Yani Şafak yazarı Abdülkadir Selvi, dün meclisten geçen Tezkere görüşmelerinin kulislerini yazdı.
Abone olYeni Şafak yazarı Abdülkadir Selvi, bugünkü yazısında çok konuşulan Tezkere görüşmelerin, iktidar ve muhalefet kulislerini yazdı.
"CHP SAĞ GÖSTERİP SOL VURDU"
Selvi, Meclis'te sakin bir havanın olduğunu ve dünkü tezkere görüşmesinin 1 Mart tezkeresindeki oturumla alakası olmadığını, CHP'nin sağ gösterip sol vurduğunu, HDP'nin ise yüzlerce Kürt'ün sınırdan alınmasına teşekkür edeceği yerde taş atan zihniyetiyle iktidarı suçladığını yazdı.
İşte Selvi'nin yazısındaki 'tezkere' oturumu detayları:
Türkiye'den Kobani'ye müdahale etmesini isteyen HDP'liler, yetki tezkeresine karşı çıktı.
Peki Meclis'ten yetki alınmadan Kobani'ye nasıl müdahale edilecek, IŞİD'le nasıl mücadele edilecek?
Hükümet IŞİD'le mücadele için Meclis'ten yetki istiyor, HDP'li Ertuğrul Kürkçü kalkmış, iktidarı IŞİD'ci olmakla suçluyor.
24 saat içinde 136 bin Kürdü sınırlarından içeri alan devlete teşekkür etmek yerine taş atan zihniyetten ne beklenir ki...
Suriye'de PYD'nin varlığı bilinmezken Salih Müslim'i Türkiye'ye davet edip, geçmişte IKDP ve IKYP gibi, Ankara'da temsilcilik açmak dahil imkanlar sunan Türkiye oldu. Salih Müslim ne yaptı? Esed'i tercih etti. IŞİD'le birlikte Esed'in kara gücü gibi Türkiye'nin de desteklediği ÖSO'na karşı savaştılar. Esed'in desteğiyle Suriye'nin rahminde büyüyen IŞİD, Irak'ta Erbil yönetimi ile Suriye'de PYD ile mücadele ediyor.
O zaman aklınız neredeydi?
ABD, IŞİD'le mücadele çağrısı yaptığında buna ilk karşılık veren CHP olmuştu. Kemal Kılıçdaroğlu, IŞİD'le mücadelede Türkiye'nin de yer alması gerektiğini açıklamıştı. Kılıçdaroğlu ise dün yaptığı açıklamada, tezkereyi savaş tezkeresi olarak tanımlıyordu.
...
CHP, burada dahi Esed'e sığındı. Amacın IŞİD'le mücadele değil, Esed olduğunu savundu. Peki bu IŞİD, Esed'in kanatları altında gelişmedi mi? Esed orada oturduğu sürece Türkiye bu işten zarar görmeye ve Suriye bataklığında başka IŞİD'ler yetişmeye devam etmeyecek mi? 1.5 milyon Suriyeli 3 yıldır tatil amacıyla mı kalıyor ülkemizde?
Çocukların kimyasal gazla katledildiği ve 150 bin Suriyeli'nin öldürüldüğü bir sırada Esed'le,'hatıra fotoğrafı' çektiren partiden ne beklenir ki?
1 hafta önce başka 1 hafta sonra başka konuşan bir parti, CHP...
Başbakan Ahmet Davutoğlu, milletvekilleriyle toplantıda Türkiye'nin pozisyonuna ilişkin önemli bir çerçeve çiziyor.
Bunu 4 ana başlıkta toplayabiliriz.
1-Türkiye böyle bir sorun yok gibi hareket edebilirdi. Kobani'deki çatışmaların Türkiye'den çıplak gözle seyredildiği, top mermilerinin toraklarımıza düştüğü, 1 hafta içinde 160 bin kişinin sınırlarımızdan içeri girdiği bir çatışma ortamında hiçbir sorun gibi nasıl hareket edecektiniz? Ayrıca o zaman baştan inisiyatifi elimizden kaçırmış olurduk.
2-Uluslararası koalisyon ne istiyorsa onu yapardı. Şundan emin olun ki aleyhimize kampanya yürüten batı medyası o zaman bizi yere göğe sığdıramazdı.
3-Uluslar arası koalisyonu yok sayıp, biz bu duruma müdahale edebilirdik.
4-Bizim önceliklerimiz var. Bu arada uluslararası koalisyonun öncelikleri de netleşmeye başladı. Bizim önceliklerimizle uluslararası koalisyonun önceliklerinin birleştiği noktalarda onlarla birlikte hareket ederiz. Ayrıldığımız noktalarda ise biz kendi önceliklerimize göre hareket ederiz.
Biz bir savaş tezkeresi değil, tedbir tezkeresi...