BIST 9.916
DOLAR 35,19
EURO 36,64
ALTIN 2.969,72
HABER /  GÜNCEL

Abdullah Gül, AB'den umutlu

Türkiye'nin üzerine düşenleri yerine getireceğini söyleyen Dışişleri Bakanı Gül, AB'nin de taahhütlerine bağlı kalacağını belirtti.

Abone ol

Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, 9 Mayıs Avrupa Günü'nde, müzakere sürecinin başarıyla sonuçlanması için Türkiye'nin üzerine düşenleri yerine getireceğini ve Avrupa mimarisinde hak ettiği yeri alacağını belirterek, "Önümüzdeki kritik dönemde Avrupa Birliği'nin de taahhütlerine bağlı kalacağına güveniyorum ancak müzakerelerin zamanında başlaması temel beklentimizdir" dedi. Bakan Gül, 9 Mayıs Avrupa Günü dolayısıyla yayınladığı mesajında, Türkiye'nin son dönemde Avrupa Birliği'yle ilişkilerinde sağlanan gelişmeler çerçevesinde, 9 Mayıs Avrupa Günü'nün Türkiye için bu sene daha büyük önem taşıdığını belirterek, 17 Aralık 2004 tarihinde gerçekleştirilen Avrupa Birliği Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'nde alınan karar doğrultusunda, üyelik müzakerelerine 3 Ekim 2005 tarihinde başlanılacağını hatırlattı. Gül, Türkiye'nin, 17 Aralık'a giden süreçte Kopenhag Kriterleri'ne uyum amacıyla topyekün bir toplumsal dönüşümü içeren devrim niteliğindeki reformları hayata geçirdiğini ifade ederek, bu süreçte gerçekleştirilen çalışmaların Türk halkının büyük çoğunluğu tarafından hararetle desteklendiğine dikkat çekti. Türk toplumunun geleceğini Avrupa Birliği içerisinde gördüğünü, canlı biçimde devam eden reform sürecine verdiği kuvvetli destekle ortaya koyduğunun altını çizen Gül, mesajına şöyle devam etti: "Hiç kuşkusuz, 3 Ekim 2005 tarihinde müzakerelere başlanılmasıyla birlikte Avrupa Birliği'yle münasebetlerimizde önemli bir dönüm noktasına ulaşılmış, Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerine yeni bir ivme kazandırılmış olacaktır. Müzakere sürecinin başarıyla sonuçlanması için Türkiye üzerine düşenleri yerine getirecek, ülkemiz yeniden şekillenmekte olan Avrupa mimarisinde hak ettiği yeri alacaktır. Önümüzdeki kritik dönemde Avrupa Birliği'nin de taahhütlerine bağlı kalacağına güveniyorum. Öncelikle, gerekli hazırlıkların tamamlanarak müzakerelerin zamanında başlaması temel beklentimizdir. Bu çerçevede, Lüksemburg ve onu izleyen İngiliz Dönem Başkanlığı ile Avrupa Komisyonu'na da önümüzdeki günlerde önemli görevler düşmektedir. Dönemin Fransa Dışişleri Bakanı Schuman'ın 9 Mayıs 1950 tarihinde Paris'te yapmış olduğu konuşmayla zihinlerde yerini alan birleşik Avrupa olgusu, günümüze kadar çeşitli aşamalardan geçmiştir. Ancak ortak payda, Avrupa'da barış ve istikrarın temel değer olarak benimsenmesi olarak tecelli etmiştir. Bu anlayışı kabul eden ülkeler Birliğe dahil olmak suretiyle yeni Avrupa mimarisinin şekillenmesinde rol oynamaya hazır olduklarını göstermişlerdir." "Birleşik Avrupa'nın oluşturulması yönündeki sürecin günümüzde sonuçlanmış olduğunu söylemek mümkün değildir" diyen Gül, Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğinin bu sürecin tamamlanmasına katkıda bulunacağını kaydetti. Gül, Türkiye'nin mevcut yapısıyla Avrupa'nın çeşitlilik mozaiğine büyük bir zenginlik sağlayacağını vurgulayarak, Türkiye, siyasi, ekonomik, kültürel, sosyal açıdan ve savunma ile güvenlik boyutuyla Avrupa Birliği'nin gücüne güç katacağını, böylece dünyada barışa, istikrara ve uyuma da önemli katkıda bulunmuş olacağını ifade etti. Diğer yandan, büyük çabalar sonucunda hazırlanmış olan Avrupa Birliği Anayasal Antlaşması'yla ilgili olarak Avrupa Birliği üyesi bazı ülkelerde ortaya çıkan görüş ayrılıklarının sağduyuyla giderileceğine inandığını söyleyen Gül, bu vesileyle, tüm vatandaşların ve bütün Avrupalılar'ın 9 Mayıs Avrupa Günü'nü kutladığını bildirdi.