Güvenlik ve strateji uzmanı Abdullah Ağar, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun geçen günlerde açıkladığı Türkiye ve İran'ın PKK'ya düzenleyeceği ortak operayon hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Abone olTerör örgütü PKK'yı bitirme operasyonu olarak ortaya çıkan olası Türkiye-İran ortak operasyonun kapsamı ne olabilir, hangi bölgeler hedef alınacak, bu operasyonun ne anlama geldiğini güvenlik ve strateji uzmanı Abdullah Ağar değerlendirdi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, AA Editör Masası'nda Türkiye'nin İran'la PKK'ya yönelik ortak operasyon yapılacağını açıkladı. "Çok uzun zamandır Türk devletinin tezidir birlikte operasyon yapmak" diyerek, İran ile karşılıklı istihbari değerlendirmelerin de olduğunu kaydeden Soylu'nun bu önemli açıklamaları Türkiye'nin terörle mücadelesinde önemli gündem maddesi oldu.
Peki olası Türkiye-İran ortak operasyonun kapsamı ne olabilir, hangi bölgeler hedef alınacak, bu operasyonun ne anlama geldiğini güvenlik ve strateji uzmanı Abdullah Ağar operasyonla ilgili önemli açıklamalar yaptı. Ağar, bu operasyonun PKK'yı bitme noktasına getireceğinin altını çizdi.
Denklemlere dikkat
Ağar, istihbarat anlamındaki işbirliğine dikkat çekerek "Çünkü başka denklem var, oradan okumasını yapmak gerekiyor. Amerika'nın İran üzerine bir etkisi var, Türkiye üzerine kimyası örtüşen ama farklı bir etkisi var, benzer bir etki Körfez ve İsrail için de geçerli. Yani şimdi Körfez'in ABD'nin ve İsrail'in kimyaları farklı ama olumsuz etkileriyle karşı karşıya kalmış iki komşu ülkenin işbirliğinden bahsediyoruz. Bu denklem içerisinde iki ülkeyle de işbirliği yapan bir Rusya fotoğrafı var" dedi.
Jeopolitik akıntı
İran ile Türkiye arasında, geçmişten beri iki dost, kardeş ve komşu ülke olmalarına karşın çok ciddi rekabet ve güvensizlikler olduğunu belirten Ağar, şöyle devam etti: "Acaba bu PKK'ya karşı yapılacak işbirliği bambaşka denklemleri beraberinde getirebilir mi? Getirebilir. Çünkü jeopolitik akıntılar oraya taşıyor. Yani Türkiye'nin, İran'ın ve Rusya'nın ilişkilerinin devamlılığına, gelişmesine ve aynı eksene girmesine yönelik bir jeopolitik akıntı var şu an coğrafyada. Yani Amerika, Körfez ve İsrail iki ülkeye husumet üretiyorlar, etki üretiyorlar bu husumet üzerinden. Eksenleşme doruk noktada, gerilim doruk noktada. Amerika bir tarafa İran'a yaptırımlar uygularken diğer tarafıyla da Türkiye'ye karşı benzer havuç sopa edebiyatı devam ediyor."
Ortak operasyonun siyasi, stratejik göndermeleri var
Abdullah Ağar'a göre bu süreçte Türkiye ile İran'ın PKK'ya karşı ortak operasyon açıklamasının aynı zamanda uluslararası ilişkiler açısından siyasi bir mesajı da var. Ağar, "PKK gibi bir terör örgütü konusunda İran ile Türkiye'nin işbirliği iradesi çok kıymetli ve değerlidir, anlamlıdır ama sadece PKK'nin fiziki varlığıyla mücadele olarak tanımlanamaz. Belli ki siyasi bir göndermesi var, uluslararası rekabet anlamında da stratejik bir göndermesi var" dedi.
PKK çok büyük bir zorlukla karşı karşıya kalır
Bu konuda atılacak adımın çok önemli bir adım olacağını bunun nereye gideceğinin hep beraber görüleceğini kaydeden Ağar şunları söyledi: "İran bu konuda tam kararlı olursa PKK çok zorda kalır. ABD'nin PKK üzerinden Suriye ve Irak'ta etki ürettiği böyle bir dönemde işbirliği anlamlı. PKK'nın özellikle Kandil Dağı başta olmak üzere İran, Irak, Suriye'de çok önemli güçleri var. Türkiye-İran işbirliği bir Irak etkisine dönüşürse sadece Kandil değil Irak'ın kuzeyinde yerel yönetim bölgesindeki meskun mahallerde gezip dolaşan PKK öyle istediği gibi dolaşamaz. Sincar'da, Mahmur'da da PKK çok büyük bir zorlukla karşı karşıya kalır. Haşdi Şabi üzerindeki İran etkisi, işbirliği başlarsa daha çok şey konuşabiliriz. PKK çok büyük bir zorlukla karşı karşıya kalır."