektedir. Önümüzdeki günlerde bunu göreceğiz hep beraber'' diye konuştu. ''İKİNCİ TEZKERE İÇİN GRUP KARARI ALINACAK MI?'' Gül, ''İkinci tezkerenin gönderilmesi durumunda parti içinde bir grup kararı alınacak mı? Parti içi bir disiplin sizce sağlanmış mıdır? sorusuna karşılık, bununla ilgili bir karara henüz varmadıklarını, önümüzdeki günlerde bunların ortaya çıkacağını söyledi. AK Parti'nin daha önceki tezkerede grup kararı almayarak, gerçekten demokratik bir parti olduğunu gösterdiğini belirten Gül, şunları söyledi: ''Biz partiyi kurduktan sonra ilk grup toplantımızı yaptığımızda, Genel Başkanımız, 'bu tip önemli konularda grubumuzu emrivaki ile karşı karşıya bırakmayacağız' demişti. Tabii ki önümüzdeki gelişmeler neyi gösterir bunu hep beraber takip edeceğiz, göreceğiz. Türkiye'nin çıkarları neyi gerektiriyorsa onu yaparız. Türkiye'nin çıkarları grup kararı almayı gerektiriyorsa, grup kararı da alınır. Çünkü grup kararları da siyasi partilerin yönetiminde araçlardan birisidir, gerektiğinde grup kararı almaktan bu veya başka konularda, bunlardan çekinilmez. Ama bu yine çoğunluğun arzusuna göre hareket edilir. Yani partideki gurubun büyük bir çoğunluğunun arzusuna göre hareket edilir.'' ''BM KARARI OLMADAN İKİNCİ TEZKERE GELECEK Mİ?'' Başbakan Gül, yabancı bir gazetecinin, ''BM kararı olmadan ikinci bir tezkere gelecek mi gelmeyecek mi?'' sorusu üzerine, bu süre içinde bütün bunları değerlendirdiklerini söyledi. Belirsizliklere fırsat vermemek için süratli bir şekilde hükümet değişikliği yapılacağını anlatan Gül, ''Ama bu süre içinde hepimiz zaten sürecin içinde olduk, genel başkanımız da bu sürecin içinde oldu. Dolayısıyla olaylara yabancılık söz konusu değil. O açıdan yeni hükümet kurulunca süratli bir şekilde değerlendirilecek ve ona göre hareket edilecek. Şu anda kesin bir şey söylemem mümkün değil'' diye konuştu. SİİRT SEÇİMİ Türkiye'de anormal bir yapı olduğunu belirten Gül, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Türkiye'nin büyük partisinin Genel Başkanı ne yazık ki 3 Kasım'da yapılan seçimlere 6 yıl önce yaptığı bir konuşmadan dolayı sokulmamıştı. Bu anormal, Türkiye'ye yakışmayan, demokratik bir ülkeye yakışmayan yapı, AK Parti'nin iktidarı döneminde düzeltildi. Bunun neticesinde, Siirt'te yapılan seçimlerde Genel Başkanımız aday oldu ve seçildi. Siirtliler doğru karar verdiler ve orada başlayan bir yanlış anlayış, nihayet yine Siirt'te düzeltilmiş oldu. Bence Türkiye'deki demokratik çarpıklık giderilmiş oldu ve Türkiye normalleşmeye başladı. Tabii siyasi etik ve siyasi ahlak da onu gerektirir.'' Başbakan Gül, AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın TBMM'de yemin etmesinden sonra kendisinin de Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e istifasını vereceğini ve ikinci AK Parti hükümetinin kuruluşunun yolunu açmış olacağını söyledi. Hükümetleri döneminde istişarelerde bulundukları Cumhurbaşkanı Sezer, TBMM Başkanı Bülent Arınç ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan'a, ayrıca, teklifleriyle katkıda bulunmalarından dolayı başta CHP olmak üzere, tüm siyasi partilere teşekkür eden Gül, şöyle konuştu: ''Türkiye'nin önünün açık olduğuna inanıyorum. Bu sıkıntıların gelip geçici olduğuna inanıyorum. Çünkü, Türkiye'de siyasi istikrar sağlanmıştır. Tek başına bir iktidar söz konusudur. Ne yapacağını bilen bir iktidar da vardır. Seçim beyannamemiz, Acil Eylem Planımız, ne yapılacağını açık bir şekilde ortaya koymuştur. Yol haritalarımız bellidir. Bunlar belli olmamış olsaydı, şu geçen 2 hafta içerisinde yaşadığımız dış politika çalkantıları karşısında Türk ekonomisi, daha önce düştüğümüz krizlere düşebilirdi. Ama hükümetimizin basiretli yönetimi, siyasi istikrar, ne yapacağını bilen bir hükümet ve partinin Türkiye'yi bu kritik dönemde de iyi yönettiği kanaatindeyim. Önümüzde çok daha iyi günler olacaktır. Türkiye'deki sıkıntıların azaldığı dönemlere gireceğiz. Bu siyasi konjonktürler, dış konjonktürler gelip geçecektir. Türk halkı, daha müreffeh günlere kısa süre içerisinde ulaşacaktır.''